BİRGÜL AYMAN GÜLER (İzmir) - Sayın Başkanım, değerli Hükûmet mensupları, değerli bürokrat arkadaşlarım, değerli gazeteciler ve izlemek için, bilmiyorum, salonda dernek, vakıf temsilcileri var mı; şu anda Komisyon üyesi olmayan ama Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi olan bir milletvekili olarak sizlerle aynı konumdayım efendim. Gördüğünüz gibi, TBMM üyesi olarak, madde 31, İç Tüzük'e göre konuşabilmek için bir hayli mücadele ediyoruz. Bu mücadelede verdikleri destek nedeniyle muhalefet milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. İdris Şahin oda komşumdur. Onun şahsında iktidar milletvekili arkadaşlarıma da teessüflerimi sunuyorum. Burada hem uzmanlık gereği hem de milletin vekili olma gereği, İç Tüzük'ün milletvekili statüsü, hakkı olarak tanıdığı bir hakkım elimden alınmıştır. Bilgi olarak sunuyorum. Bunu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına şikâyet ettim. Milletvekilliği statüsünün gerektirdiği haklar açıktır. Komisyon üyesi olmayan kişi olarak önerge veremem, oy kullanamam, konuşma hakkım ise bakidir. Meclisin esprisi konuşmaktır. Bunun Fransızcası bile konuşmak fiilinden gelir. İç Tüzük'ün bize verdiği bu hakları burada yanlış kararlarla ortadan kaldırmak, daha önceden üyesi olduğum İçişleri Komisyonu için gerçekten talihsizlik olmuştur.

Şimdi oylanması istenen önergenin konusu, 75'inci madde nikâh meselesidir. İçişleri Komisyonundan çıkan bir kanundaki büyük yanlışı düzelten çok doğru bir maddedir. 6360 sayılı büyükşehir belediyelerinin sayısını 30'a çıkaran Kanun, 18.167 köyü, biliyorsunuz, mahalle yapmıştı. Nikâh kıyma yetkisi belediye başkanlarında ve köy muhtarlarındadır. Cumhurbaşkanı dahi nikâh kıyamaz, en çok tanık olabilir. Başbakan nikâh kıyamaz, bakan nikâh kıyamaz. Türkiye'de iki görevli nikâh kıyabilir: Bir, belediye başkanları; iki, köy muhtarları. O 6360 sayılı yanlış kanun, 18.167 köyü kapatınca oraları mahalle yaptığı için, mahalle muhtarlarının da nikâh kıyma yetkisi olmadığı için 18.167 köyde gelenek ortadan kalktı, pratikte de büyük bir zorluk ortaya çıktı.

Sayın Cumhurbaşkanı muhtarları peyderpey davet ederek "Türkiye'nin temeli sizlersiniz" diyor. Muhtarlık sistemine ve medeni sistemimize ilişkin 6360 yanlışını yine AKP Hükûmeti düzeltmiş ama başka bir kaygıyla, belki de bu kanunda tek doğru diyebileceğim madde yine sizin önergelerinizle uygulamadan kaldırılıyor. Bunun hiçbir tutarlılığı yoktur. Muhtarlıkları ve medeni haklarda muhtar amca nikâhını hatıralarına katmak isteyen yurttaşlarımızı son derece önemli bir tarihsel, kültürel özellikten mahrum ediyorsunuz. İdari olarak sıkışıyoruz. Belediyeler bu nikâh yükünü hakkıyla kaldıramayacaklar. Hazırlıksız yapılan o kanunun yanlışını düzeltecek iken bu maddeyle ilgili hiçbir görüşme yapmadan, ortada yalnızca "Yürürlükten kaldırılsın diye bir önerge var" diyerek bu meseleler üzerine belki yanlışı düzeltme imkânımız varken bizlere konuşma imkânı vermiyorsunuz. Yanlış üzerine yanlış gidiyor. Gömleğin ilk iliğini yanlış iliklemek gibi bir şey bu. Öbür düğmeler de yanlış devam ediyor.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, sizden talep ediyorum, Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzük'ünün 31'inci maddesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi olup komisyonun üyesi olmayan kimselere Meclis üyeliği unvanı gereğince önerge verme ve oy kullanma hakkı tanımaz ama...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BİRGÜL AYMAN GÜLER (İzmir) -...hem usul hem içerik üzerine konuşmayı hiçbir makam tarafından geri alınamaz bir hak olarak tanır. Alınmış olan karar hem İçişleri Komisyonuna hem Türkiye Büyük Millet Meclisine hem de milletvekilliği statüme zarar veren bir karardır. Sanıyorum iktidar milletvekili grubunun sözcüsü Sayın İdris Şahin'in grubuyla da görüşmesini ve Başkanlığın bu değerlendirmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık makamına bırakmadan yeniden yapmasını, kararını değiştirmesini talep ediyorum.

Teşekkür ederim.