KOMİSYON KONUŞMASI

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Teşekkür ederim kıymetli Başkanım.

Kıymetli katılımcılar, Türkiye'nin gerçekten tanınmış ve çok sevdiği haber yüzleri; sizinle çok faydalandığımız bir program oldu. Biz bu program dolayısıyla... Sizin gibi konuşmaya çalışıyorum Hande Hanım ama olmuyor tabii, başaramıyorum kusura bakmayın ama işte iyi bir moderatör, çok iyi bir moderatörsünüz bu arada, kahramanlığınız bizim için çok önemli.

HÜRRİYET GAZETESİ ANKARA TEMSİLCİSİ HANDE FIRAT - Gayet iyisiniz. Çok teşekkür ederim, sağ olun.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, pozitif ayrımcılık yapıldığının farkındasınız değil mi böyle, hiç kusura bakmayın.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Yo, Melik Bey'i de Okan Bey'i de tabii ki her zaman, hepinizi çok destekliyoruz, çok seviyoruz, çok örnek alıyoruz.

Ben otuz yıllık avukatım, Balıkesir Milletvekiliyim. Balıkesir'de kadın ve aile konularında çok çalışmalar yaptım meslek hayatım boyunca. İlk yıllarda ki, ilk on yılımda yaşadığım sorunlar, kadınlarla ilgili sorunlar gerçekten bir şekilde çaresizlik doğurmuştu hepimizde. Kadınlarla ilgili, şiddete uğrayan kadınların sorunlarına çare bulamamak yargıda, adalette biraz geride kalmak bizi çok üzmüştü ama sonra, 2002'den sonra bu, geçtiğimiz yirmi yılda gerçekten çok önemli -hukuki mevzuat açısından söylüyorum- gelişmeler oldu ve bu gelişmeler neticesinde hepimizin eli yani yargı mensuplarının da eli çok rahatladı. Kadına şiddet konusunda çok nokta atışlı çözümler bulabildik; artı, kadına şiddetin her geçen gün daha da engellendiğini, her geçen gün daha farklı bir seviyeye ulaştığını, toplumda farklı bir algıya ulaştığını gördük. Bu noktada benim için cezanın en temel unsuru, en temel amacı olan caydırıcılık ilkesi çok önemli. Bizim kanunlarımız; en başta Anayasa'nın 10 maddesi, 6284 -arkadaşlarımız söylüyor- 2006 tarihli Başbakanlık Genelgesi, kanunlarımız, mevzuatımız kadına karşı şiddet konusunda gerçekten tekamül etmiş durumda, tamamlanmış durumda. Özellikle 6284 pek çok konuda eksiklikleri fazlasıyla tamamladı, sonuçlara vardırma noktasında bize çok yardımcı oldu.

Son zamanlarda İstanbul Sözleşmesi'yle ilgili gelişmeleri biliyorsunuz, Sözleşme noktasında bir karar alındıktan sonra, ben basının, medyanın dilinde işte, İstanbul Sözleşmesi kaldırıldı; kadına şiddet cezasız kaldı, kadına şiddet desteksiz kaldı, kadın desteksiz kaldı algısının uyandığını gördüm medyada. Tabii, bunu siyasi faktörler, siyasi karakterler de çok pompaladı fakat bu noktada kadının yani toplumda gördüğümüz, sahada karşılaştığımız kadınların da bize, "Bizi desteksiz mi bıraktınız?" "Bize şiddet uygulanırsa, bu ceza almayacak mı?" "Bundan sonra şiddet uygulayanlar cezasız mı?" Kalacak gibi serzenişlerde bulunduğunu gördük. Bunu anlatamamak, kanunlarımızın ne kadar tekamül ettiğini anlatamamak bizi çok üzdü. Bu noktada sizin haber dili açısından değerlendirmeniz ne olabilir? Çünkü açık söylemek gerekirse İstanbul Sözleşmesi, bizim kadına şiddet ve kadın konusundaki tek hukuki dayanağımız, mevzuatımız değil. Şu anda, biz hukuki mevzuat bakımından çok güçlüyüz, dünyadaki pek çok ülkeden güçlüyüz. Bunu yansıtabilmek, bunu anlatabilmek ve toplumda, kadına desteksiz kalmadığını hani, hukuki açıdan desteksiz kalmadığını; devletin her birimiyle işte, İçişleri Bakanlığının KADES uygulaması, kelepçe uygulamasıyla onun arkasında olduğunu bir haber diline yansıtabilmek mümkün mü, bunu anlatabilmek mümkün mü? Çünkü hakikaten sahada karşılaştığım pek çok kadın aslında biliyor; bizde şey vardır, Cumhurbaşkanımızın ilkesi, bizim en önemli ilkemiz "Şiddete karşı sıfır toleranstır." Biz, bu yolda hareket ettik. Bunu anlatmaya çalışıyoruz ama sizin anlatmanız yani her gün televizyonda gördüğümüz karakterlerin anlatması çok daha iyi olur diye düşünüyorum.

Değerlendirmeleriniz için, kıymetli görüşleriniz için de teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.

SABAH GAZETESİ ANKARA TEMSİLCİSİ OKAN MÜDERRİSOĞLU - Ekranlarda gördüğümüz karakterlerden seni kastediyor her hâlde.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Okan Bey, lütfen, sizi de görüyoruz yani sizi de okuyoruz.

SABAH GAZETESİ ANKARA TEMSİLCİSİ OKAN MÜDERRİSOĞLU - Bu konuda en gariban olan benim herhâlde.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Sizi de okuyoruz lütfen, sizi de okuyoruz, özür dilerim.