HALİL ETYEMEZ (Konya) - Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Serpil Hanım, sizlere de teşekkür ediyoruz sunumuzdan dolayı.

Tabii, TARSİM'in bu derece sunumunu da çok merak ediyordum ben TARSİM'i tanıma boyutuyla çünkü alanda çok fazla sorunlarla karşılaşıyoruz.

Gördüğüm kadarıyla, kurumsallaşmasını henüz tamamlamamış bir kurum. Gittikçe büyüyor, görev alanı işte, poliçe konuları... Tabii, alandaki duruma göre de yeni yeni konular ortaya çıkıyor. Bir defa, şunu belirtmek gerekiyor: Türkiye şartlarında özellikle son zamanlarda çeşitli bölgelerdeki yaşanan afetlerin, çiftçinin yaşamış olduğu sorunlar, TARSİM'in... Tabii, devletin vermiş olduğu yüzde 60 destek son derece önemli ve bugün kuraklığa vermiş olduğu yüzde 70'i artırması o da çok önemli, buradaki rakamlara da bakıyorum ben, özellikle bitkisel üretimde yüzde 13 gördüğüm kadarıyla -ki kuraklıktan en çok etkilenen bitkisel üretim- yani yüzde 13'ten alacağı destekle çiftçinin sorunu çok da çözülmüyor. O nedenle, trafik sigortası gibi aslında çiftçiye TARSİM'i zorunlu hâle getirmenin yoluna bakmak gerektiğini düşünüyorum, özellikle bunu her yerde de ifade ediyoruz.

Vatandaşta bir güven sorunu var TARSİM'e karşı, eksperlere karşı güven sorunu var. Hangi konuların poliçe kapsamına alınacağı konusunda... Tabii, birazcık işin ucuz olması, az para verme endişesi taşıyarak bunu tercih etmeme sıkıntısı yaşanıyor. Sunumumuzda ifade ettiniz, aslında eğitim çalışmaları, bilgilendirme çalışmaları... Bunların da yeterli olmadığını düşünüyorum çünkü vatandaş nelerin TARSİM kapsamında olabileceğini...

Belki ziraat odaları, belki ilçe tarım müdürlükleri de sizden uzmanlar çağırarak bu çalışmaları yapıyor ama gerçekten çiftçide gördüğümüz bir şey var TARSİM'e karşı çünkü bu sıkıntılar yaşandığı zaman, bize geldikleri zaman, TARSİM'i mutlaka önemsemek, mutlaka TARSİM'de sigorta yaptırmak gerektiğini kendilerine anlattığımız zaman çok farklı tutum ve yaklaşımlarla karşılaşıyoruz. Onun için, ilk eleştirileri eksperlerin tutumlarına yani doğru tespit yapmadıklarına dair, tabii, bunlar onların kendi savunmalarıdır, sizin de uzmanlarınız gittiği takdirde orada bunun gerekli açıklamalarını yapıyorlardır ama bu, özellikle bölgelere göre yapılmalı yani İç Anadolu Bölgesi'nde en çok nelerle karşılaşıyoruz, en çok karşılaşılan konular üzerinde aslında durulması gerekiyor. Mesela, kuraklık gibi, dolu gibi, don olayı gibi, fırtına gibi... Mesela, bir dönem, benim bölgemde dolu yağışı yaşandı, bununla beraber bir de fırtına oldu. Doluya destek verildi, TARSİM karşıladı, fırtınadan dolayı mısırların yatması neticesinde yaşamış olduğu zararı karşılamamıştı, birkaç sene oldu ama bunu, bugün için söylemiyorum. Dolayısıyla, özellikle poliçeler yapılırken o bölgenin hassasiyetini yaşayabilecekleri durumları göz önünde bulundurarak bunu yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Çok iyi bilinçlendirme çalışması yapılması gerekiyor.

Bir başka husus, tabii, bu sizinle ne kadar ilişkili bilmiyorum ama bunu hem Tarım Bakanlığıyla hem sizlerin birlikte...Ecrimisil arazilerde sigorta yapılmıyor.

TARSİM GENEL MÜDÜRÜ SERPİL GÜNAL - Yapılıyor.

HALİL ETYEMEZ (Konya) - Yapılmadığı ifade ediliyor.

TARSİM GENEL MÜDÜRÜ SERPİL GÜNAL - Kira sözleşmesi...

HALİL ETYEMEZ (Konya) - Sözleşme değil. Bakın, sözleşmeye döndüğü zaman sigorta yapılıyor ama ecrimisil ödeme yani hazine arazilerinin, ecrimisil karşılığında ekilen arazilerin sigorta kapsamında olmadığı ifade edildi. Bunun üzerinde birazcık durulması gerekiyor çünkü belli bölgelerde, mesela benim bölgemde, seçim bölgemde ecrimisil arazilerin hayli fazla olduğunu biliyorum. Bu konunun da üzerinde durulması gerektiğini düşünüyorum çünkü bu sigorta, çiftçiye ekim yapıp ürettiği ürünü alamayacağına dair... Yaşadığı afet sonucunda bunu yaşıyor yani bitkisel üretimde ektiği ürünü alamayışını... Yoksa şey olarak baktığınız zaman, kendisinin midir, sözleşmeli midir, yoksa ecrimisil midir şeklinde ayırdığınız zaman, burada, birtakım mağduriyetlere de uğranabilir. Bunların üzerinde özellikle durulması gerekiyor.

Prim yüksekliğini... Tabii, devletin desteği birazcık bir katkı oluyor ama burada da birazcık kafa yormak gerekiyor. Zorunlu hâle getirme noktasında, belki destekleri biraz daha artırıp çiftçi davranışlarını, TARSİM'le olan ilişkileri geliştirme yönünde biraz daha katkıları artırarak bir zorunluluk hâline getirmenin üzerinde de çalışılması gerektiğini düşünüyorum.

Ben teşekkür ediyorum.