| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 16 .03.2015 |
İZZET ÇETİN (Ankara) - Sayın Başkan, usul hakkında söz istiyorum.
BAŞKAN - Anadolu Ajansını dinlemek istiyor musunuz, önceden mi?
İZZET ÇETİN (Ankara) - Usul hakkında istiyorum.
BAŞKAN - Peki, buyurun.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Sayın Başkan, tabii burada Plan ve Bütçe Komisyonu gibi ciddi bir Komisyonu gerçekten kendinize benzettiniz.
BAŞKAN - O zaman ciddileşmiştir.
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) - Kendimizde ne var ya!
İZZET ÇETİN (Ankara) - Yani işlevselliği kalmadı, saygınlığı kalmadı.
BAŞKAN - Lütfen, dolaylı bir hakaret etmeyin, eğer bize benzemişse çok doğru olmuştur yani.
İZZET ÇETİN (Ankara) - Yani kendinize saygınız yok, hiç olmazsa biraz muhalefete saygılı olmanızı beklerdim ben sizin. Ben sizin muhalefete hiç olmazsa birazcık saygılı olmanızı beklerdim. Yani oylattığın bir madden sonra Anadolu Ajansından gelen arkadaşı hiç görmeden konuşuyorum, bilmeden konuşuyorum, şahsıyla ilgili değil ama oradan insan kaynakları müdürü ya da başka bir yetkili gelecek dediniz. Plan ve Bütçe Komisyonu gibi bir Komisyon Başkanlığı ya da Meclis Başkanlığı herhangi bir kurumdan en yetkili kişi, o yoksa onun yardımcısı konumunda bir kişiyi getiremeyip de sadece muhalefet istedi diye böyle alelusul bir yöntemle bir kişi çağırıp "Efendim, onu dinleyeceğiz." demesi kabul edilebilir bir yöntem değil. Her şeyden evvel sizin maddeyi oylatmamanız gerekirdi. Eğer dinlemenin bir anlamı olacaksa, bilgilenmenin bir anlamı olacaksa oylatmamanız gerekirdi. Yani bir yasa yapılırken tarafları dinlememizin nedeni nedir? Ya da o yasada etkilenecek toplumsal kesimlerin temsilcilerini dinlemenin gereği nedir? Yasayı yapacak olan, ona şekil verecek olan milletvekillerinin sağlıklı bilgi sahibi olması, ona göre karar vermesi. Sen kararı veriyorsun. E, dinleyin. Lüzum yok ki dinlemenin ne gereği var ki. Yani şu saatten sonra kararı etkileyecek bir durum olmadıktan sonra ben gider kahvede de konuşurum onunla. Ha kahvede, meyhanede ya da barda konuşmuşum onunla ha burada. Burayı o hâle getirdiğinize işaret için söylüyorum bunu. Yani şu Plan Bütçe Komisyonun düştüğü hâle bak, düşürdüğünüz hâle bakın. Buna hakkınız yok, yetkiniz de yok. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisinin kaynağını Anayasa'dan alan, nasıl bir Komisyon olacağı Anayasa'da tanımlanmış bir Komisyonu önce oylattır, kararını ver, ondan sonra şeklen adam çağır dinlettirmeye kalkar ve konuşurken Komisyon Başkanı olarak telefonla konuş. Saygınlık denen bir şey yok.