KOMİSYON KONUŞMASI

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Genel Müdürüm, Sayın Başkanım; hepinizi sevgi, saygıyla selamlıyorum.

Gerçekten bugün çok başarılı bir kurumu misafir etmekten ben de çok mutluyum; arkadaşlarımız da ifade ettiler bunu, gerçekten doğru.

Tabii, bir de şu var: Biliyorsunuz Türkiye, hem bir boğazlar ülkesi hem de bir deniz ülkesidir, Türkiye, çok önemli bir deniz ülkesidir. Bu nedenle denizler bizim için önemlidir, denizlerdeki haklarımız da bizim için çok önemlidir; boğazlar bizim için önemlidir, boğazlardaki haklarımız da bizim için çok önemlidir. Bu nedenle siz çok güzel bir hizmet yapıyorsunuz, modern teknolojiyle, çağın gerekleriyle seyir emniyetini arttırmak ve deniz trafiğini düzenlemek için gerçekten çok başarılı hizmetler yapıyorsunuz; sizi takdir ediyorum, tebrik ediyorum.

Tabii, özellikle 2016'dan sonra "mavi vatan" diye bir kavram ortaya çıktı, bu kavramdan şunu anlıyoruz: Yani vatan toprağından öte, bir de denizdeki haklarımız var ve bu mavi vatan deyimi ortaya çıktıktan sonra da Türkiye'yi görüyoruz ki mavi vatandaki haklarına sahip çıkan bir ülke konumuna girdik; bu bakımdan bunu dikkatle izlememiz gerekiyor. Tabii, bu çerçevede görüyoruz ki Türkiye, artık haklarını arayan ve haklarına sahip çıkan bir ülke; bu bir gerçek.

Tabii, deniz trafiği de bizim için önemli, egemenlik haklarımızı da her zaman kullanabileceğiz. Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın Başkanlığında bu hizmetlere devam ediyor, 26 Haziranda da Sayın Cumhurbaşkanımızın -arkadaşımızın ifadesiyle- ısrarıyla temeli atılacak. Bu, sadece Sayın Cumhurbaşkanımızın ısrarı değil, Türkiye'nin ısrarıdır. Tıpkı üçüncü havalimanı Sayın Cumhurbaşkanımızın ısrarlıydı; bu, Türkiye'nin de ısrarıdır ve şu anda dünyanın en modern havaalanını yaptık ve bu arkadaşlar o zaman üçüncü havalimanına da karşıydı.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yani ihtiyaçtan kaynaklanan.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Evet, ihtiyaçtan kaynaklı.

Üçüncü köprü de bir ihtiyaçtı, Sayın Cumhurbaşkanımız ısrarlıydı çünkü Türkiye'nin ihtiyacı vardı.

AHMET KAYA (Trabzon) - Üçüncü köprüye Sayın Cumhurbaşkanı da karşı çıkmıştı.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Hayır, karşı çıkmadı.

AHMET KAYA (Trabzon) - Var, sitede var, gösteririm size.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Hayır, hayır, karşı çıkmadı. Karşı çıktıysa Cumhurbaşkanımızın...

ORHAN SÜMER (Adana) - Sayın Vekilim, uçak kalkmayan havaalanları da mı ihtiyaçtı?

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Hatibi dinleyelim.

Sayın vekillerim, konuşmacının sözünü kesmeyelim.

Buyurun Sayın Vekilim, devam edin.

ORHAN SÜMER (Adana) - Cumhurbaşkanlığı döneminde Tayyip Bey karşı çıktı.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Arkadaşlar, lütfen...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Cumhurbaşkanımız...

ATİLA SERTEL (İzmir) - "Bu arkadaşlar." demese sorun yok. "Bu arkadaşlar da karşı çıktı." deyince...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Demeyeyim o zaman, tamam.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, Sayın Çelik, buyurun.

ATİLA SERTEL (İzmir) - "Bu arkadaşlar" deyince biz alırız üstümüze.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Tamam, peki "Bu arkadaşlar" demeyelim, doğru söylüyorsunuz.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Demeyin, yani gerek yok.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - "Bir kısım arkadaşlar" diyeyim bari.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Arkadaşlar, lütfen karşılıklı konuşmayalım.

Sayın Çelik, devam edin, buyurun.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Şimdi, yani, şunu söylemek istiyorum...

ATİLA SERTEL (İzmir) - Siz kaymakamlık yaptınız "bu" diye hitap etmek zaten uygun bir üslup değil.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ben ne diyeceğimi gayet iyi biliyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Sayın Çelik, devam edin.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Biraz da Deniz Bey'i eleştirelim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Çelik, devam edin.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Evet, neyse, müsaadenizle devam ediyorum.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Ayrımcı bir dil kullanıyorsunuz ama.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Tamam da siz kullanınca tamam, biz kullanınca şey; neyse...

Arkadaşlar, şunu söylemek istiyorum: Üçüncü havalimanı Türkiye'nin ısrarıydı, ihtiyacıydı yapıldı; üçüncü köprü Türkiye'nin ısrarıydı, yapıldı, aynı şekilde Akkuyu Nükleer Santrali Türkiye'nin bir ihtiyacıdır, yapılıyor, yapılacak; inşallah açılışını da yapacağız.

Ve gelelim Kanal İstanbul'a... Kanal İstanbul'a karşı çıkan bir kısım bilim insanı olduklarını ifade edenler var ama bilim insanları da Kanal İstanbul gerçeğini kabul ediyor, bunu biz de ifade ediyoruz. Her yapılan projeye, büyük projeye "Bir rant projesi" deniliyor, bizim bazı küresel şirketlerimiz var, yani havaalanı yapabilen, köprü yapabilen, kanal yapabilen şirketlerimiz var, onlara da çeşitli ithamlarda bulunuluyor; doğru değil bunlar. Önemli olan, küresel düzeyde işler yapabilen şirketlerimiz var, bunlara destek olalım ve küresel düzeyde Türkiye'ye büyük yatırımlar yapabilen şirketlere sahip çıkmamız lazım, bunlar bizim şirketlerimizdir. Bakın, Fransa'nın bir güvenlik raporu vardı, Fransa'nın güvenlik raporunda denildi ki: "Biz kendi firmalarımıza sahip çıkmıyoruz, yabancı Amerikan firmalarına sahip çıkıyoruz, bu, Fransa güvenliği açısından tehlikelidir." diye 2005 yılında bir güvenlik raporu var. Kendi şirketlerimize sahip çıkacağız. Önceden boğaz köprülerini yapamayan Türkiye, şimdi kendi şirketleri eliyle köprülerini yapabiliyor kendi şirketleri eliyle, kendi kaynağıyla üçüncü havalimanını yapabiliyor, inşallah, ileride de nükleer santrali yapabilen bir Türkiye hâline geleceğiz. Kanal İstanbul da hem Sayın Cumhurbaşkanımızın ısrarıdır, hem bizim insanlarımızdır, hem de Türkiye'nin ısrarıdır ve Türkiye'nin ihtiyacıdır, yapılacaktır; temelini attık, inşallah hem temelini atmaya hem de açılışını yapmaya hep beraber gideriz.

Teşekkür ederim.