KOMİSYON KONUŞMASI

AYŞE TÜRKMENOĞLU (Konya) - Sayın Başkanım, Maltepe Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kalan bir çocuğun kurumdaki diğer çocuklar tarafından ve infaz ve koruma memurlarının gözleri önünde darbedildiğine dair, akabinde de hayatını kaybettiğine dair haberlerin yazılı ve görsel basında yer alması üzerine bu iddialarla ilgili Komisyonumuz ve sizin Başkanlığınızda cezaevinde incelemede bulunmaya gittik. Cezaevini genel manada da dolaştık, biliyorsunuz, siz de vardınız. Özellikle, Onur Önal isimli çocuğumuzun ölümüyle ilgili olayları da araştırdık. Daha önceki günlerde onunla ilgili koğuşta ve dışarıda, bahçedeki faaliyetleri yani spor faaliyetleri esnasındaki görüntüleri de izledik biliyorsunuz. Bu çocuğumuz sebebi belirlenemeyen bir nedenle, henüz belirlenememiş hâlâ, bilincini kaybettikten sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybediyor. Olaya ilişkin adli ve idari soruşturmanın bir an önce sonuçlandırılmasını ve benzer olayların yaşanmaması noktasında zaten gerekli tedbirlerin alınması gerekmekte; biliyorsunuz, bunu sizinle beraber oradakilerle de görüştük.

Burada ceza infaz kurumu görevlilerinin Onur Önal çocuğumuzun ölümüyle ilgili herhangi bir dahlinin olması söz konusu olmamakla birlikte, özellikle bu çocuğun dönem dönem şiddete maruz kaldığı gözden kaçırılmış, ihmal edilmiş gibi cezaevi görevlileri tarafından bunun görülmemesi ilginç geldi. Biliyorsunuz, özellikle, çocuk cezaevlerinde koğuşların girişinde infaz koruma memurlarının bulunduğu, gözetlediği kapalı, camekânlı bir bölüm var; burada kameralarla zaten izleniyor içerisi, aynı zamanda bire bir çıplak gözle de görme şansı var infaz koruma memurunun. Fakat, bu noktada, bu çocuğumuzun, bizim izlediğimiz görüntülerde, zaman zaman şaka yollu da olsa darbedildiği oyun gibi ama bunu biz çok net görebildik, infaz görevlilerinin bunu görmemesi ihmal olabilir diye düşündük biliyorsunuz. Özellikle "çocukların oyun oynadığı" şeklinde belirtilmişti, biliyorsunuz, cezaevi görevlileri tarafından. Tabii, böyle şiddete yönelik bir oyunun olması da söz konusu değil, buna özellikle müsaade etmemeleri gerekiyor idi. Burada oynadıklarını söyledikleri bir oyun vardı, oyun dışı kalan ya da ceza gören çocuğa az da olsa güya şiddet uygulanıyor ama burada gördüğümüz bizim görüntülerde bu Onur'un gerçekten ablukaya alınıp şiddet gördüğü şeklindeydi.

Yine, tabii, özellikle burada personel yetersizliğinden şikâyette bulunuldu cezaevi yönetimi tarafından. Burada çünkü dediğimiz gibi bütün koğuşlarda izleme camekânı var ama 4 koğuşa 1 görevli düşüyor ve bazen diğerindeyken öbür koğuşlardaki olayları kaçırabiliyor şeklinde beyanda bulunuldu. Özellikle Onur Önal'ın ölümünden önce yaşamış olduğu fiziksel şiddete rağmen kurum görevlilerinin bu durumu aktarmaması Onur'un ve yine odasındaki acil butonuna basmaması ve megafonla iletişim kurmaması örneğinde olduğu gibi, ceza infaz kurumlarında kalan çocukların kendi aralarında yaşadıkları olayları özellikle cezaevi görevlilerine aktarmaması gibi bir durum söz konusu. Ne olursa olsun yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen bunlar cezaevi görevlilerine durumu aktaramıyorlar çünkü başlarına bunun öğrenilmesi durumunda koğuşta, ya kendi koğuşunda ya da başka koğuşa aktarılsa bile ispiyoncu olarak nitelendirileceği ve başına çok daha kötü bir şey gelebileceğini düşündüğü için çocuklar hiçbir şekilde kendi yaşadıkları sorunları cezaevi görevlilerine aktaramıyorlar, böyle bir durum var ne yazık ki.

Kurumda 3 çocuğa karşılık yaklaşık 2 personel bulunduğu yani personel sayısıyla kalan çocuk sayısına baktığınızda böyle bir durum var ama burada tabii bu personeller vardiya şeklinde olduğu için aynı anda 3 çocuğa 1 personel bulunamıyor ne yazık ki çünkü bunlar vardiyalı olarak çalışıyorlar. 4 vardiya hâlinde çalışıyorlar, daha önce bu 24'üncü Yasama Dönemi içinde bu ceza infaz kurumundan hiçbir başvuru gelmemiş bizim Komisyonumuza, herhangi bir dilekçe gelmemiş.

BAŞKAN - Genel itibarıyla cezaevi zaten fena değil yani geneli itibarıyla güzel.

AYŞE TÜRKMENOĞLU (Konya) - Geneli itibarıyla -tabii ki onu da anlatacağım Sayın Başkanım- cezaevini dolaştık, diğer koğuşlara da baktık. Çocukların kaldıkları koğuşlar tek kişilik odalar şeklinde genelde ve yukarıda yatakhaneleri, aşağıda da ortak alanları var ve bahçeleri var, spora çıkabiliyorlar, eğitim faaliyetlerine devam ediyorlar, cezaevinin fiziki koşulları da oldukça iyiydi, buradaki maalesef tek ihmal nedeniyle çocuğun hayatını kaybetmesi ve cezaevi görevlilerinin buna yeterince dikkat edememesi şeklinde değerlendirebiliriz. Bu şiddeti uygulayan çocuklardan birisiyle de görüştük biliyorsunuz, o da pek farkında değil aslına bakarsanız konuşmalarından, çocuğa ne olduğu noktasında hiç haberi yok "Sadece hastaneye kaldırılıp öldüğünü biliyorum." şeklinde beyanda bulundu. Sonuçta bunların hepsi 18 yaş altında çocuklar olduğu için belki de yaptıkları eylemin farkında mı değiller, tam da bilemiyorum.

Biliyorsunuz, kurumun fiziki yapısı oldukça iyi olmakla beraber yapı içerisindeki bazı sorunların oldukça ciddi sorunlara yol açabilecek nitelikte. Özellikle ünite içerisinde çocukların tek kaldıkları odalarının kapılarının kilitlerinin bozuk olması ciddi bir güvenlik zafiyeti oluşturmakta, özellikle bunların kilitli olması gerekiyor, çocukların birbirine karşı herhangi bir zararda bulunmaması için. Bir an önce onarılmalı ve fiziki kontrollerinin sık aralıklarla yapılması değerlendirildi tarafımızdan. Yine, kurumda güvenlik zafiyetine yol açan diğer bir husus ise üniteleri gözetleyen kameraların görüntü alamadığı kör noktaların varlığı tespit edildi ki bu çocuğumuzun ölümünde özellikle kör noktada uygulanan şiddet sonucunda bunun olduğunu az çok biz de tahmin ediyoruz.

BAŞKAN - Tahmin ediyoruz.

AYŞE TÜRKMENOĞLU (Konya) - Merdiven altları ve yukarıdaki yatakhanelere bakan koridordaki kameranın bazı bir iki metrelik kör alanları göremediğini biliyorsunuz tespit ettik, bunun da belki düzeltilerek o kör noktaların da görülmesi gerekiyor. Şunu da belirtmemiz lazım, burada çocuklarımızın kaldıkları odalar, yatakhanelerinde kamerayla gözetlenme olayı yok sadece ortak mekânlarının gözetlendiğini özellikle söylememiz gerekiyor. Yine, kameraların görüntü kalitesinin düşük olması, özellikle ses kayıt edici özelliklerinin olmaması çünkü neler yaşandığına dair -bizler de izledik- kameralarda gerçekten bulanık, kimin kim olduğunu tespit edebilmek bizim açımızdan biraz güç oldu, cezaevi görevlileri söylediler; bazen çocukların ya da mahpusların kıyafetleriyle kimin kim olduğu anlaşılabiliyordu. Yine, ses kaydının olmaması, çocukların kendi aralarında konuşmaları ya da bu olayı tartışmaları ya da şiddetle ilgili herhangi bir şey konuştuklarını maalesef görevliler duyamıyorlar hiçbir şekilde. Bunun da belki değerlendirilmesi gerekebilir. Gece kaydının yetersiz oluşu ve arşiv kaydının dört ila altı ay ile sınırlı olması güvenlik zafiyetini artıyor diye düşündük. Ayrıca çocukların rehabilite edilmesi için önem taşıyan aile görüş sürelerinin fiziki şartlar çerçevesinde uzatılmasının da faydalı olacağını düşündük çünkü iki üç saatlik sürelerle ailelerle çocuklar bu görüşme odalarında görüşebiliyorlardı. Tabii, buradaki mesele görüşme odalarının yetersizliği ve çocuk sayısına göre yetersiz kalması nedeniyle böyle bir durum olduğu bize cezaevi yönetimi tarafından söylendi. Yine de belirttiğimiz gibi cezaevi şartları Türkiye geneline bakacak olursak ortalamanın üzerindeydi, iyiydi.

Teşekkür ediyorum Başkanım.