HASAN TURAN (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, biz Katar'a Dışişleri Komisyonu olarak sizin Başkanlığınızda üç günlük verimli bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu ziyaretle hem sizin şahsınızla hem de diğer Komisyon üyeleriyle orada yaptığımız sohbetlerden de anladığımız şekliyle, dışarıdan baktığımızla gezip, bizzat görüp yerinde incelememiz arasında ne kadar fark olduğunu hep birlikte müşahede etmiş olduk.

Katar'la çok önemli ilişkilerimiz söz konusu. Parlamentoyu, Dışişleri Bakanlığını, Gençlik ve Spor Bakanlığını ve orada iş yapan iş dünyamızın temsilcilerini ziyaret ettik, onlarla görüştük. Bütün görüşmelerimizde Türkiye'nin Katar açısından da önemini, kıymetini bizzat Katarlıların ağzından da dinledik. Katar'la siyasi, ekonomik, askerî, bütün sahalarda artan ilişkilerimizin bizzat Türkiye'ye çok büyük katkılar sağladığını, tabii, Katar'a da sağladığını, Katarlıların Türkiye'nin dostluğunu herhangi bir ülke dostluğu gibi görmediğini, âdeta kendilerinin biraz da sırtını dayadığı, kendilerini güvende hissetmesine vesile olduğu büyük bir kardeşi, ağabeyi gibi gördüklerini hissettik, bunu fark ettik, cümleleriyle de bizlere ifade ettiler, Türkiye'ye de tabii, katkıları var. Bu anlamda biz Katar'la orada yaptığımız özel muhabbetlerde, sohbetlerde ilişkilerimizin her düzeyde artırılması gerektiğini... Hatta yer yer arkadaşlarla birbirimize takıldık, takıldığımız da oldu yani "İç politikada biz birbirimizi bazen çeşitli konularla ilgili hırpalıyor olsak da burada ülkemizin menfaatine olan bir durum söz konusu, bu konuda buna hep birlikte sahip çıkmalıyız." diye arkadaşlarımız özel muhabbetlerinde birbirlerine bu duyguları ifade ettiler. Dolayısıyla çok verimli bir gezi olduğuna inanıyorum. Biraz da "Göz gördüğüne inanır." derler, gidip görünce, iletişim içerisinde olunca, sizin muhataplarımızın size söylediği sözleri dinleyince, sözle ve yüz, mimik, davranış ve uygulama bütünlüğünü bizzat test edip gözlemleyince kanaatleriniz de ona göre oluşuyor. Körfezde çok önemli bir imkânı, ekonomik gücü, potansiyeli ve ilişki ağı olan Katar'ın Türkiye'yle bu anlamda -benim kanaatim, şahsi kanaatim- ülkelerimizin, tabii, iki tarafın da lehine olmak suretiyle hangi teklif gelse ben bu anlamda ilişkilerin daha da zenginleştirilmesi, daha da derinleştirilmesi gerektiğine inanır ve düşünürüm; buradaki hazırunun da öyle düşündüğünü zannediyorum, düşüneceğini zannediyorum.

Sizlere teşekkür ediyorum. Gerçekten Komisyonumuz üç gün gibi kısa bir sürede çok verimli bir çalışma ziyareti yapmış oldu. Yavuz Selim Bey'in de dediği gibi, parlamenter diplomasimize, Meclisimizin ülkeler arasındaki ilişkisine önemli bir katkısı olmuş oldu. Ben bundan dolayı tekrar teşekkür ediyorum.

Saygılar sunuyorum.