BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Evet, Kıymetli Bakanım, 2 milletvekili arkadaşımızın yazılı sorusu var. Ben onu arkadaşlarımıza ileteceğim, yazılı olarak cevaplarınızı sizlerden arzu edeceğiz.

Kıymetli Bakanıma ben hem sunumu hem de sorulara cevabı için çok teşekkür ediyorum.

Kıymetli Bakanım, Türkiye verilerinde erken yaştaki evliliklerde bizim çok canımızı sıkan rakamlar vardı ve özellikle son yıllarda yapmış olduğumuz ve uluslararası kuruluşların, UNFPA'in yapmış olduğu rakamlar da dâhil olmak üzere erken yaştaki evliliklerin azaldığını görüyoruz. Bundaki en önemli etken Millî Eğitim Bakanlığımızın on iki yıllık zorunlu eğitimidir. Bu konu hepimizin en hassas olduğu konuydu ve ciddi bir düşüş var erken yaştaki evliliklerde.

Bir teşekkür, özel teşekkür yapıyorum, Emine Bulut vakasında spesifik olarak vakayı takip edip, evladı takip edip, özel eğitim kurumuna gönderip anneannesine kadar takip etmeniz ve spesifik cevabınız, beni ve inanıyorum ki Komisyon üyesi...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Bunu hepsi için yapıyoruz ama yani, hepsi için.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Sayın Bankoğlu bir tane isim verdi ve siz de bir vaka üzerinden cevabını verdiniz. İnanıyorum ki hangisini söylesek aynı bilgi gelecekti. Bu bizim için çok önemli. Yani şiddeti önlemek birinci vazifemiz ama şiddet olduysa özellikle geride kalan evlatlarımızla ilgili yakın ilgi memnuniyet verici.

2000 yılındaki Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedefleri çerçevesinde 2'nci hedef eğitimdeki eşitlikti ve bu konuda da çok yol katettik. Şimdi sürdürülebilir kalkınma hedeflerimiz var Kıymetli Bakanım ve 4'üncü hedefimiz yine eğitim. Okur yazarlık oranlarımızın daha da artırılması için, özellikle kadınlarımıza yönelik okur yazarlık kursları açılırsa bu sürdürülebilir kalkınma hedeflerimizin 4'üncü maddesinde de ciddi manada ilerleme sağlamış oluruz diye düşünüyorum ki ilerlendi ama hâlâ devam ediyor. Sürdürülebilir kalkınmanın hedeflerine erişilmesinde eğitimin rolü gerçekten çok yüksek.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin var olduğu andan itibaren, 1920'den itibaren, Kıymetli Bakanım, Millî Eğitim Bakanı Meclise sadece Millî Eğitim Komisyonu ve Plan Bütçe Komisyonları için gelmiş. Şimdi, bu Komisyonun farkındalık yaratmak gibi bir amacı var. Bu vesileyle şiddeti önlemek için tüm paydaş bakanlıkların buraya davetini önemli görüyorduk ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelenin Araştırılması Komisyonuna Millî Eğitim Bakanının gelmesi de ilktir. Ben bu vesileyle bütün yöneticilerimize ve size teşekkür ediyorum, emeklerinize sağlık.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Estağfurullah.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Aysu Hanım, bir sözünüz mü var?

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Cevaplanmayan sorulara yazılı cevap alabilir miyiz?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Evet, tabii ki.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Tabii ki. Eğer şu anda çok özel bir şey varsa onu da hemen lütfen...

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Yani, bu şeyleri, taciz, tecavüz, öğretmenler açısından... Kaçı soruşturma sonucu ihraç oldu, kaçı başka yere tayin oldu, onun verisini ben merak ediyorum. Bir de bu, pandemide kız çocuklarının eğitime erişimiyle ilgili verileri. Yazılı verecekseniz de ekleyebilirseniz...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Tabii tabii.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Sayın Bakanımız biraz evvel 03.50'deki uçağını bir kez daha bizim Komisyonumuz için bir saat daha öteledi. Ben hassasiyetiniz için teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, Sayın Bankoğlu'nun kullanmış olduğu "tacizci öğretmenler" ifadesinin... Ben "tacizci" ve "öğretmen"in yan yana gelmesinden dolayı duyduğum rahatsızlığı...

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - "Tacizde bulunan" diyelim.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Evet.

Öğretmen benim için "Elini öperim." dediğim tek meslek grubu. Eli öpülesi bir meslek grubumuzla o çirkin kavramı yan yana getirmememiz lazım.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Çok haklısınız.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Tacizde bulunan, hiçbir şekilde öğretmen olamaz diye düşünüyorum.

Bu vesileyle, hoş geldiniz, çok teşekkür ederiz sunumlarınız için.

Komisyondaki milletvekili arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum.