KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Teşekkür ederim Başkanım.

Genel Kuruldaki metne göre bugün düzenlediğimiz metinde aslında ciddi bir farklılık vardı, orada sadece "hükümlüler" diyordu, şimdi burada "terör suçları ve örgütlü suçlardan mahkûm olanlar" diye. Aslında cezaevinde bulunan 283 bin mahkûmun yanında şu anda 27-28 bin kişinin dinlenmesi söz konusu olacak.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Tehlikeli hâlde olanlarla ilgili...

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Tehlikeli hâlde, onunla ilgili açıklama yapacağım...

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Hayır, kurumda iletişimi kurum açısından zararlı olabilir diye bu suçlar dışındakiler de yasanın bu hükmü uyarınca kapsama alınabilir.

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Vekilim, ikincisi "Kişiye önceden haber vermek suretiyle..." diye başlıyor madde, kişinin bilgilendirilmesi söz konusu. Bir de bu düzenleme sahadan alınan verilerle yapılmış bir düzenleme yani daha somut bir örnek verelim, adam öldürme suçundan mahkûm olan birinin böyle bir risk taşıdığı düşünülemez yani ailesiyle konuşacak ya da bildirdiği 3 kişiyle konuşacak; daha çok, örgütlü ve çıkar amaçlı suç örgütlerinin dinlenmesi ya da bunların risk oluşturduğu değerlendirilerek bu düzenleme getirilmiş.

Vekilim "tehlikeli hâlde bulunanlar" kavramı İnfaz Yasası'nın 9'uncu maddesi (3)üncü fıkrasında düzenlenmiş "Eylem ve tutumları nedeniyle tehlikeli hâlde bulunan ve özel gözetim ve denetimi altında bulundurulmaları gerekli olduğu saptananlar ile bulundukları kurumlarda düzen ve disiplini bozanlar veya iyileştirme tedbir, araç ve usullerine ısrarla karşı koyanlar..."

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Her hükümlü bu kapsama girebilir mi, giremez mi?

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Giremez.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Yani şunun için söylüyorum: Sadece "terör suçları" "örgütlü suçlar" diyorsunuz ya, öyle değil, arkasından gelen suçlar...

AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Vekilim, bu düzenlemeye gitmemize sebep olan asıl şey şu: Anayasa Mahkememizin başvuru numarası 2017/38098 numaralı ve 3/6/2020 tarihli Kararı bizim bu düzenlememizin altlığı aslında. Orada da şöyle diyor: "Kapalı görüşlerde yapılan konuşmaların idare tarafından kamu düzeninin ve ceza infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması ile suç işlenmesinin önlenmesi gerekçesiyle dinlenemeyeceği ve kaydedilemeyeceği kural olarak söylenemez. Ancak ziyaret anında yapılan görüşmelerin teknik araçla dinlenip kaydedilmesinin özellikle haberleşmenin gizliliği, özel hayata ve aile hayatına saygı haklarına yönelik ağır bir müdahale içerdiği de gözetilerek sistematik dinleme ve kaydetmenin sınırlarının idarenin takdir yetkisinin kapsamını da içerecek bir kanunla belirlenmesi gerekir." diye Anayasa Mahkemesinin gösterdiği yolla bu düzenleme oluşturuldu.