KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkanım, şimdi bu teklifte özellikle benim 25'inci maddeyle ilgili öğrenmek istediğim bir husus var, o da şu: Şimdi, "ivedi yargılama usulü" denilen ve pek çok hukukçunun "ivedi usulsüzlük" dediği müesseseyi biz 18/6/2014 tarihinde 6545 sayılı Yasa'yla kabul etmişiz ve Adalet Komisyonundan geçmiş bu yasa. Cumhuriyet Halk Partisi tarafından da Anayasa Mahkemesine aykırılık nedeniyle iptal davası açılmış. İvedi yargılama usulüyle ilgili dava henüz Anayasa Mahkemesinde.

Şimdi, benim öğrenmek istediğim konu şu: Bu, anladığım kadarıyla tümüyle Adalet Komisyonunun görev alanına giren bir düzenleme. Yani burada bir mali unsur yok ya da Plan ve Bütçe Komisyonunu ilgilendiren bir husus yok. Kaldı ki daha 18/6/2014'te bunun değişiklik yapıldığı 8'inci madde de orada getirilmiş. Şimdi, bu 8'inci maddeye burada yeni bir şey getiriliyor. Yani geçici 8'inci maddede 18/6/2014 tarihinde eklenmiş, biz eklemişiz Komisyonda. Şimdi, daha bunlar şey olmadan siz burada bir değişiklik de yapıyorsunuz 25'inci maddeyle. Ben Adalet ve Anayasa Komisyonunun bir üyesi olarak bu getirdiğiniz değişikliği anlayamadım, acaba Adalet Bakanı bunu açıklar mı? Yani ne denilmek isteniyor burada, ben onu anlayamadım. Adalet ve Anayasa Komisyonunu üyesiyim ben Sayın Bakan ama sizin burada ne yapmak istediğinizi anlayamadım. Bunu sizin bürokratlarınızın hazırladığı besbelli, bunu Adalet Komisyonundan geçiremeyeceğiniz için böyle el altından buraya getirdiğiniz de çok açık çünkü sizin birtakım yasaları Adalet Komisyonundan geçiremeyip, böyle Plan ve Bütçe Komisyonundan geçirdiğine biz geçmişte tanık olduk, biliyoruz yani, elimizde o konuda şeyler var. Bu da böyle, korsan bir şekilde buradan geçirebilir miyiz? Yani ne amaçlıyorsunuz bunda, ben anlamadım yani onu samimi söylüyorum, anlamadım, yani bu değişiklikle neyi amaçlıyorsunuz? Deminden Sayın Günal'ın söylediği gibi birilerini korumak mı istiyorsunuz, şey mi yapıyorsunuz? Çünkü idari yargının amacı aslında idarenin eylem ve işlemlerinin hukuka uygunluğunu denetlemektir ve idareyi hukuk içerisine hapsetmektir. Oysa bu ivedi yargılama usulü dediğimiz usul idareyi hukuka değil, hukuku idareye uydurmaya çalışan bir yasa olduğu nedenle zaten kamuoyu da çok ciddi bir şekilde karşı çıkmıştır. Şimdi, o günden bugüne ne oldu, ne gibi aksaklıklar oldu, ben onu öğrenmek istiyorum. Yani kimler, idare mi zarar gördü ya da orada sayılan dava konusu olaylardan dolayı vatandaş, bireyler mi zarar gördü de o temyiz sürelerini yeniden düzenliyorsunuz? Çünkü orada zaten -elimde var- 20/A maddesinde temyiz süreleri normal İdari Yargılama Usul Yasası'nda öngörülen sürelerden ayrı olarak düzenlenmiş. Dava açma süresi düzenlendi, temyiz süresi düzenlendi, yürütmenin durdurulma kararına itiraz ortadan kaldırıldı, ayrıntılı şekilde düzenlenmiş. Şimdi, buna niye gerek duydunuz, ben onu öğrenmek istiyorum.

Bir de tekrar, Anayasa Komisyonu üyesi olmam nedeniyle de söylüyorum Sayın Başkan, bu Siyasi Partiler Yasası'yla ilgili düzenlemenin de Anayasa Komisyonunda görüşülmesi gerektiği çok açıktır, yani o tamamıyla Anayasa Komisyonunun görev alanına girmektedir. Geçmişte, sanıyorum bir yasa tartışılırken, bizim Adalet Komisyonuyla ilgili bir yasa tartışılırken Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanının yazısı var. Yani o Komisyonun toplantı yapılması ve toplantıda gündeme alınmadığı konusunda bir karar alınması gerekiyor. Öyle anlaşılıyor ki hem Anayasa Komisyonu Başkanı hem de Adalet Komisyonu, bu konularla ilgili bizim komisyonlarımızı bir toplantıya dahi çağırmamıştır, gündeme alınıp alınmaması konusunda herhangi bir oylama dahi yapmamıştır. Bu yönüyle de ben hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum. Bu 2 maddenin ilgili komisyonlara gönderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Adalet Komisyonumuz boş. Bakın, sizin önünüze Yargıtayda hazırlanan bir özel yetkili mahkeme şeyi de gelecek. Hani, şimdi, mahkemeler kuruldu ya o yetmiyor. Şimdi o var arkada buraya onu sokacaklar, bugün ya da yarın onu sokacaklar çünkü benimle görüşmeler devam ediyor.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Ben konuştum sizinle.

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Hayır, hayır şimdi devam ediyor o. O özel yetkili düzenlemeyi de buraya sokacaklar, onun yeri de burası değil. Onun yeri de Adalet Komisyonudur Sayın Bakan. Onu buradan çekin, Adalet Komisyonuna getirin, Adalet Komisyonunu hiçbir işi yok. Anayasa Komisyonu zaten çalışa çalışa alnı çatladı, dört senedir çalışır Anayasa Komisyonu! Ben Anayasa Komisyonunun çalıştığını görmedim. O oraya gitsin, o şeyler de oraya gelsin, Adalet Komisyonuna orada görüşelim, orada değerlendirelim.

Teşekkür ediyorum.