KOMİSYON KONUŞMASI

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ederim.

İlk sorum Sayın Bakana. Sayın Bakanım, Hükûmetin imzasıyla, sizin imzanız yok ama, yerine geldiğiniz Sayın Bakanın imzasının olduğu tek maddelik bir tasarı var, yürürlük, yürütme maddeleriyle birlikte 3 maddelik bir tasarı, öğretmen atamalarını içeriyor.

Şimdi, bir hafta sonra verilen teklifte o tasarının mahiyeti değiştiriliyor ve biz burada bir karar vereceğiz. Yani Hükûmetin tasarısını mı esas alacağız, yoksa milletvekillerinin verdiği ve mahiyeti değiştirilmiş şeklini mi görüşeceğiz? Durum bu ise, yani mevcut durumda eğer biz aynı şekliyle teklifin içerisine alınmış ve mahiyeti değiştirilmiş kanun teklifini esas alacaksak, o zaman Hükûmetin buradaki tasarısı anlamsızlaşıyor, tasarısını geri çekecek mi? Birinci sorumuz bu. Çünkü tamamıyla mahiyet değişiyor, tasarı burada anlamsız duruyor.

İmza sahibi sayın komisyon üyesi arkadaşlarıma sorularımız var. Bir, bir kere, bu konut teslimleriyle ilgili olarak bu altı aylık süre hangi amaca binaen getirildi? Bir etki analizi mutlaka elinizde vardır. Bu konuda sıkıntılı durumda olan kaç firma var? Bu firmalar mümkünse paylaşılabilir. Bu maddeyle ilgili bir etki analizi talep ediyoruz. Esasında, burada tüketici mağduriyeti söz konusu, yani mülkü alan açısından bir mağduriyet açık, şüphemiz var, bu konuda bir sıkıntı doğacak, ona ilişkin daha ayrıntılı bilgi vermenizde fayda var bizler açısından, en azından itirazlarımızı belki karşılar; geneli üzerinde görüşmeler yaptığımız zaman ya da maddeler üzerinde görüşmeler yaptığımız zaman biraz daha kolaylaştırıcı olur diye düşünüyoruz.

Şimdi, bu yabancı misyonlara KDV ve özel tüketim vergilerinin istisnaları var. Bununla ilgili, bunun bizim maliyeye yükü nedir? Bunun uluslararası uygulaması ne şekildedir? Sayın Başkanım, imza sahibi milletvekillerinden bunu talep ediyoruz. Benim sorularım tamamıyla imza sahibi milletvekillerinedir, başta Hükûmete sorduğum soru haricindeki diğer sorularımın hepsi onlara yöneliktir.

Şimdi, özellikle bu Kamu İhale Kanunu'nun 3'üncü maddesinde yeni getirilen bir istisna durumu, TRT açısından getirilen istisna, gerçekten benim açımdan da izaha muhtaç bir düzenlemedir. Anlamak istiyorum, neden böyle bir istisna getiriliyor? Bu TRT'ye ne sağlıyor, Anadolu Ajansına ne sağlıyor? Bu konuda bizimle bir bilgi paylaşımında bulunulursa memnun oluruz.

Mesela benim dikkatimi çeken 18 ve 19'uncu maddeler. Şimdi, açıkçası 18'in gerekçesini de okudum, anlamadım. Yani bir anlama kıtlığı falan yaşıyor olabilirim, ama gerçekten buradaki maddenin aynısı alınmış, 18'e de konulmuş. Hangi beyanları esas alıyorsunuz? Ne oldu? Bu firmalar açısından haksız rekabete sebebiyet verecek ya da firmaların mağduriyetine sebebiyet verebilecek ne oldu da böyle bir maddeye ihtiyaç duyuldu? Yani hangi ihtiyaç hasıl oldu da böyle bir madde konuldu buraya?

Şimdi, madde 18'in gerekçesine de bakıyorum: "6362 sayılı Kanun'un 107'nci maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen bilgi bazlı piyasa dolandırıcılığı suçunun, sermaye piyasası aracının fiyatını, değerini veya yatırımcıların yatırım kararlarını etkileme amacıyla gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin somut olay bazında tespiti güç olduğundan, söz konusu amacın, fiili gerçekleştirenin kendisine veya başkasına doğrudan ya da dolaylı menfaat temin etmesi şartıyla somutlaştırılması hedeflenmiştir."

Yani çok zorlama bir gerekçe. Kanun uygulayıcının bu gerekçeden ne anlayacağını merak ediyorum. Yani bunun son dönemlerdeki bu banka spekülasyonları, piyasa spekülasyonlarıyla bir ilintisi var mıdır yok mudur, bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim, bununla ne demek istendiğini anlamak istiyoruz.

Arkadaşların hepsi sordu bu demokratik grupları, ona herhâlde bir izah getirirsiniz, kimleri kapsıyor, bu "demokratik gruplar" kavramı içerisinde kimler var, onu bilmek istiyoruz, çünkü mesela onun da gerekçesine baktım, demokratik gruplarla ilgili gerekçe ne diyor? "Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun yayınlarında siyasi partiler ve demokratik gruplar ile ilgili tek yönlü veya taraf tutar nitelikte olamayacağı düzenlenmiştir."

Kimdir bunlar? Yani bir şehirde, sadece Ankara'da "demokratik grup" kavramı içerisinde değerlendirilebilecek en az 400-500 bin civarında dernek vardır. Kimler var bu işin içerisinde, bilmek istiyoruz.

Ayrıca, bir şey vardır, kavramı geniş tutmak istiyorsanız, "demokratik grup ve inisiyatifler" derseniz, biraz daha geniş olur bu, biraz daha makbul olurdu, bu kavram daha da kapsayıcı olurdu, herkesi kapsardı.

Şimdi, bu maddeyi özellikle buraya getirmenizin, YSK'nın, son Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olarak bazı yayın kuruluşlarının, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın lehine yayınlar düzenlediklerine ilişkin cezai müeyyidelerle bağlantısı var mıdır yok mudur, bunu bilmek istiyoruz.

Bakın, sadece Cumhurbaşkanının yaptığı konuşmaları ifade etmiyorum, Sayın Başbakanın konuşmaları itibarıyla TRT'yi kullanma saati 135 saat, ana muhalefet partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisinin toplam birlikte kullandıkları 50 saat civarında, bizimkiler dakikalarla sayılıyor.

Şimdi, hâl böyleyken böyle bir düzenlemeyi alıp RTÜK'ün yetkisine verirsen, biz sorarız burada. Zaten YSK bir iki yayın kuruluşuyla ilgili cezai müeyyideye başvurmuş tarafgirlikle ilgili olarak, o kadarına cesaret etmiş. Ondan alıyorsunuz, buraya veriyorsunuz, diyorsunuz ki YSK'ya "Artık senin buna yetkin yok, RTÜK karar versin bu konuda. Sen sadece bildirimde bulun, kararı RTÜK versin."

Burada amaç, siz demin ifade ettiniz, "Biraz daha özgürlükçü bir tutum olsun." dediniz ama, bunun öyle olmadığı çok açık. Kusura bakmayın teşbihte hata olmaz ama, Kenan Evren de darbe yaparken "Ülkede demokrasi tehlikede, Atatürk'ün ilke ve inkılapları tehlikede, demokrasiyi kurtarmak için darbe farz oldu." dedi.

Şimdi, izahı bu şekilde getirirseniz... Yani teşbihte hata olur mu olmaz mı bilmiyorum, hata olacaksa da olsun ama bunu anımsatıyor.

BAŞKAN - Teşbihte hata yapılmaz demek o Sayın Zozani, bunu da belirteyim.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sorularım şimdilik bunlardan ibarettir, cevap verirseniz sevinirim.