MEHMET SAİT KİRAZOĞLU (Gaziantep) - Estağfurullah Sayın Bakanım.

Teşekkür ediyorum.

Ben, Bakan Yardımcımıza ve Bakanlık ekibine de bu sunum için teşekkürlerimi sunuyorum.

Sadece bir iki hususta dikkat çekmek istiyorum da hem de sorum olacak. "112 milyar metreküp/yıl teknik ve ekonomik kullanılabilir su miktarımız." diyoruz ve kullanılan da 57 milyar metreküp. Yaklaşık yarısını kullanamıyor muyuz, yoksa kullanmak için yapmamız gereken bir şeyler mi var? Artı bu kullanılan 57 milyar metreküpün daha etkin, daha verimli kullanılması için tabii ki sulamadan tutun sanayiye, içme suyuna kadar her yerde -sunumunuzun içerisinde de detaylı anlaşılıyor- yapılacak çok şey var, bugüne kadar da çok şey yapılmış zaten ama bunun yetmediği ve çok daha fazla yatırıma ihtiyaç duyulduğu da son derece net bir biçimde ortada. Yaklaşık 8 bin küsur tesise, yatırıma rağmen, durumumuz bu ama bu tesisler de yapılmasaydı hakikaten bugün durumun ne olacağını düşünmek bile istemiyorum.

Burada yüzey sulamasından, bu vahşi sulamadan vazgeçilmeye ilişkin aslında çok daha aksiyon almak gerekiyor. Biliyorsunuz, şu an Tarım ve Orman Bakanlığımız bunların tamamına hibe ve krediler veriyor. Bunu daha nasıl yaygınlaştırabilirizi de belki çalışmak gerekiyor çünkü tarımsal sulama hem elektrik kullanımı bakımından ciddi bir sıkıntı hem su tüketimi bakımından.

Yine dikkatinizi çekmek istediğim bir husus, yer altı suları. Az önce Sayın Vekilim bahsetti -çok doğru ifade ediyor- aslında bu sadece belli bölgelerde değil, Türkiye'nin birçok yerinde sıkıntı. Hem tarımsal amaçlı hem sanayi amaçlı kullanımda ve bu yer altı sularının kullanımıyla ilgili hiçbir denetim yok gibi görünüyor. Bizim mesela Gaziantep'te OSB'nin günlük 60 bin metreküp deşarjı var, kullandığı içme suyu 17 bin metreküp yani şebekeden aldığı su. Şimdi, bunun tamamını yer altı suyundan karşılıyor. Tabii ki sanayi, tabii ki istihdam, tabii ki üretim ama doğamızı, çevremizi, ormanımızı, suyumuzu, toprağımızı da her bakımdan korumak gerekiyor, dengeli bir biçimde hem ekonomik gelişmemizi, teknolojik gelişmemizi sağlarken, tarımsal gelişmemizi de ve bu bahsettiğim alanların tamamını da en iyi şekilde korumamız gerekiyor. Bu anlamda da yer altı sularıyla ilgili bir planlamanız bir çalışmanız var mı?

Yine son olarak su kirliliğiyle ilgili konu... Çok bahsedildi ama özellikle sanayileşmiş şehirlerde bunu daha çok yaşıyoruz. Ergene havzasından bahsettiniz. Orada Çevre ve Şehircilik Bakanlığı -benim bildiğim kadarıyla- bu atık su arıtmadaki kriterleri daha da güçlendirerek Ergene havzasına deşarj edilen suların, sanayi çıkışlı suların, atık suların daha nitelikli, daha kaliteli ve tarımsal sulamaya uygun hâle gelmesini de sağladı sanırım. Bunun diğer alanlara da yayılması yani bir şekilde sanayi atık sularındaki kalitenin daha da artırılması için şu an mevcut olan değerlerin daha da iyileştirilmesi noktasında bir düşünceniz var mı?

Ben çok teşekkür ediyorum.

Sunumunuz için de sizi ve ekibinizi kutluyorum.