| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Denizli Milletvekili Nilgün Ök ve 39 milletvekilinin, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3519) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 07 .04.2021 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli bürokratlar, kıymetli basın mensupları; öncelikle hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Önce, aldığımız üzücü bir haberi dillendirmek istiyorum. Türk Hava Kuvvetlerinin Türk Yıldızlarına ait bir uçağı Konya'da eğitim esnasında düştü. Maalesef, pilotumuz şehit oldu. Pilotumuza Allah'tan rahmet, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Evet, genel anlamda reformlar konusunda Milliyetçi Hareket Partisi de bugüne kadar görüşlerini sürekli gündeme getirmiştir. Biz de yapısal reformların yapılması konusunda gerekli çalışmalarımızı yaptık ve konuyu da peyderpey kamuoyuyla da paylaşıyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımız 2021 yılını reform yılı olarak ilan etti ve peşi sıra İnsan Hakları Eylem Planı ve ekonomik reformlar açıklandı. Ben biliyorum ki bu konularda çok yoğun çalışmalar var. İnanıyorum ki önümüzdeki günlerde de hepimizin beklediği yapısal anlamda düzenlemeler gündemimize gelecek.
Kanun teklifiyle ilgili de öncelikle Nilgün Hanım'a teşekkür ediyorum. Gerçekten kapsamlı bir şekilde maddeyle ilgili gerekli bilgileri verdi. Ben maddelerin içeriğinden ziyade, bazı maddelerle ilgili görüşlerimizi paylaşmak istiyorum.
İlk 5 madde 6183'le ilgili, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da bazı değişiklikler yapılıyor. Yerinde değişiklikler, olması gereken değişiklikler. Ama aslında 6183'ün tümüyle bir gözden geçirilmesi gerekir. Yani özellikle işte teminat müessesesi, ödeme emri, haciz, e-haciz gibi konularda zaman zaman kamuoyuna da yansıyan bazı sorunlar olabilmekte. Özellikle e-haciz uygulamalarıyla ilgili birçoğu bankalardan kaynaklı, bazıları da mükellefle iyi bir iletişim kurulmamasından kaynaklı sorunlar yaşanıyor. Bu da mükellefin parasını bankada tutmama gibi bir yola yani kayıt dışına çıkmasına yol açabilmekte. Yani bu e-haciz uygulamasının çok titizlikle, hassasiyetle uygulanması gerekir. Yani mükellefi bu anlamda ürkütmeden elbette vergi alacağı tahsil edilecek, kamu alacağı tahsil edilecek ama bunu dediğim gibi, titizlikle yapmalı.
Bir diğer konu, kurumlar vergisinin oranının artırılması konusu. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak yani prensipte sık sık vergi oranında değişiklik yapılmasının doğru olmadığını düşünüyoruz. Yatırımcı açısından baktığımız zaman, yatırımcı yani vergi yükünü de dikkate alarak bir fizibilite çalışması yapıyor. Dolayısıyla sık sık vergi oranlarında oynama yapmak yatırımcı açısından da olumsuz bir durum ortaya koyuyor.
Tabii, olağanüstü şartlardan geçtiğimiz bir dönemdeyiz. Pandeminin gerek sağlık açısından gerek ekonomi açısından etkilerini hepimiz biliyoruz. Bütçe açısından da kaynak ihtiyacı olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu anlamda yapılan bir düzenleme olarak bunu görüyoruz. Burada önerimiz, kamuoyunda da en çok eleştirildiği yönü, özellikle bugüne kadar yani 2021 yılının bugüne kadar olan dönemi için yüksek vergi getirmenin, vergi oranını artırmanın Anayasa Mahkemesinin de daha önce aldığı kararlara bakarsak iptale doğru gidebileceği bir riski taşımakta, o açıdan, ilk geçici vergi döneminde yani üç aylık dönemde mevcut vergi oranının uygulanmasının sanki daha doğru olacağı gibi düşünüyoruz. Çünkü 1 Nisandan itibaren mükellefler beyannamelerini vermeye başladı yani bildiğim kadarıyla 17 Mayısa kadar beyannamelerini verecekler. O açıdan, onları etkilemeyecek bir düzenleme yapmanın daha doğru olacağını düşünüyoruz. Yıllık yine yüzde 25 olsun yani 2'nci, 3'üncü, 4'üncü dönemler için yine yüzde 25 olsun ama ilk dönem için...
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Öyle olacak, onaylandı.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Ha, öyle olacaksa tamam yani bizim görüşümüz de o yönde.
Bir diğer konu, Nilgün Hanım, çiftçilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine olan bu borçlarıyla ilgili düzenlemenin gerekçesi gerçekten mükemmel yani dört dörtlük bir gerekçe yazılmış. Ben de diyorum ki aynı gerekçeyle Ziraat Bankası kredileri de kapsama alınmalı çünkü o gerekçeye baktığınız zaman, sadece Tarım Kredi ayağını koymak yeterli değil, yani mutlaka Ziraat Bankası kredi borçlarını da kapsama almalıyız. Yani Ziraat Bankası yapılandırma yapıyor yapmasına ama faiz yüksek. Yani benim bildiğim -bilmiyorum Ziraat Bankasından arkadaşımız var mı- yapılandırmada yüzde 20 faiz uygulandığı söyleniyor bize çiftçilerimiz tarafından. Yani tabii, yüzde 20'nin altından çiftçinin kalkması mümkün değil.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yüzde 20'yle mevduat topluyor.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani doğru, işin o boyutu da var.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Kamu sübvanse etmeli bunu.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Zaten ediyor, Tarım Kredide edecek. Yani bu konudaki görüşümüz de bu yönde.
Pandemi konusunda 2 maddelik destek maddeleri var. Biri, bu nakdî ücret desteğini günlük 50 liraya çıkarıyoruz, bir de bu yiyecek içecek sektöründe mart ayında ücretsiz izne ayrılıp destekten yararlanamayanlara yönelik nisan ve mayıs ayları için yararlanma imkânı getiriyoruz. Bir diğer maddeyle de yine aynı durumda olup nisan, mayıs ayında çalışanların işçi ve işveren hissesi primlerinin karşılanmasını öngörüyoruz. Yani biz de bunu destekliyoruz. Burada dün ön görüşmede konuştuğumuz bir mevzu vardı yani madde gelince mutlaka müzakere ederiz, yiyecek içecek sektöründe olmasına rağmen işi bırakın düşmeyi katlanarak artan yerler de var. Acaba yani bir baz alınarak -yani ciro baz alınabilir, ciro kaybı- orada bir sınırlama getirsek daha uygun olur gibi düşünüyorum, onu o madde de olmazsa tartışırız, ilgili arkadaşlarımız da bu konudaki görüşlerini ifade eder ama maddeyi biz destekliyoruz, her 2 düzenlemeyi de destekliyoruz.
Burada şunu söyleyeceğim: Yani "Esnafa destek yapılmıyor." deniliyor. Hakikaten yadırgıyorum. Yani biraz insaflı olmak lazım. Yani ben şimdi şurada otururken kabaca aklıma gelenleri yazdım, bugüne kadar neler yapıldı, kira desteği, gelir desteği, ciro desteği, normalleşme desteği, kredi kullanımı, kredi ertelemeleri, vergi prim ertelemeleri, basit usuldekilerin muafiyet kazanmaları, borç yapılandırması, TESKOMB'a olan borçların yapılandırılması. Yani bunları da ifade etmenin ne mahzuru var? Yani yapılanlar da var. Yani Erhan Bey size demiyorum yani genel anlamda söylüyorum. Yani hep "felaket" "kriz" "kaos" demekle elimize ne geçiyor? Yani biraz da gerçekleri görmek lazım.
CAVİT ARI (Antalya) - "Hayat güllük gülistanlık." mı diyelim? Biz de olanı söylüyoruz.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - "Güllük gülistanlık" diyen de yok "tozpembe" diyen de yok Cavit Bey ama yaşadığımız şartları gözardı etmemek lazım yani yaşadığımız pandemi şartlarını...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Öyle ama, öyle.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, Mustafa Bey'e müdahale etmeyelim lütfen, sıranız geldiğinde görüşlerinizi ifade edersiniz.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Şimdi, yapılan açıklamalara bakıyorum -resmî açıklamalar, yani siyasi partilerimizin resmî açıklamaları- sanki bütün esnaf batmış, bütün esnaf. Öyle değil yani TESK'in verileri elimde, Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonunun verileri elimde, hemen söylemeyeyim: 2020 yılında 365 bin -küsuratını söylemeyeyim- tescil var. Yani burada 2008'e kadar dökümü var, rekor, rekor. Terkine bakıyorum... Şimdi sadece bu yılın terkinini alıp "Bu kadar esnaf kapattı." demek de desteksiz, farklı amaçlı bir açıklama oluyor. Yani sicilden terkin 2020 yılda 80 bin, doğru, meslekten terkin 19 bin. Ama kardeşim, geçmişe doğru bir bakın yani, geçmiş yıllara göre çok düşmüş yani pandemiye rağmen düşmüş.
CAVİT ARI (Antalya) - Zaten kapalı ya, kapatmaya ihtiyaç duymuyor, resmiyete koymuyor.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani bunları ortaya koyarak analiz yapması lazım, öyle desteksiz "Esnaf batıyor." demek doğru değil.
Evet, şimdi istihdam verilerine mutlaka bakan arkadaşımız olmuştur. Yani istihdamdaki daralmanın hangi sektörler itibarıyla olduğuna baktığımız zaman görüyoruz yani, hemen söyleyeyim, iktisadi faaliyet konuları açısından istihdamdaki daralmanın en yoğun olduğu yer konaklama ve yiyecek hizmetleri sektörü ve tarım; bunun alt dökümleri de var şimdi uzun uzun anlatmayayım yani ücretli çalışanların ve ücretsiz çalışanların da tek tek bütün dökümleri de var. Bu sektöre yönelik de devletimiz, Hükûmetimiz gerçekten çok önemli tedbirleri uygulamaya koydu. Bugünkü madde de doğrudan bu yiyecek sektörüyle ilgili bir madde. O açıdan yani elbette eleştirelim, eksikler varsa söyleyelim ama yani biraz daha tutarlı olalım diyorum yani insaflı olalım diyorum.
Son olarak bu 11'inci madde, bilmiyorum, çıkacak mı? Dün üzerinde de tartıştık.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - TMSF çıktı.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Çıktı mı? Yani çıkmadı da...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Planlama var.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkanım, Cevdet Bey, onunla ilgili hem size söyleyeyim hem Nilgün Hanım'a: Bu madde niye geldi, niye çıkıyor?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Daha detaylı incelenmesi gerektiği için.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Bunun Sayın Cumhurbaşkanımıza kadar götürülmesini arzuluyoruz biz.
Teşekkür ederim.