KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Yine de dikkate almazdık, daha önce buna benzer birçok konu söz konusu olduğu zaman da alınmadı.

Demin arkadaşlarımız dedi ki: "Özelleştirmeye karşı değiliz." Biz de karşı değiliz ama bu özelleştirme de değil, bu şirket kurtarmak. Kanunun adı Elektrik Piyasası Kanunu, bunda değişiklik yapıyoruz, Elektrik Piyasası Kanunu ama piyasayı kendimize göre, kendi adamımıza göre, kendi zihniyetimize göre düzenliyoruz, böyle bir şey olmaz. Yani bunu normal olarak kimsenin içine sindirmesi mümkün değil. Bir başka şirket zarar etse bu söz konusu olabilecek mi? Bakın, şurada, gerçekleşen kayıp kaçak oranlarını gösteren tablo var, 2006'dan 2013'e kadar olan dönem. 2006'da yüzde 57'ymiş Dicle EDAŞ'ta, 75'e çıkmış. Demin Sayın Müsteşara sordum, "20 milyar kilovatsaat burada elektrik kullanılıyor, bunun maliyeti de 4 milyar lira, 1 milyarını tahsil edebiliyoruz, 3 milyar lira tahsil edilemiyor." diyor, 1 milyar lira da muhtemelen kamu kuruluşlarından tahsil ediliyor. Yani burada yapılması gereken bu değil, daha farklı bir düzenleme yapılması lazım, daha farklı bir anlayışın gelmesi lazım. Türkiye büyük bir ülke, Türkiye'nin her yerinde aynı kanunlar geçerli olamıyor. Nasıl İstanbul'daki trafik kanunlarıyla Hakkâri'dekinin bir olması mümkün değilse aslında burada da aynı durum söz konusu, aynı kanunları her yerde uygulayamıyoruz, daha farklı bir mantalite gerekiyor. Bu mantıkla, bu kayıp kaçak oranlarını, bu zararı devletin üstlenmesiyle bunu önleyemeyiz, önlem almış olmayız, belki bir şirketi kurtarırız, sadece bir şirketi kurtarırız ama ya da burada ilgili olan diğer şirketleri de, birkaç şirketi kurtarırız ama çözüm getirmiş olmayız. Daha farklı bir mantalite gerekiyor, bunu daha farklı bir şekilde ele almamız lazım, daha farklı bakmamız lazım. Belki burada devlet devletliğini yapmalı. Sayın Bakana demin sordum, cevap vermedi ama belki vatandaşa, şirketlere değil, sadece vatandaşa bedava elektrik dağıtmalı hiç olmazsa. Bu kadar maliyet söz konusu olmaz.

Bu, biraz önce söylediğimiz gibi farklı bir mantalite gerektiriyor, mantık gerektiriyor. Onun için, bu maddeyi çekelim, daha farklı şekilde ele alalım, daha farklı bir şekilde düzenleme yapalım. Bu yanlış olacak, çözüm değil bu şekilde. Sadece bir şirket kurtarmadır. Şirket kurtarmayı herhâlde kimse arzu etmiyordur. Böyle, bir şirket için de ya da iki şirket için de böyle kanun yapılmaz. Abdülkerim Bey, siz bölge milletvekili olarak destekler misiniz böyle bir şeyi? Yani bunun çözümü bu mudur? Sorun bu mudur? Sorun şirketin kurtarılması mıdır Allah aşkına? Bu sorunun çözümü bu değildir. Sorun daha farklı. Burada da sosyal bir sorun olduğu yazıyor Bakanlığın metninde ama çözüm olarak getirilen şirketi kurtarmak. Şirketi kurtarmak diye bir çözüm olmaz. Çözüm farklıdır, farklı bir çözümü tartışmak zorundayız. Bu eğer dayatma değilse Sayın Başkan, bunun çekilmesini rica ediyoruz. Onun için önerge verdik, desteklemenizi de rica ederiz. Bu doğru değildir.