| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğünün (EÜAŞ) 2017 ve 2018 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 03 .03.2021 |
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkanım, çok değerli üyeler, çok kıymetli Sayıştay temsilcilerimiz, çok kıymetli çalışma arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum,
hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
Tabii, sataşmayla başlamayacağım konuya Sayın Atila Bey'in çok hoş bir nüktedanı oldu.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Sataşma değil.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Sataşma değil tabii ki. Fakat hem Atila Bey'in hem Deniz Bey'in uzun uzun bahsettiği bir husus var. İki konunun da -o dönemde Genel Müdür olduğum için- imza sahibi benim. Hintli Baharat firmasının sözleşmesinin feshedilmesi. Tabii, arkadaşlarımız, sayın üyeler hep akreditif masraflarının yüksekliğinden bahsettiler, o sözleşmeyi feshetmekle devletin, EÜAŞ'ın yaklaşık 4 milyon euroyu irat kaydettiğini de söylemediler, raporlarda geçiyor. Yani o sözleşmeyi feshetmekle yaklaşık 4 milyon euro mertebesindeki teminat mektubu irat kaydedildi, EÜAŞ'ın kasasına girdi.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Zarardan kâr.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Onu öyle değerlendirmiyorum.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Öyle.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Bizim oradaki amacımız Keban Santrali'nin rehabilitasyonunu yaptırmaktı. Günün şartlarında o anki yöneticilerimiz imzalamışlar sözleşmeyi ama değişen şartlara baktığımızda biz bunları kendi imkânlarımızla yapmayı hedef edindiğimiz için bir. İkincisi, firma bütün eksikliklerini, bütün uyarılara rağmen, bütün ihtarlara rağmen, kanuni uyarılara rağmen mukavele gereği edimlerini yerine getirmediğinden dolayı feshe gitmek zorunda kaldık, aksi hâlde hukuka aykırı davranmak gibi bir durumumuz söz konusu olamazdı ve bunun neticesinde de yaklaşık 4 milyon euro civarındaki bir rakamı EÜAŞ'ın kasasına irat kaydetmiş olduk ve bunun karşılığında da karşı firma bir dava dahi açmadı.
Ha, bu arada akreditif masrafları nereye ödeniyor? Akreditif açtığımız bankaya ödeniyor. Akreditif masrafları Vakıflar Bankası üzerinden, Vakıflar Bankasına ödenen bir komisyondur yani Hintli firmaya giden bir para değildir. Yani buradaki iki konuşmacımızın konuşmasına istinaden bunu söylemek ihtiyacı hissediyorum çünkü farklı bir algı doğuyor bu tarafta. Kesinlikle 1 euro sent bile yurt dışına gitmiş değildir arkadaşlar, onu ifade etmek isterim.
Bir diğer husus, Deniz Bey'in ifade ettiği...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Dışişleri Bakanlığıyla ilgili husus neydi o zaman? Neden Dışişleri Bakanlığı...
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Ben bitireyim isterseniz. Akreditifle ilgili çok detay bilmiyorum ama akreditif masrafları...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ama konu o zaten.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Müsaade edin.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Genel Müdürümüz yanıt verir o konuya.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Yani ben birazcık da Genel Müdürümün yükünü alıyorum, bu konuları çok iyi bildiğim için Komisyon müsaade ederse.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hayır, o kısmını açıklamadığınız zaman da açıklamanız eksik kalıyor.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Akreditif komisyonları ödeniyor sadece, akreditifle ilgili bir bedel ödenmiyor yurt dışına.
Bir diğer husus, bu Çanakkale Çan Termik Santrali'nin çevre mevzuatına uygun hâle getirilmesi için yapılan FGD ihalesi, şartnamesi. Kıymetli üyeler, bu termik santrallerin kükürtdioksit gazına karşı FGD yatırımları çok detaylı bir mühendislik çalışması gerektirir ki ekip o şartlarda bir yıl bunun şartnamesine çalıştı. Yani mühendis olan arkadaşlar beni gayet iyi anlıyorlardır. "Hangi tip yapacağız, kuru mu ıslak mı? Verim ne olacak? Çevre mevzuatı hedefini nasıl tutturacağız?" diye bir yıl şartname üzerinde çalıştılar ve bir yılın sonunda ihale yaptık ve orada yüzde 98,5 verimle ıslak tip bir modele karar verdik ve şu anda da EÜAŞ onu başarıyla tamamladı ve şu an devreye aldılar, çalışıyor bu kriter.
Şimdi, soruların bir kısmı, tabii, kurumu, Genel Müdürlüğü ilgilendiren konular değil, onu ifade etmek isterim. Mesela elektriği "23 kuruşa alıp 17 kuruşa satmak." sorusunun cevabını anlamak için Türkiye'deki elektrik maliyet havuzunu iyi anlamak lazım. Sadece EÜAŞ elektrik üretmiyor, özel sektörün elektrik üretimleri var, devletin YEKDEM kapsamında dövize endeksli aldığı elektrik fiyatları var, gibi gibi gibi çok detay gerektiren bir brifing konusudur açıkçası bu. Onun için, yani "Niçin 23'e aldın, 17'ye sattın?" ya da Sayın Kaya'nın söylediği gibi "Dağıtım şirketleri 3 katı fiyata mı elektrik satıyor?" Ki böyle bir şey söz konusu değildir. Dağıtım şirketleri sadece EÜAŞ'tan elektrik almıyorlar, piyasadan elektrik alıyorlar beraberinde. Bütün o maliyetlere bakmak gerektiği kanaatindeyim ve gerçekten bu konu çok detaylı, çok teferruatlı ve üç beş dakikaya da sığacak bir konu değildir.
Son olarak, Bedri Bey'in sorduğu, YEKDEM'in uzatılması için çok çaba sarf ettim. Malum pandemi sebebiyle yatırımcıların ekipmanları Türkiye'ye gelemedi, süpervizörler gelemedi ve YEKDEM teşvikli süresi 30 Haziranda sona erecek, o zamana kadar...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hayır, siz yanlış yerde oturuyorsunuz Vekilim, şuraya oturun, biz size soru soralım. Nasıl bir şey ya!
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Ama lütfen müdahale etme Sayın Vekilim.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hem denetleyen hem denetlenen gibi, nasıl bir şey?
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Müsaade eder misiniz.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani biz Genel Müdüre soru sorabiliyorsak o zaman eski genel müdüre de soru sorma hakkım var, ona da müsaade etmiyorsunuz.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Müsaade eder misiniz.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bakın, Sayın Vekilim...
ATİLA SERTEL (İzmir) - Ya, anlatsın o, işte, Denizciğim konumunu yerine koyuyor zaten.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Şimdi biz.. Bir saniye... Sayın Vekilim, biz 2019'u... Sayın Sertel, Sayın Yavuzyılmaz, bir saniye...
ATİLA SERTEL (İzmir) - Buyurun anlatsın Nevzat Bey.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bakın, biraz önce Sayın Yavuzyılmaz...
ATİLA SERTEL (İzmir) - Sayın Başkan, siz de giriyorsunuz ya Deniz'in konuşmalarına, o da giriyor yani ondan karşılıklı oluyor.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bir dakika, lütfen, sözümü kesmeyin Sayın Sertel.
Şimdi, biz, 2017 ve 2018'i görüşüyoruz, öyle değil mi? Sayın Yavuzyılmaz 2017, 2018 yerine 2019'u konuştu, ben de hiçbir...
ATİLA SERTEL (İzmir) - Konuşur o, geneli üzerinde 2020'yi de konuşuruz, 2021'i de konuşuruz.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Ben de konuşabilirim.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Anladım. Bakın, Sayın Sertel, biz de geneli üzerinde konuşabilir düşüncesiyle müdahale etmedik, konuşmasına izin verdik.
TAMER DAĞLI (Adana) - Nevzat Bey de geneli üzerinde konuşuyor.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Konuşuyor zaten, buyursun konuşsun ya.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Vekilimiz de geneli üzerinde değerlendirme yapıyor.
MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye) - Herkesi dinliyoruz.
TAMER DAĞLI (Adana) - Nerede oturacağına siz karar veremezsiniz ki.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Herkesi dinliyoruz.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Tamam tamam, buyursun.
TAMER DAĞLI (Adana) - Sayın Başkan, Nevzat Bey'in nerede oturacağına arkadaşlar mı karar verecek? Böyle bir şey olabilir mi ya!
AHMET KAYA (Trabzon) - Evet. Kendisi karar veriyor.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yani lütfen ya!
ATİLA SERTEL (İzmir) - Nevzat Bey, anlatsın, anlatsın, buyursun.
TAMER DAĞLI (Adana) - Bir nezaket gösterip kendi dönemiyle ilgili açıklama yapıyor yani.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Siz her şeyi konuşuyorsunuz, her konuya giriyorsunuz. Sayın Vekilimiz, değerlendirme yaptığı zaman nerede oturacağını konuşuyorsunuz. Lütfen...
Buyurun.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Şimdi, en önemli hususta, o akreditifle ilgili hususta bu kadar yoğun konuşmasaydınız ben cevap almayacaktım açıkçası, zaten Genel Müdür cevapları hazırlamıştır ama konuyu detaylı bildiğim için, artı, Komisyonun bir üyesi olduğum için en az sizin kadar konuşma hakkım olduğu kanaatindeyim.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Tabii, tabii.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bizim de cevap hakkımız var.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Müsaade edin Sayın Başkanım.
Bir kısım sualin de Genel Müdürü ilgilendirmediğinden dolayı az buçuk bilgimiz dâhilinde cevap verme ihtiyacı hissetmiştim, onu ifade etmek istedim. Bunun yanı sıra her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının -Atila Bey'in de milletvekili olduğu gibi- vekil olma hakkı olduğu kanaatindeyim. Her meslek grubundan gazetecilikten olduğu gibi, mühendislik de, avukatlık da her meslek grubunun Mecliste temsil edilmesi çok doğal bir şeydir. Ha, bu özel sektörde çalışmıştır, kamuda çalışmıştır, serbesttir, patrondur Meclise gelmesi bir zenginliktir, durumunuza arz ederim.
Teşekkür ediyorum Başkanım.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Teşekkür ediyorum Sayın Şatıroğlu.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Sayın Başkanım, bana yanıt verdiği için benim bir dakika cevap verme hakkım var.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Sataşmadım ki.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sataşma yok ama...
ATİLA SERTEL (İzmir) - Var, var.
NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Hiç sataşmadım... Hiç sataşmadım...