ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Değerli Başkanım.

Ben de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve Daire Başkanı arkadaşlarımıza hoş geldiniz diyorum.

Teşekkür ediyoruz sunumları için.

Gökan Zeybek Sayın Vekilimizle beraber 2009-2014 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği yapmış, bir dönem Hukuk Komisyonu Başkanlığı yapmış, daha sonra da TOKİ Başkanlığında, Toplu Konut İdaresi Başkanlığında planlama ve bu tür kentsel dönüşüm kurumlarında çalışmış, biraz daha bilgi birikimli bir milletvekili olarak bazı endişelerimi ve bazı tespitlerimi ifade etmek isterim; inşallah yararlanırsınız ve bu konuda cevap verirsiniz.

Birinci önceliğimiz, Gökan Bey'in de o dönemlerde...

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Kadir Bey'den bahsetmiyorsunuz hiç, bir Kadir Bey'e rahmet dile.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Okuyacağım, en sonunda okuyacaktım, bir "Fatiha" diyecektim -başında dersem çok şey olmasın diye- Kadir Bey'e Fatiha okuyacaktım yani onu ifade edecektim. Ama Gökan Bey bahsetti, o zaman Kadir Bey'le hem Gökan Bey hem de diğer arkadaşlarla uzun yıllar beraber çalıştık; güzel hizmetlerine, nezaketine, ağabeyliğine şahit olduk. Allah gani gani rahmet eylesin, mekânı cennet olsun. Ruhu için El Fatiha diyelim.

2010-2011 yılları arasında özellikle gerek diğer belediyelerin gerekse o dönemlerdeki Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin de bu manada yerelde uzlaşmayla beraber hem de planlama safahatında çok önemli görevleri var, tabii, Büyükşehir Belediyesinin de buradaki ağabeylik görevi çok önemli. Ben şunu söylerim: Nihai evrede, sonuç itibarıyla matematiksel bir formül izah ederseniz kentsel dönüşüm; yani 6306'yla beraber gelişen kentsel dönüşüm sistematiğinin belki yüzde 30'u planlamadır, yüzde 20'si mülkiyet haklarıyla ilgili sorunlarıdır, yüzde 50'si de finanstır. Yani buna baktığımızda, bu 3 başlıkta ana omurgayı oluşturup bu yönde ciddi faaliyet yürütmek ve ortaya bir performans koymak gerekiyor.

Şimdi, benim elimde Büyükşehir Belediyesinin bütçelendirme dönemi var; kısa bir değindi bir daire başkanımız ama hangisi değindi bilemiyorum, yani onun bir formüle edilmesi mümkün değil o şekilde. Şimdi, Büyükşehir Belediyesinin 2018 yılında bu manada gerek hibe gerek uzlaşma, tahliye, sübvansiyon, kira yardımları, mali yardımlar boyutu içerisinde ilgili daire başkanlığımıza ayırdığı bütçe eski tabirle 1 katrilyon 22 milyar, şu anda 1 milyar 22 milyon TL; 2019'da yine aynı kapsamda 1 milyar 18 milyon TL. Bir anda çok daha deprem riskinin... İşte Silivri açıklarında meydana gelen, Marmara Adası açıklarında meydana gelen, ciddi de 5 ve üstü şiddetinde depremler de oldu. Eylem planı açısından çok daha acil bir modellemeyle bir çalışma yapmamız gerekiyor. Sizin de Afet Odaklı Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nızda hızlı tarama sistemi, mevzuat desteği, proje uzlaşma, finansman ve uygulama... Yani 3 başlığa baktığımızda, sizin de eylem planınızda proje uzlaşma, finansman ve uygulama dediğimiz bütçelendirmenin çok önemli olduğunu görüyoruz. Ancak bir bakıyoruz, sizin 2020 bütçenizde Kentsel Yenileme Daire Başkanlığının bütçesi 347 milyon liraya düşmüş, 2021 yılında, bu dönemde de 430; baktığımızda üçte 1'e düşürmüşsünüz. Finansın, bütçenin yani sizin operasyon kabiliyetinizin çok daha önem arz ettiği sahada bu bütçeyle siz neler yapabileceksiniz, çok merak ediyorum; yani üçte 1'e düşmüş. Hafıza, geçmiş uygulamalar, planlamalar, belki vaatler, belki önümüzdeki dönem, bu risklerin ortaya çıktığı, tespitlerle beraber ortaya çıkacak sıkıntılar; bunlara yönelik daha büyük bir bütçe imkânı ve desteğine ihtiyaç duyulurken -ki İstanbul'u bilen, yaşayan, takip eden bir milletvekili olarak söylüyorum- bir anda bütçenin üçte 1'e düştüğünü görüyoruz. Bu, çok ciddi bir sıkıntıdır, çok ciddi bir problemdir; bunu öncelikle ifade etmek istiyorum, bunun gerekçelerini söylersiniz.

İkincisi; kentsel dönüşüm problemi yani kentsel dönüşüm ihtiyacı sahada mutlaka mülkiyet noktasıyla beraber yapılıyor ama bu siyaset üstü kavramın sadece sözde değil yani sadece konuşmalarımızda, ziyaretlerimizde veya vatandaşlarımızın bu manadaki beklentilerini dinlediğimizde ortaya çıkacak bir kavram değil, bunun eylem olarak ortaya konulması lazım. Mustafa Bey bahsetti, ne ihtiyaç varsa bu manada yani bizim yakın İstanbul depremi açısından ortaya koymamız gereken çok ciddi bir iş birliği var; yani bu konuda kanuni destektir, uygulamadır, bu konulardaki diğer ihtiyaçladır, iş birliğidir, koordinasyondur, ne gerekiyorsa bu manada o beklentiyi somut olarak ortaya koymak ve bunu da -Bedri Yaşar Milletvekilimiz burada yok, kendisi de söyledi- bir plan dâhilinde göstermek ve rapor hâline getirmek gerekiyor. Buraya bakıyoruz, birçok kavram "çalışılıyor", "planlanıyor" şeklinde genel cümleler. Hayır, efendim yani 2022'de planlamanın bitmesi, eyleme geçilmesi, uygulamanın tamamlanması, 2022'de bu şekilde uygulamanın tamamlanması neyse bu manada somut, gerçekçi çözüm önerilerinin ortaya konulmasını ifade ediyorum. Ben herhâlde diğer soruların da tekrar edilmesine gerek olmadığını düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.