| Komisyon Adı | : | (10 / 3200, 3361, 3362, 3364, 3365) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Prof. Dr. Ayfer Gedikli'nin ve Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan'ın, kentsel dönüşümün finansmanı hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 27 .01.2021 |
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Gökan Bey'le başladı aslında, sonra da sayın hocamla devam etti, Sulukule. Bir defa, Esenler'deki o rezerv alanı sadece Esenler için değil, çevrede, Sultangazi başta olmak üzere hatta Fatih'e kadar o bölgedeki tüm ilçelerin aşağı yukarı...
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Kaç tane yıkılacak?
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - 8 tane, 8 ilçenin de faydalanacağı, her ilçeye belli şansın tanındığı, belli binalarla ilgili şeylerin ayrıldığı bir yer orası ve yapılıyor. Bence o kentsel dönüşümde iyi bir örnek çünkü biz genel olarak yıkıp yapıyoruz ya, orada şimdi, binalar yapılıyor, insanlar gördükleri...
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Başkanım, özür dilerim ama Bayrampaşa Cezaevi, stadyumlar yani ne hatalar oldu.
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Şimdi Esenler'i konuşuyoruz. Bir şeye daha katılıyorum, gecekondu alanlarının kentsel dönüşüme dâhil edilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum bakın. Çünkü şehirlerin nispeten temel ihtiyaçlarının sağlanacağı yegâne yerler yani gecekondular ve mezarlıklar.
BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Gecekondulardaki binaların herhâlde sağlıklı binaya çevrilmiş hâlinden bahsediyorsunuz diye düşünüyorum.
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Şöyle: Gecekonduların mevcuduyla muhafaza edilmesinden yanayım ama yoğunluğu artırılarak oraların bir rezerv alanına dönüşmesinin olmaması gerektiğini düşünüyorum.
BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Tamam, ama en azından o binaların da yıkılıp tek katlıysa tek katlı yapılması...
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Şimdi, dokunduğunuz yerde aynısını bulamıyorsunuz da onun için söylüyorum.
Şimdi Sulukule'ye geleceğim, Gökan Bey Sulukule'ye geliyorum. Bu kentsel dönüşüm, aslında sadece, işte başlarken proje yapmak, o projelerin onayları, insanlarla oturup detayları konuşmak, onlarla uzlaşmak, sonra onları hayata geçirmek, sonra onların hepsinin mutlu olmasını sağlamak; buraya kadar tamam. Proje bittikten sonra kentsel dönüşüme tabi tutulan alanlar ondan sonraki süreci nasıl geçiriyorlar? Yani bence bu, son süreç, bu kentsel dönüşümün ayrılmaz bir parçası, bunu öyle düşünmek lazım. Dolayısıyla Sulukule'yle ilgili karar vermenin daha erken olduğunu düşünüyorum. Neden? Çünkü Sulukule projesi biter bitmez Suriye problemi yaşandı ve bütün Suriyeliler oraya girdiler. Orada yine Sulukule masaya yatırıldı ve tenkit edildi. Komisyon Başkanımdan rica ediyorum, bizim Komisyon olarak Sulukule projesini gidip yerinde görmemizde fayda var.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Doğru işleri görelim, yanlışları da görelim.
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Eyvallah.
Şimdi, kentsel dönüşümde en büyük problem, yoğunluğun artırılması problemidir. Sulukule'de 640 tane daire vardı, 640 tane daire yaptık. Orada teneke evler vardı, naylondan evler vardı, naylon yani -gidip bizzat kendim gördüm- naylondan evler ve insanlar orada tutunmaya çalışıyorlar, yaşamaya çalışıyorlar. Sulukule'nin yüzde 50'si kiracı, yüzde 50'si mülk sahibi. Mülk sahiplerinin yüzde 50'sine bile ulaşmak mümkün değil çünkü bırakıp gitmişler yani mülk sahiplerini Antalya'da buluyoruz, Mersin'de buluyoruz, İzmir'de buluyoruz.
Neticede, Sulukule'de yaşayanların hepsinin yüzde 98'inin rızasıyla gerçekleşmiş bir proje. Mesela, Sulukule'ye Roman hakları açısından bakıldı ama Sulukule'ye hiç mimari açıdan yaklaşılmadı. Sulukule'de mimari tarz, Osmanlı'dan günümüze kadar gelmiş bütün sokak sülietleri muhafaza edildi ve Osmanlı'dan bu yana oradaki tarihî mimari tarzların hepsi muhafaza edildi. Sulukule'de dışarıdan baktığınızda villa tipi evler oldu ama içine girdiğinizde yüzde 80'i 2+1 evler, yüzde 80'i. Sulukule'de surlara yakın bölgelerde 2 katlı binalar yapıldı, Fatih'te ve hiçbir evde 2 katlı evler bulamazsınız surlara yakın. Daha sonra surlardan uzaklaşınca 2'nci kat, en fazla 4 katlı binalar yapıldı. Yani, şu anda Sulukule'de yapılmış projede 4 katın üzerinde bina bulamıyorsunuz, ortalama kat adedi de 3'ün altında.
Şimdi, böyle bir proje Sulukule ve de şunu yaptık: Mesela "Taşoluk'a gidildi" diyorsunuz, siz bile "Taşoluk'a gönderildi." dediniz. Bizim Sulukule'de öncelikle muhatabımız maalesef mülk sahipleriydi. Yani, biz mülk sahipleriyle oturup uzlaştık, yüzde 98 oranında uzlaştık; yüzde 2'yi de atadan, dededen intikallerde sıkıntı olduğu için imzalaşamadık onlarla, yoksa onlarla da uzlaşıyorduk. Sıkıntı şu: Ben, projeye başlarken yüzde 50 kiracılar olunca "Bu proje kolay olacak." dedim çünkü netice itibarıyla insanlar buradan burayı terk etmiş, gitmişler; asıl mülk sahipleriyle oturduğumuzda bu projeyi çok rahat çözeriz dedik fakat kazın ayağı öyle çıkmadı. Ne oldu biliyor musunuz? Kiracılar bütün kentsel dönüşümde en büyük problem kiracıların karşılaştığı mağduriyettir bakın. Şimdi, kiracılar dediler ki: "Ne yapacağız?" Sulukule'de kiracılarımıza Roman olup olmamasına bakmadan TOKİ'den kurasız, çekilişsiz, peşinatsız kurallara tabii tutulmadan Taşoluk'ta ev sahibi yaptık ve peşinatlarının bir miktarını Fatih Belediyesi olarak biz ödedik; yetmedi, oraya gittiklerinde mesela aidat konusunda sıkıntı yaşandı, onların hepsini, şu anda bile Taşoluk'ta Fatih Belediyesi tarafından aidatları ödenen insanlar var. Taşoluk'tan Fatih'e her gün gelebilmeleri için ücretsiz otobüs seferi koyduk.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Hocam, onlar gece Yenikapı'da, Kumkapı'da çalgıcılık yapıyorlar, Taşoluk'a nasıl gidecekler?
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Öyle değil. Bakın, biz onların hepsinin demografik yapısını çıkardık.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Biz de çalıştık Başkanım.
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Yok, yok.
Bakın, 2005 yılında daha proje açıklanmadan orada oturanların hepsinin tespitini yaptık, normalde bu tespiti gidip, gözle görüp yapmak yerine belediyeden de alırsınız nüfus idaresinden de alırsınız ama Sulukule'de böyle bir şansınız yoktur. Niçin onların tespitini yaptık? Çünkü süreç içerisinde bu projeyi açıkladığımızda insanlar buradaki ranta meyledip, gelip buraya yerleşebilirler onu engellemek için çıkardık ve nitekim çıkardığımız, tahliye ettiğimiz her binayı o akşam yıkmazsak ertesi gün insanlar gelip orada oturuyorlardı ve burada hak iddia ettiklerini söylüyorlardı.
Sulukule'de şunu yaptık: Şimdi, insanlar gelip belediyeyle uzlaştıktan sonra hisselerinin bir miktarını başkalarına verdiler, bu sefer yüzde 10 hisse alan insanlar da "Ben burada mülk sahibiyim." demeye başladılar.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Başkanım, bir gün Sulukule'yi anlatın...
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Anlatırız.
Şeyi söylüyorum, büyük bir haksızlık var ama tartışılır, Roman hakları açısından tartışılır, oradaki sosyoekonomik yönden gerçekten sıkıntıda olan insanlarımız tartışılır ama unutmayın ki bu tür problemler tüm kentsel dönüşümde, şehrin merkezinde bile kentsel dönüşüm yaparsanız aslında hayal ettiğiniz demografik yapıyı, hayal ettiğiniz sosyoekonomik dokuyu bulamayabilirsiniz; bu ayrıca tartışılabilir.
Teşekkür ederim.