BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Değerli milletvekillerim, bildiğiniz üzere, Komisyon Başkanlık Divanı seçimlerinden sonra ilk toplantımızı bugün yapıyoruz. Komisyonumuzun yapacağı çalışmaların hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Biz geçen hafta kendi aramızda bir toplantı yapmıştık, tüm vekillerimizin katılımıyla kahvaltılı bir toplantı, informel bir toplantı. Orada, aslında, Komisyonumuzun çok değerli milletvekillerinin arasında meseleleri kavrayış bakımından, çerçevelemek bakımından çok büyük bir farkın olmadığını görmüştük. İnşallah, ilk başladığımız gibi büyük bir insicamla, uyum içerisinde, fikirlerimiz farklı olsa da birbirimize saygı duyarak, fikirlerini dinleyerek ben Komisyonumuzun çok hayırlı çalışmalara imza atacağını düşünüyorum. Partilerimiz farklı olsa da Komisyonumuz bir ve Türkiye'nin meseleleri karşısında hep beraber ortak duyarlılıkla hareket ediyoruz.

Bugün, Komisyonumuzun çalışma usul ve esaslarını belirlemek gündemiyle toplanmış bulunuyoruz. Ben daha çok sizleri dinleme taraftarıyım, aslında kısmen kahvaltılı toplantıda konuya yaklaşım perspektifimizi göstermiştik.

Bilindiği üzere, hepimizin altında imzası olan Dijital Mecralar Komisyonu, 7252 sayılı Kanun'la 23/07/2020 tarihinde kuruldu ve bu kanunla beraber Komisyonumuzun bazı görevlerinin, sorumluluklarının olduğu yasal olarak tayin edildi. Daha önce de bunları konuşmuştuk; çok kısa bir çerçeve çizip sonra sizlere sözü ileteceğim.

Bildiğiniz gibi Komisyonumuz -kuruluş kanununda- bireylerin kişilik haklarına, özel hayatın gizliliğine ve diğer temel hak ve özgürlüklere aykırı, çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimine zarar verici şekilde internet kullanımının önlenmesi amacıyla alınan tedbirler ve yapılan iş ve işlemler hakkında inceleme yapma, görüşmeler yapma, raporlama, tavsiye, görüş bildirme işlemlerini yürütmek üzere kurulmuştur. Komisyon, hem yasama hem denetim görevlerini haiz bir ihtisas komisyonudur. İnşallah, biz, burada büyük bir uyum içerisinde bu çalışmaları yürüteceğiz.

Kanunumuzda vazedilen Komisyonumuzun görevleri, kısaca özetlemek gerekirse, şunlardır: Kendisine esas veya tali olarak havale edilen işleri görüşmek, Komisyon Başkanlığının talebi üzerine veya ihtisas komisyonlarınca talep edilmesi hâlinde; Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan kanun teklifleri ile Olağanüstü Hâl sırasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini görev alanı yönünden inceleyerek görüş sunmak.

İnternet kullanımının, kanunlara, bireylerin kişilik haklarına, özel hayatın gizliliğine, diğer temel hak ve özgürlüklere aykırı yahut çocukların fiziksel ve psikolojik gelişmelerine zarar verici şekilde gerçekleşmesinin önlenmesi konularında görüş ve önerilerde bulunmak. İnternet kullanımı yoluyla işlenen suçlarla etkin şekilde mücadele edilmesi konusunda görüş ve öneriler sunmak. İnternet kullanımı ve etkileriyle ilgili uluslararası alanda kabul gören gelişmeleri izlemek, bu konular hakkında gerektiğinde yurt dışında incelemelerde bulunmak ve bu gelişmeler konusunda görüş ve öneriler sunmak. İnternetin hukuka uygun kullanımı konusunda kamuoyunu bilgilendirici etkinlikler ve projeler yapmak şeklinde kanunumuzun bize verdiği görevleri çok kısa bir şekilde özetlemek mümkün.

Çok değerli milletvekilleri, hep bir önceki toplantıya referans veriyorum, orada da bunları uzun uzadıya mütalaa etmiştik. Bizim Komisyonumuz yeni kurulan bir Komisyondur. Çalışma usul ve esaslarını, inşallah, demokratik bir biçimde kendi aramızda konuşarak belirleyeceğiz ve bir anlamda aslında yeni kurulan bir Komisyon olarak hem Komisyonun pratiğini hem de içtihatlarını tayin etmiş olacağız.

Ben, pozitif gündemle başlamanın önemli olduğunu düşünüyorum ve inşallah hepimiz bu pozitif gündeme bağlı olarak süreçleri takip ederiz. Bu konuyla ilgili şöyle bir endişemi sizlerle paylaşmak istiyorum: Dijital Mecralar Komisyonunun bir "sosyal medya komisyonu" parantezine alınmasını ve bir anlamda kapsamının daraltılarak biraz daha gündelik konularla ilişkilendirilir hâle gelmesini -takdir edersiniz, kanaatimce sizlerin de kanaati o yöndedir- bu paranteze alınmasını çok doğru bulmuyorum çünkü burada gerçekten hem sosyal medya hem dijitalleşme hem dijital dönüşüm hem dünyanın yaşadığı olaylara baktığımızda aslında dijital mecraların ne kadar önemli olduğunu, ekonomiden ticarete, ticaretten sosyal hayata, gündelik hayatımızdan bilime dair her konuda büyük bir değişim ve dönüşümün yaşandığını... Ve bu değişim ve dönüşüme karşı Türkiye Büyük Millet Meclisinin de gerçekten bu konuda inisiyatif alarak bu Komisyonu kurmasını ve bizlerin bu Komisyonda görev yapmasını ben çok önemli buluyorum.

En son yaptığımız informel toplantıda olmayan üyelerimiz için çok kısa bir hatırlatmada bulunmak isterim. Kahvaltılı bir toplantı yapmıştık ve orada hem birbirimizi daha yakinen tanımak hem ortak dilin kullanılması hem -eskiler "ünsiyet" derdi- bir ünsiyetin sağlanması bağlamında bir toplantı yapmıştık ve orada bundan sonraki yol haritasının birlikte değerlendirilmesi konusunda bir ortak kanaat oluşmuştu ve o toplantıda da ortaya çıktığı üzere, bunların, Komisyonumuzun toplantısında bir karara bağlanmasının, bir ortak akılla belirlenmesinin önemli olduğunu konuşmuştuk.

Ben sizlere çok teşekkür ediyorum zaman ayırıp geldiğiniz için.

Şimdi sözü size bırakacağım.

Basın mensubu arkadaşlara teşekkür ediyorum. Sizlere de zaman ayırıp buraya geldiğiniz için tekrar şükranlarımı sunuyorum.

Şimdi sırayla söz almak isteyen milletvekillerimize söz vereceğiz, sadece ricam şu: Uzun uzun konuşabiliriz fakat hem salonun durumu hem Covid meselesi hem de Genel Kuruldaki çalışmaları göz önünde bulundurarak bu konuda anlayışınıza sığınırım.

Abdullah Bey'in söz talebi var.

Buyurun.