KOMİSYON KONUŞMASI

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Başkanım, bazı konular tekrarmış gibi oluyor ama yapacak da bir şeyimiz yoktur. Ben de saatin ilerlediğini biliyorum fakat burada aynı zamanda stenograf arkadaşlar buradaki konuşulanları tek tek kayıt ediyorlar. Dolayısıyla, bu, geleceğe ışık tutma açısından da çok önemli bir olay. Biraz önce Selçuk Bey, "Bu toplantıya gelmeden önce 2010'daki raporları okuduk." diye ifade etti ki 2010'daki raporları işte buradaki arkadaşların almış olduğu bu notlar sayesinde okuyabiliyorsunuz. Dolayısıyla, yarın "Bu Komisyonda kim ne konuşmuş?" denildiği zaman herkesin burada aynı zamanda bir fikrini de ifade etmesi gerekiyor. Ben de bu manada hem teknik olarak hem de mensubu bulunduğum parti olan Milliyetçi Hareket Partisi adına Sayın Başkanın yapmış olduğu sunumu bir değerlendirmek istiyorum.

İmar affı konusunu çokça tartışılan ve aynı zamanda mayınlı bir alan görüyoruz fakat buraya Türkiye niye geldi? 13'üncü imar affını bitirip 14'üncü imar affına nasıl geldi? İşin bu taraflarına bakmak gerektiğine inanıyorum. Biraz önce Bedri Bey imar affıyla ilgili bir çerçeve çizdi ama ben karşı mı olduğunu, taraftar mı olduğunu anlayamadım. Yani böyle ne şiş yansın ne kebap usulünden...

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Yok, karşıyım, net.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Ben, sizin yapmış olduğunuz konuşmadan ben şunu anladım: Ya, şurası da var, burası da var. Aslında bu konu şekilde, yani, bir de bu konu sosyal bir mesele.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Eksikliklerini söyledim.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Yani, bu imar affından faydalanan vatandaşlarımızın çoğu Anadolu'da orta gelirin altındaki vatandaşlarımız. Yani, Bedri Bey Gümüşhaneli, Gümüşhane'deki Mehmet Bey, alın teriyle hayatını idame ettirmeye çalışan aynı zamanda bir aile babası. Zamanla çocuğunun evlenecek yaşa geldiğini görüyor, çocuğunun ikâmet etmesi için evin üstüne iki direk, üç tuğla bir betonarme tabla döküyor, geçiyor, orada oturuyor. İşte biz buna kaçak yapı diyoruz. Daha sonra da buna göz yumanlar kim? Buna, aslında tüm siyasi partilerin belediyeleri göz yumuyorlar. Bizim işin şeklini şuraya taşımamız gerekiyor: Yani, konut ihtiyacı olan orta gelirli vatandaşı, kaçağa yönelmeden, sosyal devlet ilkesiyle nasıl bir konut sahibi yapabiliriz? Bu çözümü bulmak lazım, bu çözümü paylaşmak lazım. Yani, 14'üncü imar affını yaptık, 15'ini nasıl yapamayız, nasıl yaptırmayız, bunun önüne kesin ve kati olarak nasıl geçebiliriz? Ben işin bu tarafıyla biraz ilgilenmek gerektiğine inanıyorum.

Sayın Başkanım, buradaki sonuç bölümünde ortaya koyduğu tüm maddeleri Sayın Başkanın sunumu sırasında ben de burada, kendimce -solda- bir değerlendirme yaptım. Bize sonuç olarak vermiş olduğunuz bu tavsiyelerin çoğu aslında bizim burada dinlediğimiz tavsiyelerdi. Yeni olarak bir tek, sizin o 470 sabit noktadan acaba depremle ilgili faydalanabilir miyiz... Bunu da hemen kenara yeni bir öneri diye not aldım, bunun üzerine de önümüzdeki süreçte çalışmayı düşünüyorum.

Aslında, sizden bugün bizim beklediğimiz bugün eleştirdiğiniz 6306 sayılı Yasa'nın o eksiklerini bize burada ifade etmenizdi, yani sunumunuzu aslında bunun üzerine kurmanızdı. Çünkü bunu eleştirdiniz, bunu söylediniz. Burada buna yönelik bize bir çalışma sunmuş olsaydınız bence çok daha verimli olurdu.

Son olarak da bakın, bu konu çok tartışılıyor, yani ben bir teknik odanın böylesine siyasi bir meseleye girmesini doğru bulmuyorum. Genel Başkan şöyle bir ifade kullandı; deprem vergisiyle ilgili konuya girdi, çok güzel teknik bir izahat yaptı ama şu cümle odanın tarafsızlığına bence gölge düşürür: "Bugüne kadar bu bütçeden yapılan amacı dışındaki harcamalar sorgulanmalı ve ilgililerden tahsil edilerek amacı için kullanımı sağlanmalıdır." Bunu ben siyasi bir söylem olarak -kendi kanaatim- görüyorum zaten bu Genel Kurulda Cumhuriyet Halk Partisi tarafından, İYİ PARTİ tarafından çokça gündeme gelen, konuşulan, tartışılan, Bakanların karşılıklı cevap verdiği bir konu.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Eski Maliye Bakanı...

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Ben kendim...

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Vatandaşlık talebi...

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Hayır, vatandaşlık talebi değil, teknik bir oda burası. Yani, biraz sonra diğer odaların da tavsiyelerini göreceğiz, hep birlikte göreceğiz.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Bu teknik bir...

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Siz içinden çıkmış, gelmiş olduğunuz Odayı savunmakta, evet haklısınız.

BAŞKAN RECEP UNCUOĞLU - Evet, Sayın Vekilim, karşılıklı şeye çevirmeyelim, zamanı da verimli kullanalım.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Başkanım, buna benim şerh düşmem lazım. O yüzden ben bu ifadeyi kullanacağım; kim darılır, kim küser, kim ne düşünürse düşünsün. Ben buradaki en son cümlenin uygun olmadığını değerlendiriyorum ve tekrardan teşekkür ediyorum.