| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ve 43 Milletvekilinin; Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi (2/3261) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 18 .12.2020 |
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Evet, Başkanım, tabii aynı değerlendirme ve tartışmamızı bu şekilde biz de yaptık. Dediğimiz gibi, şimdi, buradaki kitle imha silahlarıyla ilgili gerek finansmanı gerekse bunların tedarik yayılmasıyla ilgili bu tür önleyici tedbirlerde bazen bu bir kişi olabilir, bir kuruluş olabilir, zaten mahiyetinde belli oluyor. Ciddi manada bu insanlığa karşı en büyük eylem ne, nükleer, kimyasal, biyolojik silahlarla beraber? FATF'ın da beklentisi cezaların bu manada çok caydırıcı olmadığı noktasında.
Şimdi, kişi, kurum ve kuruluşlar, bunların ilişki biçimleri, yoğunluğu, kat sayısı, etkinliği yani öldürücü niteliği, insanlardaki özelliği... Bu silahların maalesef bu manada çok ciddi bir şeyi var. Şimdi, siz, çok daha düşük miktarlı bir kitle imha silahıyla ilgili bir cezalandırma ile çok daha büyük evsafta ve daha büyük teşekküllerin, kuruluşların, şirketlerin, tüzel kişiliklerin işin içinde yer aldığı şeylere aynı ceza miktarlarını veremezsiniz. Burada, bu tür suçların eylemlerinde bir kişi de kullanılabiliyor, çok daha farklı, birbirlerine entegre edilmiş kuruluşlar da yapılabiliyor çünkü çok nitelikli ve çok özel alanlar bunlar yani sıradan her insanın, her kişinin kitle imha silahlarının gerek oluşumunda gerekse bu manadaki finans kaynağı sağlanmasında yer alması mümkün değil. Bunlar, sıradan suçlar değil, çok nitelikli, çok özellikli. Bu, bazen bir kamu kuruluşunda çalışan bir kişi de olabilir, ona vereceğiniz ceza çok farklılık arz edebilir ancak birbirine entegre edilmiş, çok büyük nakliye şirketlerinin işin içinde olduğu bir tüzel kişinin de varlığının olduğu bir durum da olabilir. Bunları tespit ettiğinde komisyon bu kararı verecektir. Dolayısıyla, rakamları böyle belirlediğinizde siz bir kişinin yer aldığı şeye de 1 milyon vereceksiniz, çok gruplu şirketlerin, tüzel kişiliklerin, şahısların da olduğu kişiye de en üst rakam 2 milyon vereceksiniz. Bu aslında çok büyük bir adalet sağlamaz. Dolayısıyla, bunun niteliğini değerlendirme komisyonu, çok daha kompleks olan, çok daha özellik arz eden bu tür şeylere ulaşımda, bu nitelikli hâli sağlayan durumlarda en üst rakam olan 50 milyon liraya kadar verecektir ama çok daha bireysel mahiyet arz eden hususlarda da alt sınırdaki cezayı verecektir. Bana göre, bu tartışmalarımızda da ortaya çıktı.
Sadece bizim Türkiye'mizde değildir, bu mahiyette sarin gazı, Japonya'da Tokyo'daydı zannedersem, onunla ilgili mesela Japon makamlarının sadece onu yapan yasa dışı bir örgüte değil, onu oraya getiren gemi şirketine vesaire -çok kompleks bir olaydı o- onunla ilgili çok ciddi yaptırımlarla beraber cezaları ve yargılamaları olduğunu biliyoruz.
Böyle sıradan bir kitle imha silahına öyle kolay ulaşmak mümkün değil. Bunun özel bir arka plan çalışması mutlaka oluyor. Bizim de bu ceza miktarının bu mahiyette demin Zeynel Bey'in bahsettiği gibi çok daha büyük etki sahası olduğunda daha büyük ceza, çok daha bireysel bir durum olduğunda daha düşük bedelli bir cezayla sonuçlanmasını arzu ediyoruz; amacımız buydu, bunu ifade etmek istedim.