İHSAN ÖZKES (İstanbul) - Sayın Başbakan Yardımcımız, Plan ve Bütçe Komisyonun Sayın Başkanı ve üyeleri, Komisyonda bütçeleri görüşülen kurumların değerli yetkilileri, kıymetli basın mensupları, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Her yıl Diyanet bütçesi görüşülürken Alevilerin haklarının verilmesini, cemevlerine yasal statü verilmesini sürekli dile getiriyoruz. Hâlâ ciddi bir adım atılmamıştır. Verdikleri vergilerden de oluşan Diyanet bütçesine Aleviler "Hakkımız haram olsun." diyor. Hak, hukuk olarak hiçbir din görevlisi Alevi kardeşinin hakkını yemek istemez. Diyanet Başkanı cemevine yasal statüye karşı çıkıyor ancak aşure yemeğine dedeleri davet ederek göz boyuyor. Diyanet bütçesinden Alevilerin hakkı sadece aşure yemeği yemek midir?

Yüce Allah Kur'an'da "Hırsızın elini kesin." diyor. Hazreti Muhammed AS Efendimiz "Hırsızlık yapan Fatıma-i Mahzumiyye değil, kızım Fatıma da olsa elini keserim." diyor. Diyanet Başkanı da "Hırsızlık kötüdür ama maneviyatı çalmak çok daha kötüdür." diyor. Böylece İslam tarihinin en talihsiz fetvasını veriyor.

Topluma moral, huzur ve güven motive eden din görevlilerinde son yıllarda intihar olayları görülmektedir. Nitekim, Balıkesir Gönen'de bir imam camide intihar etmiştir. Din görevlilerine uygulanan rotasyon kan ve gözyaşı getirmiştir. Nitekim, Mersin Mut ilçesinde bir imam yine camide intihar etmiştir. Denizli Çal ilçesinde bir imam da üzerine benzin dökerek intihar teşebbüsünde bulunmuştur. Rotasyon adalet ve hakkaniyet ölçülerinde yapılmadığı sürece sorunların artacağı görülmektedir.

İktidar vekil imamlara umut verdi, hayalleriyle oynadı, sonra da hayal kırıklığı yaşattı. Vekil imamlar ve aileleri perişan oldu. Vekil imamlar zaten imamlık görevini yürütüyorlar, zor koşullarda dinî hizmet boşluğunu dolduruyorlar ama liyakatlerine rağmen haklarını alamıyorlar.

Devlet memurları haftada iki gün izin kullanırken haftada bir gün izin kullanan din görevlilerine kullanamadıkları haftada bir günün ücreti ödenmelidir. Bu konuda kanun teklifi verdim, maalesef görüşülmedi.

Müftüler mesleki başarılarınca değil, iktidar mensuplarının isteklerine göre tayin olmaktadır. İktidarın rızasını kazanmayı Allah'ın rızasının önüne alanların takdir ve taltif edilmesi hıyanet oluyor.

Dışişleri Bakanıyken Davutoğlu'nun Van Belediye Başkan Adayıyla Van Ulucami'de propaganda görüntüleri basında yer almıştır. Başbakan olan Davutoğlu döneminde, 2015 seçimlerinde camilerin siyasi propaganda bürolarına dönüşeceği kaygısı taşıyoruz.

Diyanet ile siyaset artık iç içe geçmiştir. Dünyanın en pahalı haccı ülkemizdedir. Hac ibadeti ve umre ibadeti ticarileşmiştir. Rekabet Kurumu bile "Diyanet kâr amacı güdüyor, iktisadi bir teşebbüstür, haksız rekabet yapıyor." demiştir. Böylece Diyanet, siyaset ve ticaret üçgeni kurulmuştur. 2011 yılı hac hesaplarıyla ilgili fazladan harcanan 14 milyon 500 bin Suudi Arabistan Riyali olduğu, bunun için temin edilen sahte faturalara emniyet güçlerinin el koydukları iddialarının doğru olup olmadığıyla ilgili 26 Mart 2012'de verdiğim soru önergesine otuz iki aydır cevap alamıyorum. Yeni Şafak gazetesi yazarlarından Ahmet Taşgetiren'in vaaz ve irşat ekibinden hacca gittiği iddia olunmaktadır. Sayın Taşgetiren...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

(Oturum Başkanlığına Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç geçti)

BAŞKAN - Sayın Özkes, toparlayın lütfen, bir dakika ilave süre vereceğim.

Buyurun.

İHSAN ÖZKES (İstanbul) - Sayın Taşgetiren din adamlarından oluşan vaaz ve irşat ekibiyle mi hacca gitmiştir? Gittiyse bu nedenle kendisine ücret de ödenmiş midir? Dinin iç siyaset malzemesi yapılmasıyla yetinilmeyip dış siyasete de koltuk çıkmasının sonuçları kötü olmuştur. Nitekim Diyanet, iki yıl önce, Kadir Gecesi mevlit programında "Suriye'de özgürlükleri için mücadele eden kardeşlerimizi muvaffak eyle." diye dua etmiştir. Diyanetin duasından IŞİD mi çıktı?

Yirmi beş yıldır Diyanet Kutlu Doğum Haftası kutluyor. Hz. Muhammed'in mührü mü, değil mi diye tartışılan amblemi kullanmıyor ancak IŞİD terör örgütünün ortaya çıktığı 2013 yılında IŞİD'in kullandığı bu amblemi Diyanetin kullanması manidardır.

Son olarak peygamber mesleği imam rolündeki "Kertenkele" dizisi din görevlilerimizi incitmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayın lütfen, buyurun.

İHSAN ÖZKES (İstanbul) - Sürüngen bir yaratık olan "kertenkele" ismiyle "imam" rolü asla yakışmıyor. Hiçbir kişiye yakışmayan hırsızlık ve yolsuzluğun "imam" rolüyle işlenmesi kesinlikle kabul edilemez.

Teşekkür ederim.