KOMİSYON KONUŞMASI

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; ben de hakikaten herkesin lehine, hekimlerin lehine gibi sunulan bu tasarının kesinlikle hem hastaların hem hekimlerin aleyhine olacağına inanan birisiyim. Bunun bazı istisnaları zaten sağlık müdürlüğü vasıtasıyla yapılabilen işler. Sağlık müdürlüğü buna cevaz veriyor. Burada benim anlayamadığım birkaç şey var. Yukarıda ek madde 10'un (a) fıkrasına gelmeden "bünyesindeki hekimlerle sınırlı olmak üzere" diye bir şey var. Sonra (a) tamam, bunu kapsıyor. "Bu iş sözleşmesine tabi olmamakla birlikte" diye bir de (b) fıkrası koyuyor. Yani ana hükümler mi geçerli (b) fıkrası mı geçerli. (b) fıkrası az önce anlattığınız o güzel rüyayı...Muayenehanesinde oturuyor adam, çok önemli bir adam ama gidecek, ondan hizmet satın almak isteyecek, o da gidecek şey yapacak ama... (b) bunu anlatıyor, doğru mu? (b) bunu anlatıyor. Onu anlatmıyor mu? İş sözleşmesine tabi olmayan nasıl bünyede duruyor?

BAŞKAN - Neyse, sonra cevap verecek Sayın Öğüt.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Nasıl bünyede duruyor, onu anlamadım. Yani, iş sözleşmesi yok ama bünyede var, onu anlamış değilim; o bir.

İkincisi: Az önce hukuki şeyleri genel olarak Mustafa Bey söyledi ama bu, daha önce, sekiz yıl önce devlet içinde getirilmek istenen taşeronlaşmanın dik âlâsı. Yani, daha önce de bu söylendi, devlette de aynı şey söylendi. Söylenen neydi? "Ben bu sene 10 kadın doğumcu, 5 cerrah, 3 diş doktoru, 10 dahiliyeci almak istiyorum." diyecekti ve buna göre şirketler kurulacaktı ve bu şirketler bunu yapacaktı. Direniş sonucunda bu olmadı devlette ama hemşireler, hasta bakıcılar bu şekilde alındı. Bunun bir alt yapısının hazırlandığı kesin. Bunlar daha önce yönetmelikte yapılıyordu, şimdi kanunlaştırılıyor.

Bir de bazı meşhur hocalar bu sözleşmelerle bütün hastanelerin kadrolarında görünecek yani o girişte kapıda tabelalar var ya, adam ayda bir, iki ayda bir gelecek ama o tabelalarda adı görünecek "Vay bu hoca da burada, bu hoca da buranın kadrosunda." diye. Ayda bir keseceği bir faturayla bunu sağlayacak.

Bunun dışında, bunun takibini, bu kadroda gösterilen şeyin... Yani, geldi, hizmeti verdi, yarın bir gün gelmedi. Kalp hastasısınız veyahut da bir başka hastasınız, bunun takibini kim yapacak? Geldiğiniz zaman da "Ya bizim o hocayla sözleşmemiz yok kardeşim, o geçen haftaydı, bu hafta bitti." mi denecek? Yani, bu, Anayasa'nın 130'uncu maddesine... 2547 sayılı Kanun'a bağlı çalışanların İş Kanunu'na göre çalışacakları belirlenmiştir. Vakıf üniversitelerini az önce söyledim, yine o da bu İş Kanunu'yla belirli. Bu kanunla bir de 2008'den itibaren yapılması, geçmişe teşmil edilmesi doğru değildir.

Çok masum gibi görünen bu şey taşeronlaşmanın ve sağlıkta özelleştirmenin önünü açmaktadır. Bu, büyük özel hastanelerin yıllardan beri söylediği, istediği bir olaydır. Hekimlere de, hastalara da hiçbir faydası olmayacaktır.

Teşekkür ederim.