KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Komisyonun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, bürokrasinin değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan yeni görevinizde size başarılar diliyorum.

Ticaret Bakanlığı bütçesi nedeniyle konut satış vaadiyle dolandırılan vatandaşlarımızın sorunlarını Komisyonun ve Sayın Bakanın bilgisine bir kez daha sunmak istiyorum. Bir kez daha diyorum çünkü Sayın Bakanın bilgisine daha önce bu konuyu sunmuştum ama o tarihten bu yana Sayın Bakan, benim kendisine göndermiş olduğum yazıya maalesef olumlu, olumsuz herhangi bir yanıt vermediği için bir kez daha kendisinin bilgisine sunma ihtiyacı duyuyorum.

Bakanlığın faaliyet raporuna baktım, süratle incelemek istedimse de doğrusu bütün sayfaları gözden geçirebilmiş değilim ancak "İçindekiler" bölümüne baktığımda tüketicinin korunmasıyla ilgili bir bölüm olmadığını faaliyet raporunda gördüm, bundan üzüntü duydum tabii ki. Belki başka başlıklar altında var mıdır bilemiyorum ama tüketicinin korunması gibi Ticaret Bakanlığının asli faaliyet konularından biri olan bir konuda faaliyet raporunda herhangi bir bölümün, değerlendirmenin yer almamış olmasını doğrusu üzüntü verici buluyorum. Ülkemizde 90'lı yıllardan bu yana tüketiciyi koruyan iki yasa çıkarılmıştır. Birincisi 1995 yılında çıkmış olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'dur. Daha sonra bu kanundaki yetersizlikler göz önüne alınarak 2004 yılında 6502 sayılı Kanun yürürlüğe girmiştir. Her iki kanun da kampanyalı konut satışları konusunda Ticaret Bakanlığına önemli bir görev vermiştir ancak maalesef o tarihten bu yana Ticaret Bakanlığı bu görevini etkin bir şekilde yerine getirmemiştir. 4077 sayılı Kanun kampanyalı konut satışlarını Bakanlığın iznine bağlı kıldığı hâlde Bakanlığın izni olmaksızın İstanbul'da olsun, Türkiye'nin diğer yerlerinde olsun yüz binlerce insanımızı mağdur eden, konut satış vaadiyle vatandaşlarımızı dolandıran kişiler çıkmıştır. Yine daha sonra yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun, 4077 sayılı Kanun'dan daha ileriye gitmek suretiyle çok daha sıkı önlemler almış olmasına rağmen, hâlen konut satış vaadiyle vatandaşlarımız dolandırılmaya devam edilmektedir. Bunun sayısal örnekleri elimde vardır, bir Meclis araştırması önergesiyle Meclis Başkanlığına sundum, ayrıca bir soru önergesiyle Ticaret Bakanlığına konuyu yönelttim. İstanbul'da, Esenyurt başta olmak üzere, Tuzla, Fikirtepe gibi ilçeler ve Anadolu'nun çeşitli illerinde yüz binlerce vatandaşımız konut satış vaadiyle dolandırılmaktadır. Bunlara karşı Ticaret Bakanlığı, 4077 ve 6502 sayılı Kanunun kendisine vermiş olduğu yükümlülükleri yerine getirmemiştir. Konut mağdurlarının sorunlarını anlatmak üzere temmuz ayından bu yana Sayın Bakandan bir randevu talep etmiş isem de Sayın Bakan bu randevu talebime olumlu veya olumsuz bir cevap vermemiştir, daha doğrusu ben bu cevabını olumsuz olarak anlıyorum. Benim siyaset anlayışımda bir sorun var ise bu sorunu muhataplarına iletmek ve çözüm bulmak öncelik taşır. Örneğin bu çerçevede Çevre ve Şehircilik Bakanlığına mülkiye sorunlarıyla ilgili çok çeşitli kanun tekliflerimi gönderdim. Sayın Bakanla zaman zaman görüşmelerimiz oldu ve mutlulukla, Sayın Bakanın bu konudaki yasa teklifi çalışmalarının Türkiye Büyük Millet Meclisine geldiğini ve hep birlikte bu teklifleri yasalaştırdığımızı biliyorum. Çok emek verdik mülkiyet konularına ama aynı yaklaşımı Sayın Bakandan maalesef görebilmiş değiliz. Sayın Bakan, bu tutumuyla tüketicileri değil dolandırıcıları mutlu etmektedir.

Sayın Bakan, dolandırıcıları mutlu eden bu tutumunuzu siz oturduğunuz koltukla nasıl bağdaştırıyorsunuz? Türkiye Cumhuriyeti'nin Bakanlık koltuğunda oturuyorsunuz ve konut satış vaadiyle dolandırılan vatandaşlar sizinle görüşmek istiyor, kendilerinin bu görüşme talebini kabul etmediğiniz gibi, konuya ilişkin hiçbir önlem de almış değilsiniz, almıyorsunuz. Şimdi, bana "Birtakım cezalar kestik." diyeceksiniz, o cezaların listesi de bende var ama vatandaşlar dolandırılmaya devam edilmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Hamzaçebi, süreniz dolmuştur, toparlarsanız lütfen.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.