KOMİSYON KONUŞMASI

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Çok değerli Sayın Bakanım, değerli Bakan Yardımcılarımız, Plan ve Bütçe Komisyonunun çok değerli üyeleri, milletvekillerimiz, çok değerli bürokratlar; ben de sizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, ben de hem şahsım hem grubum adına vefat eden anneniz için Allah'tan rahmet diliyorum. İnşallah mekânı cennet olsun. Çok zor, acınız çok taze biliyorum, acınızı biz de paylaşıyoruz.

Tabii, bugün sunumunuza baktığımızda, aslında sunumu inanılmaz derecede başarılı buluyorum. Yani şu geçtiğimiz zor günlerde bile gerçekten ciddi anlamda mücadele veren bir Bakanlık olarak görüyorum.

Tabii, biz, AK PARTİ olarak göreve geldiğimiz ilk günden bu yana sürdürülebilir büyümeyi ana politikamız olarak belirledik. Bu sayede reformlarla on sekiz yılı geride bıraktık. Aslında partimizin de adına yakışır bir şekilde kalkınma hamlesiyle vatandaşlarımıza dokunmayı da şiar edindik. Piyasa ekonomisi anlayışıyla rekabeti esas alan, şeffaf, görünebilir politikalarımızla ülkemizi kalkındırmak ve güçlendirmek için çalıştık. Ülkemiz jeopolitik konumu gereği Doğu ile Batıyı, Asya ile Avrupa kıtalarını birbirine bağlayarak küresel ticaret için önemli bir kesişim noktasında yer almakta ve büyük bir dış ticaret hacmine sahip birçok pazara erişim imkânı sunmaktadır. Ticaret Bakanlığımızın, ihracatımıza sağlanan teknik ve mali destekleriyle, ticari diplomasi bağlamındaki temaslarıyla, uluslararası hukuk temelinde ülkemizin ticari hak ve menfaatlerinin geliştirilmesi yönünde attığı adımlarla ihracatımızın önünü açmak için canla başla çalıştığını da görmekteyiz. Ülkemiz ve dünyanın ticaret yönünden yaşamış olduğu çok ciddi iç ve dış şokların gölgesinde aslında ihracat rakamlarına baktığımızda da başarılı bir yıl geçirdiğimizi düşünüyorum, bu anlamda da Sayın Bakanımızı tebrik ediyorum.

Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi süreci tabii ki ülkemizi de etkiledi tüm dünyayı etkilediği gibi. Büyük dünya ekonomilerinin bile küçüldüğü, yavaşladığı bir dönemde belki de biz ülke olarak bu yıl yüzde 0,3'lük bir büyümeyle bu yılı devredeceğiz.

Tabii ki, yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen şimdi pandemi öncesi seviyeleri de aşarak ihracatımız rekor seviyelerde. Yılın ilk 10 ayındaki ihracatımız 135 milyar 658 milyon dolar seviyelerinde gerçekleşti. Türkiye sanayisinin ve dış ticaretin tüm bu olumsuz koşullara rağmen diğer ülke ve gruplara göre daha hızlı toparlanma kaydettiğini de görmekteyiz.

Bu arada, konuşmacılardan Sayın Usta biraz önce dedi ki: "Bizim 500 milyar dolarlık bir ihracat hedefimiz vardı Onuncu Kalkınma Planı'nda, ne oldu?" On Birinci Kalkınma Planı'nda bu 266 milyar dolar oldu. Türk o süreçte ne oldu? O beş yıllık süreçte Türkiye çok ciddi şoklar yaşadı. Yani düşünsenize, Gezi olaylarını yaşadık, yüzde 4-4,5 faiz vardı, Gezi'nin olduğu sırada doğrudan gelen yatırımcılar rekor sayıdaydı. Mesela 138 milyar dolar doğrudan direkt yatırımcı vardı bu ülkede. Onunla birlikte başlayan, işte, ağustos ayında devam eden... Onun üstüne bir de bazı liderler, biliyorsunuz, bu süreçte durmadılar, kapı kapı gezdiler, dediler ki: "Sakın Türkiye'ye gelmeyin, Türkiye ihracat yapılacak ülke değildir." İşte, bunlara rağmen bizim bugün bu seviyelere gelmemizi açıkçası başarılı buluyorum. Yani şöyle bir pandemi döneminde de baktığımızda, bir önceki haziran-ekim dönemine göre yüzde 2,3'lük bir artış gerçekleştirmişiz. Yani maalesef aslında gidiyordu, yeni hedefimiz oldu 266 milyar dolar. Ben inanıyorum -Sayın Bakanımızın, bakan yardımcılarımızın, bürokratlarımızın- bu hedefleri yakalayacağımıza.

Tabii, yılın ilk 10 ayındaki bu ithalat rakamlarına baktığımızda da altın dâhil olarak yüzde 2,2 olarak 175,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Böylelikle ihracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 85,7'dir. Bu, zannedersem daha önce yüzde 60 civarlarında filandı.

Tabii, ihracat konusuna topyekûn bir seferberlik hâlindeyiz yani Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisinden tutun Bakanlığımızın özel sektör, kamuyla birlikte iş birliğini çok başarılı buluyorum. TİM'le olsun, DEİK'le olsun, birçok ekonomik konseylerle, birçok iş insanları dernekleriyle sıkı bir ilişki içerisinde. Bunun için de birçok bakanlığımız ihracatlarımıza yönelik teknik ve mali destekler vermekte. İhracatçılarımız için dış pazarlarda tutunma, pazarlama yetkinliklerinin geliştirilmesi ve markalaşma gibi özel destek mekanizmaları bulunuyor. Ayrıca Bakanlık bütçesi içindeki en büyük kalemi oluşturan ihracata yönelik devlet destekleri için 2021 yılı bütçesinden 4,13 milyar TL ayırmış bulunmaktayız, bu anlamda da Sayın Bakanımıza çok teşekkür ediyoruz.

Tabii, bu destek mekanizmalarına baktığımızda birçok destek mekanizması var, pazara giriş destekleri, ticaret alım heyetlerine yönelik destekler, Küresel Tedarik Zinciri Programı, TURQUALITY, UR-GE, yurt dışında kurulacak Türk ticaret merkezlerine yönelik destekler ve önemli bulduğum, tasarıma ve tasarım ofislerinin kurulmasına, firmalarımızın tasarım ve ürün geliştirmeye yönelik projelerindeki destekler, hizmet sektörü firmalarımıza sağlanan destekler, yine serbest bölgelerde yeni nesil teknolojilere sağlanan önemli teşvikler bulunmakta. Bu desteklerin çoğu sadece mal ihracatı anlamında değil, hizmet ihracatı için de sunulmaktadır. Mesela, bunlar, sağlık turizmi için hasta yol desteği, bilgisayar oyunu geliştiren firmalarımız için komisyon desteği. Özellikle bu konuda, bilgisayar oyunlarında gençlerimiz çok başarılı. Bakanlığımızın, biliyorum, Singapur'la ilgili, gençlerimizi buluşturmaya, oradaki melek yatırımcılarla buluşturmaya yönelik de çok büyük bir projesi var; Sayın Bakanımız destek oluyor, o anlamda da çok teşekkür ediyorum kendisine.

Yine, dizi-film sektörü için pazara giriş desteği gibi çok önemli bulduğum desteklerimiz bulunmakta.

Müteahhitlik sektöründe de küresel başarı var. Bugüne kadar 127 farklı ülkede toplamda 10.338 proje müteahhitlerimiz tarafından üstlenilmiş durumda. Bu projelerin de toplam tutarı 411,8 milyar dolara ulaşmış durumda.

AK PARTİ olarak en büyük hedeflerimizden biri de yatırımları artırmak olmuştur. Bundan önce de olduğu gibi yerli ve uluslararası yatırımcılar için her anlamda uygun şartları sağlamak için ülke ve Bakanlık olarak canla başla çalışıyoruz. Biliyorsunuz, yatırımcıların önünü açmak için gerçekleştirdiğimiz reformlarla birlikte ülkemizi iş yapma kolaylığında 27 basamak birden yükselterek 33'üncü sıraya çıkartmış bulunmaktayız.

Yine -nereden nereye geldiğimizin bir göstergesi olsun diye- göreve geldiğimizde iş yeri açma süresi otuz sekiz gün iken bugün, bir iş yeri açma süresini yedi iş gününün altına kadar düşürmüş bulunmaktayız. Yani, yatırımcılarımızın ve girişimcilerimizin önünü açmak için ne gerekiyorsa yapıyoruz.

Yurt dışı yatırımlar alanında da, Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin 121 ülkedeki yatırımlarında sermaye pozisyonu 41,9 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; salgının ortaya çıktığı değişim sürecinde dünyayla birlikte Türkiye de yeni bir döneme giriyor. Salgının ticaretin gelişmesine engel olmaması adına -Sayın Bakanımız da söyledi- sanal fuar organizasyonları ve sanal ticaret organizasyonları Bakanlığımız tarafından desteklenmeye başlandı. Ayrıca, e-ticaret konusunda da bu sunumda rakamları gördük. Onların da aslında... Yeni dünya e-ticarete gidiyor, bu yönde de gelişmeler sağlıyoruz.

Ayrıca, ihracata yönelik önemli üretim ve yatırım merkezlerimizden biri de serbest bölgelerimiz. Hâlihazırda altyapı imkânları, yatırım ve faaliyet teşvikleriyle ülkemiz genelinde 18 serbest bölgemizin 2020 yılı Ekim sonu itibarıyla toplam ticaret hacmi 16,9 milyar dolara, istihdamı ise 79.520 kişiye ulaşmış durumda. Buralarda faaliyet gösteren firmaların toplam satışları içindeki ihracat payı da yüzde 65 seviyesinde.

Ticaret Bakanlığımız, ulusal ticari hak ve menfaatler gözetilerek ticaret diplomasisi araçlarını, uluslararası ekonomik iş birliğinin derinleştirilmesi amacıyla etkin ve verimli olarak kullanmakta, sorunların çözümlenmesine ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik olarak ikili platformlarda da, başta Dünya Ticaret Örgütü olmak üzere çoklu platformlarda da gerekli girişimlerde bulunmakta. Mesela, mevcut durumda ülkemiz, bugün 21 ülkeyle serbest ticaret anlaşması imzalamış durumda. Bu anlamda da Sayın Bakanımızı tebrik ediyorum, inşallah, sayıların artacağına da inanıyorum.

Tabii, bu pandemi sebebiyle biliyorsunuz -biraz önceki konuşmacılar da dile getirdi- en çok esnaf ve sanatkârlarımız etkilendi. Özellikle pandemi sebebiyle bazıları iş yerlerini kapatmak durumunda kaldı. Şimdi, Covid-19 salgını nedeniyle esnaf ve sanatkârlarımızın ticari faaliyetlerini ve nakit akışlarını artırmak için Ekonomik İstikrar Paketi çerçevesinde 749.256 esnafımıza otuz altı aya kadar vadeli, yüzde 4,5 faiz oranlı, altı aya kadar ödemesiz kredi kullandırıldı ve toplamda 18 milyar 562 milyon TL tutarında bir kredi oldu. Tabii ki, bu süreçte esnaflarımızın ödemeleri gereken stopaj, vergi vesaire, onlar da ötelendi. Ayrıca, mesela, 25 bin TL kredi kartı limitiyle üç aya kadar ödemesiz on iki ay vadeli olan kredi kartından 557.330 esnafımız yararlandı. Yine, Halk Bankasında esnafımızın toplam 5,8 milyar TL'lik ödemelerini öteledik, 30 bin esnaf ve sanatkârımıza ait 650 milyon TL tutarındaki borcu da yapılandırdık.

Tabii ki, pandeminin ikinci etkisi geliyor, biliyoruz. Ben, inanıyorum ki yeni uygulayacağımız paketlerle birlikte esnafımızı bu süreçte de desteklemeye devam edeceğiz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bütçe yok. (AK PARTİ sıralarından "Var, var" sesleri)

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ihracatçılara özel kredi...

Şimdi, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi çok "flexible" olduğu için siz hiç merak etmeyin Sayın Paylan...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar, karşılıklı konuşmayalım, hatip sunumunu gerçekleştirsin.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Para yok.

SALİH CORA (Trabzon) - 560 milyar...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yok.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Para da vardır; bizim bütün vatandaşlarımıza ulaşacak.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Ök, siz devam edin lütfen.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Biliyorsunuz, Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi kapsamında 501 milyar liraya yakın vatandaşımızın imkânına sunduk, sunmaya da devam edeceğiz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Nasıl edeceksiniz?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, lütfen karşılıklı...

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Böyle zor günlerde sunmayıp ne zaman sunacağız? Biz, bu anlayıştayız. Sizin içiniz rahat olsun, hiçbir şey olmaz. Diğer ülkelerin pandemide neler yaptığını gördük.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Esnafa sor, esnafa!

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Bak, hep söylüyorum, söyleyeceğim. Yani pandeminin tedavisi için bile sizin o örnek verdiğiniz ülkeler vatandaşından para aldı. Biz, ücretsiz, hiç para almadan vatandaşımızı tedavi ettik, sokaklarda bırakmadık, kendi yerli solunum cihazımızı ulaştırdık, hastaneler açtık. Yani bunda birçok Avrupa ülkesi sınıfta kaldı, korsancılık yaptı ülke. Amerika'da evsizleri görmediniz mi? Gidiyorsunuz Sayın Paylan, Amerika'da inanın, inanılmaz... Et, süt, pandeminin olduğu dönemlerde -benim eşimin kardeşi yaşıyor- on beş günde bir sırayla verdiler yani. Biz, ülke olarak...

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Karneyle verildi, karneyle!

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Aynen, karne usulü. Bizim ülkemizde çok şükür, öyle bir şey yaşanmadı, inşallah, Allah da yaşatmaz.

Tabii, ihracatçılarımıza yönelik Eximbank kredileri de ciddi anlamda kullandırıyoruz. Eximbank, ilk defa, katılım finans sistemi prensipleriyle çalışmak isteyen ihracatçılara yönelik on yıla kadar vadeli katılım finans yatırım kredisini hizmete sunmuştur.

(Uğultular)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar, sükûneti sağlayalım. Sayın Ök konuşmasını devam ettirsin.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sigortalı alacağın teminatına dayalı kredi ve ihracatçıların Türk Eximbank sigorta poliçesiyle de garanti altına alındı.

Sayın Başkan, değerli üyeler; hayatın her anlamında, her kademesinde, yönetim mekanizmalarında kadının bulunması çok önemli ve bunun için de Sayın Bakanımız da kadın olması hassasiyetiyle çok güzel işler yapıyor. Öncelikle, Kadın ve Genç Girişimcilik Daire Başkanlığı kuruldu biliyorsunuz Sayın Bakanımızla birlikte. Ben, bu anlamda, Sayın Bakanımıza teşekkür ediyorum. Bakanımız söyledi, Bakanlığımızın ihracatı tabana yayma politikaları kapsamında Ulusal Kadın İhracatçı Network Platformu oluşturuldu, Export Akademi oluşturuldu, Melek Yatırımcı Platformu oluşturuldu. Bu oluşumlar yoluyla kadın ve genç ihracatçı sayısının artırılmasının, sürdürülebilir ihracat artışına katkı sağlayan önemli çalışmalar olduğunu söylüyorum. Hatta bu platformlardaki çalışmalar pandemi döneminde aksamadan on-line olarak da devam etti. Aslında Bakanlığın çok da "fleksible" olduğunu gösteriyor. Yani hemen "Bu pandemi sürecinde de ne yapabiliriz?" diye on-line platformların kullanılması çok önemli.

Dünya Ticaret Örgütü tarafından oluşturulan Uluslararası Ticaret Merkezinin "SheTrades Outlook" platformu tarafından mükemmel olarak kabul edilen Export Akademi Programı aracılığıyla -Sayın Bakanım, çok teşekkür ediyoruz- günümüze kadar 3 binin üzerinde ve Kadın Girişimci Network programları aracılığıyla da 1.200'ün üzerinde girişimci ve girişimci adayına eğitim ve "network" desteği Bakanlık tarafından sağlanmıştır, tekrar çok teşekkür ediyorum.

Tabii, Ticaret Bakanlığınca, ortakların çoğunluğunu kadınların oluşturduğu, kadın emeğini değerlendirme amacı güden kooperatifler ve üst kuruluşların başvurabileceği KOOP-DES Projesi hayata geçirildi. Proje kapsamında, kuruluş, işleyiş ve denetimleri Bakanlıkça gerçekleştirilen kadın kooperatiflerinin tarımdan hizmete, imalattan sanayi sektörüne kadar pek çok alanda artan bir şekilde faaliyet göstermelerini ve iç, dış piyasalarda yer almalarını desteklemektedir. Buna göre, proje tutarlarının kalkınmada öncelikli yörelerde yüzde 75'i, diğer bölgelerde yüzde 50'si, kalkınmada öncelikli yöre şartı aranmaksızın ortaklarının en az yüzde 90'ını kadınların oluşturduğu kooperatiflerde de yüzde 75'i Ticaret Bakanlığınca hibe olarak karşılanmaktadır.

2020 yılında hayata geçirilen Kooperatifçilik Tanıtım ve Geliştirme Projesi kapsamında, kooperatifçilik otobüsüyle de 11 il ve 51 ilçeye ziyaretler gerçekleştirilmiştir. Başta kadın kooperatifçiliği olmak üzere, kooperatif girişimciliği, ihracat ve e-ticaret konularında eğitimler verilmiş ve bu çalışmalar çerçevesinde, Türkiye genelinde 10 bini aşkın vatandaşımıza ulaşılmaya çalışılmıştır.

Tabii, gümrüklerimize geldiğimizde; gümrüklerle ilgili olarak Sayın Bakanım, kolay, temassız ticaretle ilgili gümrüklerimizin fiziki şartları geliştirilmiş, aynı zamanda, birçok elektronik belgeye geçilmiş durumda. Bu anlamda da Sayın Bakanımıza çok teşekkür ediyoruz.

Aslında, böyle bir baktığımızda, ihracatta ülkemizde nereden nereye geldiklerine de değinmek istiyorum ama çok da fazla süremi aşmak istemiyorum.

Ben, bu duygu ve düşüncelerle, Sayın Bakanımıza gerçekten bu zor süreçte yani bütün dünyada olağanüstü yaşadığımız bu zor süreçte, Sayın Bakanımız nezdinde Bakanlığımızın o olağanüstü gayretlerinden dolayı kendisine çok teşekkür ediyorum.

Ben inanıyorum On Birinci Kalkınma Planı'ndaki ihracat rakamlarımıza, hedeflerimize ulaşacağımıza çünkü Türkiye'nin bu süreci çok iyi değerlendirdiğini düşünüyorum. Aslında bizim bütçemizin bu yılki genel vizyonu, değişen bu pandemi ekonomisinde Türkiye'nin güçlenerek daha sağlam bir şekilde ayakta durabilmesiydi. Ben açıkçası, bu krizi fırsata çevireceğimizi düşünüyorum. Denizli özelinde bile düşündüğümüzde aslında bu virüsle birlikte, Çin'le olan rekabetimizde ciddi avantaj sağladık. Özellikle, tekstil ve örmede bizim şu anda 2022'nin yarısına kadar tezgâhlarımız dolu vaziyette, memnuniyet verici. Denizli tamamen yurt dışına çalışıyor. İnşallah, reel sektörle beraber, kamuyla birlikte bu süreci hep birlikte atlatacağımıza inanıyor, Bakanlık bütçemizin hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.