KOMİSYON KONUŞMASI

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, Değerli Bakanım, çok değerli milletvekilleri, çok Değerli Bakan Yardımcılarımız, bürokratlar; ben de sizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Aslında, pandemiden dolayı ben bugün böyle az konuşma, konuşmama kararı almıştım ama yani Sayın Bekaroğlu'nun konuşmalarını duydukça insan yani çileden çıkıyor. Ben de birkaç kelime söylemek istiyorum.

Öncelikle, maalesef 2020 yılında birçok felaket yaşadık. İşte, Malatya'da, Elâzığ'da, sonra sel felaketi, sonra derken İzmir'de yine Denizli'de Bozkurt, Çardak depremi de oldu. Sayın Bakanımızın da kendileri bizzat depremden sonra bizimle bölgeye geldi. Herhangi bir siyasi parti gözetmeden oradaki 2 belediyenin depremdeki yaralarının acil sarılması anlamında -2 tane; bir AK PARTİ'li ilçemiz vardı, bir CHP'li ilçemiz depremden etkilenmişti- her ikisine de eşit ölçüde imkânları, kaynakları hemen aktardı, ciddi de bir para yardımında bulundu. Ben Sayın Bakanımıza bu emeklerinden dolayı bir kez daha çok teşekkür ediyorum.

Şimdi, deprem deprem... Evet, Sayın Bekaroğlu dedi ki: "Ne yaptınız bu depremdeki paraları yani bu süreçte ne yaptınız?" Şimdi, biz 17 Ağustos depremiyle, biliyorsunuz, çok büyük bir acı yaşadık ve depremi çok acı bir şekilde tecrübe ettik. O deprem olduğunda o anda devlet yoktu, devletin haberi yoktu ama bugün görüyoruz, İzmir'deki depremde görüyoruz, devletimiz tüm imkânlarıyla anında, hemen depremden kısa bir süre içerisinde orada olabiliyor.

Tabii, ben bu süreçte, bu felaketlerde, depremde, sel felaketinde yitirdiğimiz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum. İnşallah biz bunları bir daha tecrübe etmeyiz.

Tabii, biz bununla, 17 Ağustosla birlikte ne yaptık? Mesela, hemen 2007 yılındaki bu Deprem Yönetmeliği'ni uluslararası standartlara uygun hâle getirdik. Yine 2000 yılında Yapı Denetim Kanunu yürürlüğe girmişti, bunu daha ileri aşamalara aldık. Bizim AFAD gibi çok önemli bir kuruluşumuz oldu. TOKİ ve belediyelerimiz tarafından hep birlikte konut yapmaya başladık. Bakın, on sekiz yılda 970 bin konut üretilmiş durumda. Yıl sonuna kadar 1 milyon konuta ulaşmayı hedefliyoruz. Aslında, 2023 yılı hedefimiz de 1,5 milyon konuttu, zannedersem bu sayıyı biraz daha artıracağız. Böylece, bugüne kadar yaklaşık 5 milyon vatandaşımızın yeni konutlarda ikamet etmesini sağladık.

Tabii, biz bunları yaparken şimdi burada böyle deniyor ya "Dönüşmediniz de..." Madalyonun bir de diğer yüzü var yani kentsel dönüşümü 2012 yılında hayata aldığımızda, kusura bakmasınlar ama muhalefet de hemen bize şunu attı: "Kentsel dönüşüm-rantsal dönüşüm" Böyle bir şey olabilir mi? (CHP sıralarından gürültüler)

CAVİT ARI (Antalya) - Evet, öyle.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Doğru, öyle.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Bakın, ben size Denizli'de yaşadığımızı anlatmak istiyorum. Hep söylüyorum, belediyede bir kentsel dönüşüm uyguladık. Biz gittik vatandaşlarla tek tek anlaştık, Denizli CHP İl Başkanı arkamızdan gidip vatandaşlara şunu söylüyordu: "Dava açın, itiraz edin, avukat parası bizden." Önce bir bu zihniyet değiştirilecek, öyle olmuyor bu işler, önce zihniyet; gerçekçi olacaksınız. Öyle bir şey değil, değiştirmeye çalışıyoruz. (CHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hatibe müdahale etmeyelim lütfen.

Devam edin.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - İnanın, orada, bizim dönüştürdüğümüz yerlerde insanlar yürüyemiyorlardı, duvarları yıkılacaktı ama çok şükür, zoru başardık ve Akvadi bölgesinde çok da güzel bir... İlk kentsel dönüşümümüzdür o bizim, öyle kolay olmadı.

Bakın, bunu bugün yine İzmir depreminde de gördük. Kusura bakmayın ama CHP'li yöneticiler dedi ki: "AFAD çadırına evlilik cüzdansız girilmiyormuş." Ya, böyle bir şey olabilir, bu siyasi bir malzeme yapılabilir mi? Allah aşkına ya, böyle bir şey olabilir mi?

"Çürük binaları biz tespit ettik, Bakanlık yapmıyor." Öyle bir şey yok. Bir kere, önce bu zihniyeti değiştirmek lazım.

E, sonra da diyor ki: "Sayın Cumhurbaşkanı nasıl bir insan?" Sayın Cumhurbaşkanımız adam gibi bir insandır, 83 milyon vatandaşının menfaatini düşünen, ona hizmet aşkıyla yanan bir insandır. Bir kere, bu konuda da kendisine söz söyletemeyiz.

Ayrıca, şunu söylemek istiyorum: "Deprem paraları nereye gitti?" On yedi yılda, ülkemiz maalesef 6 büyük deprem yaşadı. Bu on yedi yılda bu deprem vergilerinden toplam 147,2 milyar lira toplandı. Bakın, burası önemli: Deprem bölgelerine bugüne kadar 1,21 trilyon TL para harcandı yani toplanan paranın 8,3 katı tutarında. Nereye mi gitti? Söylüyorum: Toplanmaya başlamasıyla beraber Marmara depremine 202 milyar, Düzce depremine 3,75 milyar, Bingöl depremine 4,21 milyar, Elâzığ depremine 3,92 milyar, Kütahya depremine 5,07 milyar, Van depremine 13,8 milyar, en son Elâzığ depremine 14 milyon lira, en son İzmir için ne kadar onu bilemiyorum, orası değişecek.

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Beş yıl önce harcandı o paralar.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sonra hemen depremle ilgili yapılan eğitim ve yatırımlar için 202 milyar, sağlık yatırımları için 105 milyar, kentsel dönüşüm için 115 milyar, ulaşım için 488 milyar, acil yatırımlar ve yardımlar için 11,5 milyar. Dolayısıyla, deprem için toplanan paralar yerine gittiği gibi, biz merkezî bütçeden de çok ciddi harcamalar yapıyoruz.

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Onlar deprem parası değildi, deprem olmasın diye önceden toplanmıştı.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Şunu söyleyeceğim: Sayın Bakanımız geçen gün bir açıklama gerçekleştirdi. Kendisinin de belirttiği gibi, şu anda ülke genelinde öncelikle dönüştürülmesi gereken 6,7 milyon konut var. Bunun 1,5 milyonunun acilen dönüşmesi gerektiğini, 300 bininin İstanbul'da olduğunu da belirtti ve bunun için de hızlı bir şekilde adım atacağımızı söyledi.

Tabii, bu dönüşümler tek başına olmuyor, vatandaş ve devlet el ele olacak. Biz bu dönüşümleri yaparken, bir bir gidip anlaşırken vatandaşların arazisiyle ilgili, öbür taraftan, biraz önce söylediğim gibi, Denizli özelinde... Türkiye genelinde de öyle, kentsel dönüşüm oldu, vatandaşlar korktu. Hâlbuki kira yardımı yapılıyor yani on sekiz aya kadar kira yardımı yapılıyor, çok güzel bir kanundu ama öyle olmuyor maalesef vatandaşlarımızın kafası karıştırılıyor. O yüzden öyle, hani, "Siz, yaptınız, bunun vebali sizsiniz." diyorlar ama bu binalar bizden önce yapılmış. Ya, devletin tüm imkânlarıyla bizim bu 6,7 milyon konutun hepsini değiştirmeye, Türkiye'nin bütçesi yetmez. Hep birlikte olacak, zamanla olacak. Sizlerin de gayret etmesi gerekiyor, bizlerin de gayret etmesi gerekiyor.

Ben, beni dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum. Allah'ım tekrar yine böyle afetler yaşatmasın. 2021 yılı bütçemizin de Sayın Bakanımıza hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.