KOMİSYON KONUŞMASI

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye Sayın Ök.

Buyurun lütfen.

SAĞLIK BAKANI FAHRETTİN KOCA - Ben kısa bir şey söyleyeceğim, sonra cevabı daha geniş vereceğim ama...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kayıtlara girmiyor Başkanım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye Sayın Bakanım.

Buyurun tekrar, kayıtlara geçmesi bakımından.

SAĞLIK BAKANI FAHRETTİN KOCA - Yapılan ihaleler için "Adrese teslim." diye 2 defa tekrarlandı. 2 tane hastanenin yani şehir hastanesinin ihalesi yapıldı; bu ihaleyi kazananlar daha önce şehir hastanesi yapan firmalar değil. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

Sayın Nilgün Ök, buyurun lütfen.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, çok değerli bürokratlar, çok değerli milletvekillerimiz; ben de hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi sürecinde canla başla çalışan, gecesini gündüzüne katan tüm sağlık çalışanlarımıza Sayın Bakanımızın nezdinde teşekkür ediyorum; iyi ki varlar.

Tabii, AK PARTİ olarak 2002'de göreve geldiğimizde ülkemizi üzerinde yükselteceğimiz 4 ana unsuru belirledik; bunları eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olarak düzenledik. Bugün baktığımız zaman, bütün vatandaşlarımızın sağlığa ulaşmasında engelleri kaldırdığımızı ve güçlü bir sağlık sistemi için Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı başlattığımızı övünerek söylemek istiyorum. Bu projeyle gelişmiş ülkelerin otuz yılda ulaştığı hedeflere biz ülke olarak on yılda ulaşmış bulunmaktayız. Dünyanın ekonomik bakımdan en zengin ülkelerini bile sarsan salgın karşısında Türkiye olarak çok başarılı bir sınav verdiğimizi düşünüyorum. Salgının en kritik evresini vakitlice aldığımız tedbirler ve sağlık altyapımızın gücü sayesinde daha rahat atlattık.

Sosyal güvenlik sistemimizin kapsayıcılığı ve kuşatıcılığı sayesinde vatandaşlarımızı, kimi yerlerde olduğu gibi, milyon dolarlık faturalarla karşı karşıya bırakmadık. Testten teşhise, tedaviden ilaca kadar hastalıkla mücadele için gereken her şeyi vatandaşlarımıza ücretsiz olarak sunduk.

İnsanların dünyada ilgisizlikten öldüğü, sağlık çalışanlarının maske dahi bulamadığı, yaşlı bakımevlerinden hepimizin yüreğini dağlayan görüntülerin yansıdığı durumlarla karşı karşıya kaldık. Ülkeler öyle oldu ki maske korsanlığı yaptı.

Türkiye, sahip olduğu güçlü sağlık altyapısı ve Genel Sağlık Sigortası sistemiyle de salgın sürecinde tüm dünyada dikkatleri üzerine çeken bir ülke konumuna geldi. Aslında, bu noktada -bir hatip söyledi- "Salgın yönetiminde başarısız oldunuz." denilmesinin çok büyük bir haksızlık olduğunu düşünüyorum. Dünya Sağlık Örgütü de bizimle aynı doğrultuda düşünüyor, çok gurur verici bir durum. Dünya Sağlık Örgütü Türkiye'nin Covid-19'la mücadelesi konusunda Avrupa bölgesinde ilk olma özelliği taşıyan bir rapor yayınladı. Raporda kararlılıkla uygulanan tedbirler ve çok sektörlü yaklaşım sonucu ulaşılan başarı ele alınıyor. Rapora göre Türkiye uygulamalarıyla birçok ülkeye örnek olmuş durumda. Dünya Sağlık Örgütü Türkiye temsilcisi Doktor Irshad Ali "Türkiye'nin Covid-19 salgınında aldığı tedbirler ve izlenen politika çok etkileyici ve Türkiye dünyaya örnek oluyor. Türkiye'nin kuruluşlarından alınan tedbirleri bir yayın hâline getirerek Dünya Sağlık Örgütü içinde yayınlanması kararı aldık." diyor, kendi ifadesi. Yani dünya takdir ediyor ama nedense bir türlü takdir edemiyoruz.

Sayın Bakanım, ben bu anlamda da sizleri tebrik ediyorum. Çok teşekkür ediyorum, sağlık çalışanlarımıza da çok teşekkür ediyoruz.

Tabii, dev şehir hastanelerini bir bir hizmete aldık. Çoğu zaman eleştiriyorsunuz, bugün de öyle. Herkesin konuştuğu şehir hastaneleri... Geçen yılki sunumunda Sayın Bakanımız çok samimiyetle ifade etti, "150 bin yatağa ihtiyacımız vardı ve biz bu 150 bin yatağı devreye alabilmek için KÖİ yani kamu-özel iş birliğini devreye soktuk ve bunu da başarılı bir şekilde yerine getirdik." dedi. Sonra, yine bir örneği vardı görüntülemeyle ilgili -tam olarak hatırlamıyorum ama- şu anki aldığımız görüntüleme hizmeti ile şehir hastanelerinden aldığımız görüntüleme hizmeti arasında yüzde 40 yüzde 50 arasında bir indirimle aldığımız gibi örnekler verdi. Yani bunları da görmezden gelmemek gerekiyor. Bugün, şimdi, şehir hastanelerimizde, tüm dijital ve teknolojik donanımlara sahip olan bir üniversitesi hastanesi gibi araştırma, geliştirme faaliyeti yürütülebilecek en fazla ikişerli odaların olduğu bir hizmetten bahsediyoruz. Bunu eleştirmenin açıkçası çok da doğru olduğunu düşünmüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde -bu pandemi sürecinde de gördük- her gün bir yeni hastane açılışını gerçekleştirdik. Şunu da ifade etmek istiyorum: Temel atma töreni değil, açılış gerçekleştiriyoruz. Yine, geçtiğimiz cuma Tekirdağ Şehir Hastanesini açtık, Konya Şehir Hastanesi, Kıbrıs'taki kardeşlerimizle bir dayanışma örneği olan Lefkoşa'da açılan Acil Durum Hastanesi gibi.

Bu arada Sayın Bakanımıza da teşekkür etmek istiyorum. Yine, Denizli'de bir şehir hastanesinin projesi tamamlanmak üzere, bu yıl içerisinde inşallah, kısa bir sürede devreye alınacak.

Tabii ki şimdi, biz ne yaptık peki, göreve geldik, ne yaptık? Bir kere bütün hastaneleri tek çatı altında birleştirdik. 82 milyon vatandaşımızı bu hastanelerden yararlanabilecek hâle getirdik. Bakın, bugün Türkiye'de sosyal güvenlik sisteminin o kapsayıcılığıyla yüzde 99,8'i, vatandaşlarımızın hepsi bu sosyal güvenlik sisteminden yararlanabiliyor. Tabii, burada eleştirenler oldu, geçmişle ilgili. Geçmişi merak edenler bence -hani, biz izlerdik gençliğimizde- Savaş Ay'ın belgesellerine baksınlar, o SGK'nin nasıl batırıldığına baksınlar. Bir de böyle bir Türkiye gerçeğimiz var.

Şimdi, OECD verilerine göre, OECD sağlık verileri ve Avrupa Komisyonu raporlarına göre memnuniyet değerleri ile harcama verilerinin karşılaştırıldığı ülkeler içerisinde Türkiye yaptığı sağlık harcamalarına göre sağlık hizmetlerinden en üst seviyede memnuniyet duyulan ülkeler arasında. Sabahleyin Sayın Bakanımız sunumunda da söyledi, dedi ki: "Genel sağlık sigortasının geniş kapsamına rağmen sağlık hizmetlerinin son derece ekonomik olarak sunulduğu tek OECD ülkesi Türkiye." Şimdi, tabii, hastane ve yatak sayılarını Sayın Kırkpınar söyledi, diğer arkadaşlarımız da söyledi. Şimdi şunu ifade etmek istiyorum: Neredeyse bütün hastanelerimizde yoğun bakım üniteleri var, son model MR cihazlarımız var, yeni tıbbi cihazlarımız var. Yani tıbbi cihaz fakiri olan bir ülkeden çıkmış bulunmaktayız.

Tabii, şundan da bahsetmek istiyorum: Bugün, Türkiye'de diş tedavisini de vatandaşlarımıza ücretsiz olarak vermekteyiz, bunu da sosyal güvenlik sistemi kapsamında ücretsiz olarak yapıyoruz. Belki de bilemiyorum nasıl ama dünyada ücretsiz şekilde vatandaşlarına bu imkânı sağlayan yegâne ülkelerden biri olduğumuzu düşünüyorum.

Şimdi, şundan da bahsetmek istiyorum: Tabii ki AK PARTİ iktidarlarımız zamanında uçak ve helikopter ambulansları da milletimizin hizmetine sunduk. Hava ambulansında gece hizmetiyle dünyada gece uçuşu yapabilen 14'üncü ülke, Avrupa'da 11'inci ülkeyiz. Bakanlığımız bünyesinde 17 helikopter ambulans, 3 uçak ambulans... 2008 yılından 2020 yılı Eylül ayı sonuna kadar hava ambulanslarıyla 48.651 vakanın müdahalesini ve naklini gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Bunu biz pandemi sürecinde de gördük. Yurt dışında birçok vatandaşımız pandemi sürecinde çok mağdur ve çaresiz kaldıkları durumlarda ülke olarak gittik, onları yurt dışından ülkemize getirerek ülkemizde tedavisini sağladık.

Ben Sayın Bakanımıza bugüne kadarki yapmış oldukları hizmetlerinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Bakanlık bütçemizin de hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum.