CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, Bakın Yardımcılarımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın değerli temsilcileri, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.

Hazine ve Maliye Bakanlığının 2021 yılı merkezî bütçesi ile 2019 yılı kesin hesap raporunu görüşüyoruz. Görüşmelerimizin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Türkiye bugün her alanda güvenle ve kararlılıkla yoluna devam eden, gücünü sergileyebilen, sözünü dinletebilen bir ülkedir. Bunu son günlerde meydana gelen gelişmelerden daha iyi görüyor ve anlıyoruz. Son on sekiz yıl süresince gerçekleştirilen büyük dönüşümle demokrasi ve kalkınma ekseninde çok önemli gelişmeler hayata geçirildi. Milletimizin hasretle beklediği temel hizmet alanlarında; eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, sanayiden sosyal desteklere tüm başlıklarda eşi benzeri görülmemiş yatırımlar yapıldı. Hamdolsun bugün Türkiye, özellikle temel hizmet alanları ve altyapı konusunda gelişmiş ülkeler seviyesindedir, hatta pek çok hususta onlardan da ileridedir.

Covid-19 salgının dünyada sistem değişimi arayışlarını hızlandırdığı bir dönemde Türkiye, geleceği en parlak, ortaya çıkan fırsatları değerlendirmeye en müsait ülkelerden biridir. Dünyanın en güçlü ve zengin ülkelerinin dahi kuru yapraklar misali savrulduğu böyle bir dönemde Türkiye, şartlara ve ihtiyaca uygun tedbirlerle yoluna devam etmektedir. Bununla birlikte, yaşadığımız kritik sürecin ruhuna uygun şekilde devlet ve millet olarak fedakârlık yapmak ve bazı acı ama doğru reçeteleri uygulamak zorunda kaldığımız da unutulmamalıdır. Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen Hükûmetimizin almakta olduğu tedbirler sayesinde ülkemizi büyütme, geliştirme, kalkındırma hedefleri doğrultusunda yol alıyoruz.

Sayın Bakanım, sayın milletvekilleri; özellikle geçen hafta sonu ve devamında meydana gelen gelişmeler değerlendirildiğinde, ekonomi politikalarında yeni bir döneme girdiğimizi görmekteyiz. İlk önce Merkez Bankası Başkanı Sayın Murat Uysal'ın görevden alınarak yerine Sayın Naci Ağbal'ın atanması, devamında da Sayın Berat Albayrak'ın görevinden affını talep etmesiyle önceki dönem Komisyon Başkanımız Sayın Lütfi Elvan Bey'in Hazine ve Maliye Bakanlığına getirilmesi piyasaların hareketlenmesine sebep olmuştur, yeni beklentiler oluşmuş ve piyasalarda iyimserlik rüzgârı esmeye başlamıştır. Bu yeni dönemde ekonomi politikalarının fiyat istikrarı, finansal istikrar ve makroekonomik istikrar olmak üzere üç sacayağı üzerinde inşa edileceği anlaşılmış, verilen mesajlardan uzun vadeli tasarruflar ve yatırımlar açısından elverişli bir ortamın hazırlığı içinde olunduğu sonucu çıkarılmıştır. Ekonomide nitelikli istihdam oluşturan, enflasyona ve cari açığa yol açmayan, ağırlıklı olarak yurt içi tasarruflar ve doğrudan uluslararası yatırımlarla finanse edilen bir büyüme yapısı oluşturulacağı anlaşılıyor. Makroekonomik temelleri ve kurumsal kaliteyi güçlendirerek güvene ve istikrara dayalı bir iş ortamı tesis edileceğine ilişkin kuvvetli sinyaller alıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımız son grup toplantısında ve devamında yaptığı konuşmalarda ülkemizi yerli ve uluslararası yatırımcılar nezdinde riski az, güveni yüksek, kazancı tatminkâr bir cazibe merkezi hâline getirmekte kararlı olduklarını ifade ederek ekonomi yönetimindeki koordinasyonun ve uyumun güçlendirilerek politikaların planlanan şekilde hayata geçirileceğini, etkin karar alma mekanizmaları sayesinde para ve maliye politikalarıyla finansal politikalar arasındaki uyumun artırılarak makroekonomik istikrarın tahkim edileceğini açıkladı. Yine konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanımız yatırım süreçlerinin iyileştirilmesi ve üretken yatırımların özendirilmesi yoluyla iş ve yatırım ortamını daha da cazip hâle getirmek istediklerini, yaşanan gelişmeler ışığında küresel ve millî ekonomide tüm senaryoları çalıştıklarını, ülkemiz için en doğru olanı yapmaya gayret gösterdiklerini, önümüzdeki dönemde ekonomi politikalarında güven ve kredibilite kazanımına daha fazla odaklanacaklarını, ülke risk priminin düşürüleceğini, Türk ekonomisine ve Türk lirasına güvenen yerli ve uluslararası yatırımcıların kazancını Türkiye'nin kazancı olarak gördüklerini, bu amaçla yatırımcılara her türlü kolaylığın gösterilerek destek verileceğini ifade etti. "Özellikle vatandaşlarıma sesleniyorum, vatandaşlarımızdan bireysel tasarruflarında millî paralarına güvenmelerini ve tercihlerini Türk lirasından yana kullanmalarını istiyorum. Biz kendi paramıza sahip çıkmazsak başkasından aynı hassasiyeti bekleyemeyiz. Rezervlerimizi güçlendirmenin yolu Türk lirasına olan güveni artırmaktan geçiyor." sözleriyle finans piyasalarında yeni bir kulvarın açıldığına işaret etti.

Bu konuşmanın yapıldığı dakikalarda konuşma henüz daha tamamlanmadan, finans piyasalarında etkisini gösterdiğini gördük. Türk lirasının yabancı paralar karşısında önemli ölçüde değerlendiğini, yine Borsa İstanbul hisse piyasasında olumlu etkiler yaptığını gördük. Aynı konuşmada Cumhurbaşkanımız "Yatırım yapıldığında en yüksek ve güvenli kazancın sağlanacağı ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini tüm dünyaya göstereceğiz. Bu çerçevede ekonomi yönetimimiz yerli ve uluslararası yatırımcılarla yakın mesai içinde olacaktır. Özellikle ülkemize doğrudan yatırım getirecek herkese bu fırsatları birlikte değerlendirme teklifini yapacağız. Ekonominin tüm taraflarıyla, tüm sivil toplum kuruluşlarıyla yakın iş birliği hâlinde hareket ediyoruz. Biz de uluslararası yatırımcılarla bir dizi toplantı yaparak onlara ülkemizdeki imkânları, fırsatları, potansiyeli ve sağlayacağımız destekleri bizzat anlatacağız. Salgın sonrası süreçte ülkemizi öne çıkaracak yatırım programlarının hazırlıklarına bilhassa önem veriyoruz. Finans tarafında Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankamız, reel sektör tarafında Ticaret Bakanlığımız, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, diğer bakanlıklarımız, iş insanlarımız hep birlikte Türkiye'ye yeni bir ekonomik sıçrama yaptırmak için çalışıyoruz. İnşallah hedeflerimize ulaşacak, ekonomimizi büyütecek, istihdamı artıracak, milletimiz refahını yükselteceğiz." mesajlarını vermiştir. Devamında da "Bakanımızın ve Merkez Bankamızın yeni Başkanının enflasyon hedeflemesini ve para politikası araçlarını temel yaklaşımlarımıza uygun şekilde şeffaf, öngörülebilir, istikrarlı bir seviyeye en kısa sürede getireceklerine inanıyorum. Bu çerçevede atacakları her adımda kendilerinin yanında olduğumu özellikle belirtmek istiyorum." ifadeleriyle Sayın Bakanım, size, yeni ekonomi yönetimine desteğini açık açık ifade etti. Tüm bunları serbest piyasa ekonomisi kurallarından taviz vermeden, şeffaflığı ve öngörülebilirliği artırmak suretiyle yerli ve uluslararası yatırımcıları harekete geçirerek yapacaklarını, yatırımları yeşerten ve bereketlendiren iklimi tesis etmenin ekonomik büyümeyi, kalkınmayı, refahı ve istikrarı sağlamanın en önemli yollarından birinin hukuk devleti ilkesi olduğunu bildiklerini, Hükûmete geldiklerinden beri bu alanda devrim niteliğinde değişimler yaptıklarını, yapılan her reformun ülkemizdeki çeşitli kesimlerle birlikte yerli ve uluslararası yatırımcılara da hitap ettiğini, önümüzdeki aylarda hukuk devleti ilkesini güçlendireceklerini ve Türkiye'nin öngörülebilir, kolay erişilebilen, hızlı ve etkin işleyen yargı sistemi konusunda kararlı olduğunu ifade etti. Bütün bu yaşanan sıkıntıları, her şeyi yeni dönemde inşallah aşacağız.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Öztürk, lütfen, tamamlar mısınız.

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Tamamlıyorum efendim

Sayın Bakanım, bir önceki Sayın Başkanım, sizi seviyoruz ve size güveniyoruz, sizi özlüyoruz, özleyeceğiz. Arkadaşlarımızın gerçekten ifade ettiği gibi, o koltuğa yakışıyorsunuz, birikiminizle, müktesebatınızla, tecrübenizle, her şeyinizle, inşallah, hep birlikte, ekibinizle bu zorlukların üstesinden geleceğinize inanıyoruz ve bütçenizin bereketli olmasını, hayırlı olmasını diliyorum. Allah yâr ve yardımcınız olsun. Bütçeniz tekrar hayırlı uğurlu olsun.