| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı b) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu c) Nükleer Düzenleme Kurumu ç) Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü d) Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü e) Türkiye Enerji Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu f) Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü g) Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü ğ) Türkiye Atom Enerjisi Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 11 .11.2020 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.
20 Temmuz 2020 tarihli Resmî Gazete'de Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ihale edilecek maden sahalarını ilan etmişti. Sahaların toplam sayısı 766 adet, yaklaşık 892.894 hektar, 300 bin futbol sahası büyüklüğünde alanı kapsayan maden arama ve işletme ihaleleri 28 Eylülde sona erdi. Listeye göre Aydın'da 12 ayrı ruhsat sahası, endüstriyel ham madde, linyit, taş kömürü, altın, gümüş, bakır, demir, alüminyum gibi madenler için ihale edilecek. Ruhsat sahaları İncirliova, Bozdoğan, Çine, Buharkent, Söke, Karacasu ilçelerinde olmak üzere toplamda 9.961 hektar alanı kaplıyor. AKP her zamanki gibi bu konuda meraları talana devam ediyor ancak bu kez gerçekleştirilen ihaleler bir rekor niteliğinde. Hiçbir plan, değerlendirme yapılmaksızın ülkemizin her yerine madenler, santraller açılıyor, bir bölgeye hangi yatırım iyi gelecek, hangisi gelmeyecek sorgulanmıyor bile. Ruhsat alanının yakınında değil bir yerleşim yeri başka bir proje olup olmadığı bile dikkate alınmıyor. Baştan savma verilen ruhsatlar, iktidar tarafından yıllardır şirketlere verilen tavizler doğa talanının bir aracıdır. Plansız, denetimsiz verilen ruhsatlarla işlettiğiniz madenlerse cabası. AKP'nin teşvikleri ve denetimsizliği yurttaşların yaşam alanlarını katlediyor.
Aydın ilinde gerçekleştirilen bu talan yüzünden tarım durma noktasında, hayvancılık durma noktasında ama iktidar, yurttaşı değil, tabii ki şirketleri düşünüyor. Bu madenlerin, AKP'nin teşvikleri ve denetimsizliği yüzünden ülkemize kazancından çok zararı bulunmaktadır. Bize yaşatılan bu talan ve hukuksuzluk bir ilk değil. İzinlerin, "ÇED Olumlu" kararlarının, ruhsatların yurttaşın yararına olup olmadığı AKP iktidarını ilgilendirmiyor. Yerleşim yerleri, meralar, tarım alanları, kültür varlıkları talan ediliyor. Peki, bunlar ne için? Şirketlerin kâr etmesi için. İhalelerin derhâl iptal edilmesi ve maden sahaları içinde sadece Aydın değil, tüm ülke genelinde planlama yapılması mutlaka gerekiyor.
Aydın'ın Karpuzlu ilçesine bağlı Ömerler köyünde 1.200 hektarlık mera arazisinde maden arama çalışmaları başlatıldı. Karpuzlu ilçesine bağlı Ömerler köyünde 1.200 dönümlük mera alanında maden arama faaliyetlerinin başlamasıyla bölgede hem hayvancılıkla geçinen köylüler zor durumda hem de endemik bitki olan gargan otunun nesli tehlikede, gargan balı da bitme tehlikesinde. 10 bin arı kovanı burada devamlı her yıl kurulduğu için gargan balı burada üretiliyor, onların da nesli tehlikede. Yaklaşık bin yurttaş bu meradan geçimini karşılıyor. Meralar, Mera Kanunu'na göre hayvancılık faaliyetine özgülendiği hâlde, başka faaliyet gerçekleştirilmediği hâlde burada "Yandaş cebini dolduracak, şirket cebini dolduracak." diye yurttaşın aç bırakılması kesinlikle kabul edilemeyecek bir durum.
Mera alanı ve çevresinde 10 bin arı kovanı bulunduğunu söylemiştim. Bu gargan balı en ünlü ballardan biridir, bu alanlarda üretildiğini belirtmiştim. Burada hayvancılık biterse, gargan balı artık üretilemezse, madencilik faaliyetleri endemik bitki olan "karabaş otu" olarak bilinen gargan otunun neslini bitirecekse kısaca, yapılan bu faaliyetlerin ekolojik kıyıma neden olacağı belirtilse de bu konuda Bakan olarak ne düşünüyorsunuz, merak ediyorum. Ömerler köyünün vatandaşları bu soruları sormamı istedi.
Yine, söylediğim gibi, Bakanlığın bütçesi hayırlı olsun.
Teşekkür ederim.