YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, Sayın Bakanım, Değerli Komisyon Başkanım ve Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Bütçemizin görüşmelerinin hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Tabii, bugün çok önemli bir gün; 10 Kasım. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete irtihalinin 82'nci yıl dönümünde onu özlemle, rahmetle anıyorum. Diğer taraftan, yine bizi mutlu eden bir haber, özellikle can Azerbaycan'ımızı tebrik ediyorum, Azerbaycan'ımız Karabağ'la yeniden buluştu. Yine, bizim Plan ve Bütçe Komisyonumuz için mutlu bir gün; Plan ve Bütçe Komisyon Başkanımız Bakan oldu, kendisini buradan bir kere daha tebrik ediyor ve kutluyorum.

Tabii, deprem bölgesinden gelen bir kişi olarak özellikle depremle ilgili birkaç cümle ifade etmek istiyorum. Ocak ayında meydana gelen Elâzığ, Malatya depreminin acıları henüz yüreğimizdeyken yine Seferihisar açıklarında meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depreme maruz kalan İzmir'e ve çevresindekilere şehirlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Depremde yıkılan binalarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar ve vefat edenlerin yakınlarına başsağlığı diliyorum.

Devletimiz, Bakanlarımız ve milletvekili arkadaşlarım tüm kurum ve kuruluşlarımız ve sivil toplum örgütlerimiz deprem anından itibaren, yıkıntılar altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmak ve sıkıntıdan etkilenen yurttaşlarımıza yardımcı olmak için çok hızlı bir şekilde hep birlikte hareket ettik. AFAD, Jandarma, Emniyet teşkilatımız, sağlık birimlerimiz ve diğer ilgili kurum ve kuruluşlarımız canla başla görev yaptılar. Bakanlarımızın koordinasyonu bizzat yerinde sağlamak üzere neredeyse Kabinenin tamamı oradaydı. Kurtarma çalışmalarının bir an önce sonuçlanması için devletimiz ve milletimiz tüm imkânlarıyla seferber oldu. Binaları hasar gören veya olayın şokundan kurtulamadıkları için henüz evlerine giremeyen vatandaşlarımıza da gerekli iaşe ve ibate desteği sağlanmış oldu. Türkiye afet tarihinde örnek gösterilebilecek, hatta dünya literatürüne geçebilecek örnek bir koordinasyonu hızlı ve etkili bir şekilde sağlamış oldu. İlk saatten itibaren vatandaşa barınma, en temel ihtiyaçları yemek, sağlık noktasında bütün hizmetler ulaştırılmış oldu. Arama kurtarma faaliyetleri çok profesyonel bir şekilde yürütüldü, havadan görüntü, sahadan bilgi alınmaya başlandı ve bütün bilgiler koordineli bir şekilde yönetildi. Bakanlarımızın riyasetindeki çalışmaların çok düzenli ve koordineli yürütüldüğüne işaret etmek istiyorum. Özellikle Sayın Adalet Bakanımıza da -deprem bölgesine gelerek yanımızda oldular- teşekkür ediyor ve şükranlarımı sunuyorum.

Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; Bakanlığımız, kuruluşundan bu yana temel felsefesi doğrultusunda Türk yargı sistemine güvenin artırılması ve gelecek nesillere daha iyi işleyen bir yargı düzeninin miras bırakılması amacıyla yenilikçi ve katılımcı bir anlayışla çalışmalarını sürdürmektedir. İşleyen bir yargı düzeninin miras bırakılması amacıyla bu çalışmaların yürütüldüğüne de hep birlikte şahit oluyoruz. Ülkemizde yargı alanında son on sekiz yılda atılan adımlar çok yönlü ve kapsayıcı bir şekilde olmuştur. Bu nitelikteki çalışmaların ancak stratejik yönetim anlayışıyla gerçekleşebileceği düşüncesiyle hareket edilmiştir.

Diğer alanlarda olduğu gibi adalet alanında da bu yüzyılın gereklerini karşılayacak yüksek kalite standartlarına erişmek için yeni politikalar geliştirmekteyiz. Hükûmetlerimiz döneminde, 2002 yılından bu yana attığımız adımların tümü insan hakları temelinde hukuk devleti ilkelerinin geliştirilmesi ve güçlendirilmesine yöneliktir. Hukuk alanında yapılan reform niteliğindeki değişikliklerle vatandaşlarımızın temel hak ve hürriyetleri daha fazla güvence altına alınmıştır. Gerçekleştirdiğimiz reformlar sayesinde büyük bir millet ve köklü bir devlet geçmişine sahip olarak son dönemde yaşadığımız sorunların üzerinden çok şükür hep birlikte gelmekteyiz. Anayasa ve başta temel yasalar olmak üzere gerçekleştirilen değişikliklerle adalet sistemimize çok önemli yenilikler kazandırılmıştır. Hükûmetlerimiz döneminde vatandaşlarımızın hukuki güvencesi artırılmış ve hak arama yolları çoğaltılmıştır. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru imkânı tüm idari ve hukuki süreçlerin tüketilmesinden sonra vatandaşlarımızın başvuracağı bir iç hukuk yolu olarak sistemimize dâhil edilmiştir. Böylelikle bir yandan vatandaşlarımızın mağduriyetleri hızlı bir biçimde çözüme kavuşturulurken diğer yandan ülkemiz aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru sayılarında da ciddi oranda azalmalar olmuştur. Bu, yargı sistemimizde hükûmetlerimiz döneminde gerçekleştirdiğimiz en önemli reformlardan biridir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdindeki süreçler önceliklerimiz arasında yer almıştır.

Özellikle belirtmek isterim ki yargı için "tarafsızlık" kavramı en az bağımsızlık kadar önemlidir. 16 Nisan 2017 tarihi, birbirini tamamlayan bu iki kavramın anayasal düzeyde ifadeye kavuşması ve yargı sistemimizin sivilleşerek normalleşmesi konusunda önemli bir milat olmuştur. Bu tarihte gerçekleştirilen halk oylamasıyla Anayasa'nın ilgili hükümlerinde köklü bir dizi değişikliğe gidilmiş ve yargıyı ilgilendiren konularda yeniden yapılandırılma sağlanmıştır. Disiplin mahkemeleri dışındaki bütün askerî mahkemeler ile Askerî Yargıtay ve Askerî Yüksek İdare Mahkemesi kaldırılmıştır. Böylece, Türkiye'de çok uzun yıllardan beri tartışılan bir konu çözüme kavuşmuştur. Bu değişikliğin gereği olarak HSK tarafından askerî yargıda görev alan, talebi olan askerî hâkim ve savcıların adli ve idari yargı teşkilatına atanması sağlanmıştır. Ayrıca, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun ismi Hâkimler ve Savcılar Kurulu olarak değiştirilmiştir, Kurulun yapısı ve üye seçim sistemi de yeniden düzenlenmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisinin HSK'ye üye seçiminde rol üstlenmesi sayesinde millî iradenin yargıya ve yargı üst yönetimine yansımasının yolu böylece açılmıştır. Bu adım, yargının demokratik meşrutiyeti ile hesap verebilirliğini de güçlendirmiştir. Malumunuz olduğu üzere, 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ silahlı terör örgütünün kalkıştığı darbe teşebbüsü aziz milletimizin mücadelesi, direnişi ve millî iradenin yanında durmasıyla başarısızlığa mahkûm edilmiştir. 15 Temmuz gecesi Sayın Cumhurbaşkanımızın "Millî iradenin üstünde hiçbir güç tanımam." açıklaması, demokrasiye sahip çıkma çağrısı ve istiklaline, istikbaline sahip çıkan milletimizin meydanları doldurmasıyla bu ihanet girişimi de bertaraf edilmiştir. Ülkemizin ve demokrasimizin koruyucusunun Türk milleti olduğu 15 Temmuzda bir kez daha ispat edilmiştir. Bu darbe girişimi, Türk milletinin kahraman evlatlarının memleket sevgisinden kaynaklanan iradesiyle çok şükür ki başarısız kılınmıştır. 15 Temmuz gecesi, FETÖ mensubu teröristler demokrasimize kastetmişlerdir. O gecede vatan, millet, devlet ve istiklal aşkıyla sokağa çıkan 251 vatan evladı şehit edilmiş, 2.196 vatandaşımız ise gazi olmuştur. Gerek 15 Temmuz öncesinde gerekse 15 Temmuzda, Türk yargısı, milletinin ve demokrasisinin yanında saf tutmuş ve terör örgütüne hukuk yoluyla cevap verilmiştir. Cumhuriyet başsavcılarımız, cumhuriyet savcılarımız ve hâkimlerimiz 15 Temmuzda büyük bir cesaretle görevlerini başarıyla yürütmüşlerdir. Yürütülen soruşturmaların büyük çoğunluğunda dava açılmış olup bazı soruşturmalar ise devam etmektedir. Başta darbe girişimlerine ilişkin davalar olmak üzere FETÖ silahlı terör örgütüyle ilgili açılan davalar hızla sonuçlanmaya başlamıştır.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Kırkpınar, son bir dakika.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Hükûmetimizin son on sekiz yıldaki temel motivasyonu da bu anlayışla forumu çizgisinde olmuştur. 1 Ocak 2019 tarihiyle hedef süre uygulaması başlatılmıştır. Bu uygulamayla, yargı süreçleri vatandaşımız için daha şeffaf ve öngörülebilir hâle gelmiştir.

Sözlerime son verirken 83 milyon vatandaşımızın hiçbir ayrıcalık ve ayrımcılığa tabi tutulmadan bir tarağın eşit dişlileri gibi birinci sınıf vatandaş olarak adalet hizmetinden yararlandığı, Bakanlığımızın adalet hizmetlerini en iyi şekilde vatandaşlarımıza sunmak için gayretlerini sürdüreceğine inancımızın tam olduğunu belirtmek istiyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle Adalet Bakanlığı bütçe görüşmelerinin milletimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, sabır ve nezaketiniz için hepinize teşekkür ediyorum.