KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA BAKİ ERSOY (Kayseri) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Bakanım, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, muhterem milletvekilleri, değerli bürokratlar, basınımızın güzide mensupları; öncelikle hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, sunumunuz için teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.

Dünya, varoluş tarihinin en büyük sınavlarından birini verirken güzel ülkemiz Türkiye'mizin sınavı maalesef ki çok ağır olmaktadır. Bir yandan virüs salgını, bir yandan Elâzığ depremi, diğer yandan kalleşçe yapılan orman yangınları, şimdi ise İzmir depremi bizi derinden yaralamış bulunmaktadır. Bu vesileyle, tüm bu felaketlerden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyor, kayıplarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum.

Sayın Bakanım, bu süreçte birçok ülkenin aksine eğitimi bir kenara atmadan, bir eğitimci olarak hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin penceresinden olaylara bakışınız ve çözüm üretme çabalarınız bize göre gerçekten takdire şayandır. Bakın, geçen sene bu zamanlar okullarımız açık, sınıflarımız tam kapasite ve öğrencilerimiz okuldaydı, yaklaşık dokuz ayda gelinen duruma baktığımızda bunların öngörülmesi imkânsızdı. Buna rağmen geliştirilen teknolojiler, alternatif uygulamalar, AR-GE çalışmaları bu kadar ağır eleştirileri hak etmemektedir.

Çok eleştirilen EBA sistemiyle ilgili birkaç şey söylemek istiyorum: Şu anda cumhuriyet tarihinde ve aynı zamanda bugünkü dünyada dijital beceri eğitim ve mesleki eğitim konusunda en çok öğretmen eğitimi yapan ülke olduk, bunu da uluslararası kuruluşlar söylüyor. Geçtiğimiz hafta EBA, eğitim alanında dünyadaki bütün siteler içerisinde 1'inci sıraya yükseldi, bunlar güzel haberler. Fakat Sayın Bakanım, bizlere tablet, cep telefonu, bilgisayar imkânı olmayan ya da bulunduğu yerde internet altyapısı bulunmayan yahut maddi imkânsızlıklar sebebiyle internet hizmeti alamayan çok sayıda vatandaş müracaat etmektedir, bu konudaki hassasiyetinizi de biliyoruz. Bakanlığınızca tablet, bilgisayar ve internet erişimi bulunmayan öğrencilere yönelik EBA destek noktaları ve ayrıca kırsal kesimde yaşayan, bilgisayar, internet erişimi olmayan ve ulaşım sorunu bulunan öğrenciler için de gezici EBA destek noktaları oluşturduğunuzu da biliyorum. Fakat bu hizmetten haberdar olmayan ya da farklı sebeplerle EBA destek noktalarından faydalanamayacağı tespit edilen öğrenciler ve hatta öğretmenler için de gerekli çalışmaların bir an evvel yapılmasını eğitimde fırsat eşitliği açısından oldukça önemsiyoruz.

Bu sürecin kahramanlarından olan elleri öpülesi öğretmenlerimize de buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Görevleri başındaki öğretmenlerimiz, çok zor şartlar altında, fedakârlık göstererek, yüz yüze eğitimden daha çok zor bir şekilde, onlarca öğrenciyi bırakın sınıf ortamında, bilgisayar başında tutmayı başaran gizli kahramanlar olarak tarihe yazılacaktır.

Sayın Bakanım, Öğretmenler Günü yaklaşmaktadır. Buradan bu vesileyle, başta siz olmak üzere tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü de kutluyorum.

Bugün, burada Millî Eğitim Bakanlığımızın 2021 bütçesini görüşüyoruz. Öğretmenlerimiz umutla bekliyor; atama bekleyen öğretmenlerimiz kadro bekliyor, yine sözleşmeli öğretmenlerimiz kadro bekliyor. Artık bu sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına yeniden son vermeliyiz ve yeni öğretmenlerimiz 3600 ek göstergeyi bekliyor. Bu konudaki düzenlemeyi de bir an önce yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

Sayın Bakanım, değinmek istediğim bir diğer konuysa seçim bölgemde bulunan devlet yatırımlarıyla ilgili. Devlet yatırımlarımız yapılıyor doğru ancak diğer illere baktığımızda hayırseverlerimizin devlet yatırımından daha fazla katkıda bulunduğunu Kayseri için söylememiz mümkün. Bizim talebimiz, devlet yatırımlarından mahrum kalmamak ve çocuklarımızı mağdur etmemektir.

Bahsetmek istediğim diğer bir konuysa; Millî Eğitim Bakanlığı 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na tabi olarak açılmış ve faaliyet gösteren iş makineleri operatörlük kurslarının, operatörlerimizin sizden bir talepleri var. 2018 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun ilgili maddesine eklenen hükümle "Bu kanun kapsamında faaliyet gösteren kurumlarda Bakanlıkça belirlenen programları başarıyla tamamlayanlar aldıkları kurs bitirme belgeleriyle tamamladıkları programlara ilişkin iş yerlerinde çalışabilir ve iş yeri açabilir." ibaresi bulunmaktaydı. Böylece bu durumda olan kişiler için başka bir meslek belgesi aranmamaktaydı fakat Meslekî Yeterlilik Kurumu Kanunu'na ek tehlikeli ve çok tehlikeli işlerden olup kurumca standardı yayımlanan ve Bakanlıkça çıkarılacak tebliğlerde belirtilen mesleklerde tebliğin yayım tarihinden itibaren on iki ay sonra bu kanunda düzenlenen esaslara göre mesleki yeterlilik belgesine sahip olmayan kişiler çalıştırılamayacaktır. Yani bu hükümle Millî Eğitim Bakanlığınca Özel Öğretim Kurumları Kanunu çerçevesinde faaliyet gösteren hiçbir kurs belgesi kabul edilmeyecek ve Mesleki Yeterlilik Kurumundan belge almadan belirlenen işlerde personel çalıştırılamayacaktır. Böylece Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü tarafından verilen ve Talim ve Terbiye Kurulundan çıkmış binlerce sertifika sahibinin sertifikaları karşılıksız kalacak, yaklaşık yüz bine yakın kurum kapanacak ve beş yüz bine yakın çalışansa işsiz kalacaktır. Bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve kurumlarımızın mağduriyetlerin giderilmesini sizlerden talep ediyoruz.

Sayın Bakanım, bir Kayseri Milletvekili olarak şehrimizde en çok şikâyet aldığımız konulardan bir tanesini dile getirmek istiyorum: Okul müdürlerinin, şube müdürlerinin, ilçe millî eğitim müdürlerinin seçimi konusunda kurumsal bir yapı var mıdır? Bizler son yıllarda mülakatların azaldığını biliyoruz, bunu memnuniyetle karşılıyoruz ancak bu konuda kurumsal daha köklü bir çalışma yapılacak mıdır? Zira seçim bölgem olan Kayseri iliyle ilgili rakamlara baktığımız zaman sadece örnek olsun diye ilimiz genelindeki proje okullarında görevlendirilen eğitimcilerin neredeyse hepsinin aynı sendikaya mensup olduğunu görmekteyiz. Oysa bizler biliyoruz ki yönetici kadromuz ehil değilse başarı mümkün değildir. Yapılacak olan bellidir. Eğitim yönetimi sendika, vakıf, cemiyet görünümlü yapıların tahakkümünden kurtarılarak ve yönetim süreci sadece liyakatin esas alındığı bir anlayışla yürütüldüğünde başarı sağlanacaktır. Sizin de bu konudaki hassasiyetinizi bildiğim için yorum ve takdiri sizlere bırakıyorum.

Ayrıca, Sayın Bakanım, biz burada çalışmalarımıza devam ederken gelen milletvekillerimizle sosyal medyaya bir fotoğraf attığımızda altına yüzlerce yorum geliyor ve şöyle -zannediyorum buradaki bütün milletvekillerimize geliyordur- "60 bin öğretmen atama bekliyor." "60 bin öğretmen müjde bekliyor, güzel haberler bekliyor." diye bu konuyu da sizin takdirlerinize bırakıyorum.

Sözlerime son verirken Bakanlık bütçemizin hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. Sağ olun.