KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Sayın Başkanım, Sayın Bakan, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım; hekim olan arkadaşların birçoğu olayı biliyor. Şimdi, buradaki sıkıntı şu: Ruhsat için belediyeye de gidilebilir, çok önemli değil ama buradaki sıkıntı, o apartmanın tamamından olur alınmak zorunda kalınıyor. Yani siz on yıl önce bir muayenehane yeri almışsınız, on yıldır muayenehanede çalışıyorsunuz, bugün geliyor o apartmandan bir kişi belediyeye şikâyet ediyor, bunun üzerine muayenehane kapatılıyor; ana sıkıntı bu. Yani zaten diş hekimleriyle ilgili inanılmaz sıkı, denetleyici bir yönetmelik yayınlandı dünkü Resmî Gazete'de. Sağlık Bakanlığının en ufak bir şekilde kontrolünün dışında değiliz zaten, bunu da istemiyoruz. Burada istenen şu: Belediyelerin kontrolü kötüye kullanılan bir kontrol hâline geldi. Belediye başkanlarıyla görüşüyorum, birçoğu da bundan rahatsız çünkü pratik olarak uygulamakta da zorluk çekiyorlar. Yani bunu siyaseten söylemiyorum, denk geldiği için söylüyorum, Kadıköy'de eski gençlik kollarınızdan bir arkadaşım muayenehane açmış, apartmanda da bir kişi rahatsız etmiş onu, belediye de oraya gitmiş, Belma Hanım aradı beni, "Ya, Kadir, bu bizim için mi yapıldı yani parti yüzünden mi?" dedi, "Hayır, efendim, biz bu sıkıntıyı dört-beş yıldır çekiyoruz, sizinle alakası yok. Geçici olarak yine arkadaşlar göz yumsun ama yarın bir daha şikâyet ettiği zaman yine oluşacak." Yani muayenehanelerde ana sıkıntı, apartmanlardaki birinin şikâyet etmesi. Onun dışında, denetim; onun dışında, Sağlık Bakanlığının kontrolü, şu bu, en ufak bir rahatsızlık yok. Yani zaten dün yönetmelik çıktı, yönetmeliği okursanız inanılmaz derecede...

BAŞKAN - Şöyle yapalım Kadir Bey: Müsaade ederseniz, ben tekrardan Sayın Bakanla bir görüşeyim çünkü daha önce benden rica ettiniz, ben de o önergeyi aldım, Plan ve Bütçede Sayın Bakanın kanunu görüşülürken gittim, görüştüm; Bakan Bey kendisi, yanındaki arkadaşlarına inceletti ve dedi ki: "Biz bu şeye taraftar değiliz." Müsaade ederseniz... Yani ben konuştuğum için, konuşmamış olsam, "Tamam, Domaç gibi düşünüyorum." filan diyebilirim ama tekrardan Sayın Bakanla bir görüşeyim, ondan sonra... İsterseniz bu maddeyi geçelim.

TÜRKAN DAĞOĞLU (İstanbul) - Bakan Bey'in iddiası, gerekçesi ne?

BAŞKAN - Bilmiyorum Türkan Hanım.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Yani buradaki şey şu: Arkadaşlar, bakın, sayın Komisyon üyeleri...

BAŞKAN - Öğleden sonra tekrar toplandığımız zamana kadar ben görüşeyim.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Olur Sayın Başkan, sizin bu işi çözmek için uğraştığınızdan, iyi niyetinizden eminim ama anlaşılamayan bir şey var. Sanki biz bir şey dışına çıkmak istiyormuşuz gibi, öyle bir şey yok. Yani orada bu kanun ilk başta yapılırken avukatlar, mali müşavirler, noterler çıkarılmış. Zaten avukatlar, mali müşavirler ve noterler her yerden bir çıkarılıyor, bütün istisnalardan şey yapıyorlar.

BAŞKAN - Sayın Öğüt, konuşayım ben tekrardan, bunu Sayın Bakanla görüşelim.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Şimdi de mühendisler çıkarılıyor, bunu yapın.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Sayın Öğüt, seni destekliyoruz o konuda.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Başkan, bir de Bakanın şu hassasiyeti olabilir yani muayenehanelerle ilgili problem olduğu için: Zaten yeni muayenehane açılmayacak; e, emekli oldu adam, muayenehane açmak istiyorsa da...

BAŞKAN - Efendim, bir görüşeyim. Ben daha önce görüştüğüm için tekrar bir görüşmem lazım.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Biliyorum, iyi niyetinizi biliyorum Sayın Başkanım.

Yani şunu anlayabilir: "Bu yönetmeliğin dışına mı çıkmak istiyorlar bunlar?" Değil yani.

BAŞKAN - Bu maddeyi ve önergeyi geçiyoruz yani diğer maddeye geçiyoruz, sonra konuşup şey yapacağım, oylamayalım bunu, geçiyoruz.

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Çünkü yeni yönetmelikte zaten asansör, pencere, şu bu, her şey görüşüldü.