| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Kültür ve Turizm Bakanlığı b) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu c) Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ç) Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü d) Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı e) Vakıflar Genel Müdürlüğü f) Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı g) Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ğ) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu h) Atatürk Araştırma Merkezi ı) Atatürk Kültür Merkezi i) Türk Dil Kurumu j) Türk Tarih Kurumu k) Kapadokya Alan Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 02 .11.2020 |
KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli bürokratlar, değerli milletvekilleri; öncelikle, İzmir'de deprem nedeniyle Hakk'a yürüyen canları sevgi ve saygıyla anıyorum buradan. Deprem nedeniyle meydana gelen zararın bir sistem sorunu olduğunu; yıkılmaların, göçüklerin bir sistem sorunu olduğunu ve maalesef bunun yine, yine tekrarlanacağını biliyoruz. Bununla ilgili gerekli önlemlerin bir an önce alınması...
İki: Bir Antalya Vekili olarak, öncelikle Antalya'nın turizm başkenti ilan edilip Antalya'da yaşanan turizm rezaletleri, eksiklikleri, savsaklamaları vesairenin dikkate alınmaması, gözetilmemesi büyük bir skandaldır. Bu skandalların merkezinde de Serik'teki skandal yatmaktadır.
"Halk plajı" kavramı nedir Allah aşkına? Öbürleri burjuva plajı, öbürleri sosyete plajı mı? Bu "halk plajı" kavramı nedir? Sanki çok büyük bir şey bahşediliyormuş gibi küçücük bir yerde halkın plaja, denize girebileceği gibi söylenmesi, aslında bu ciddi bir hak ihlalidir.
Bunun dışında ören yerlerinde, turizm, doğa yerlerinde ilgili tabelalar, ilgili yönlendirmeler sıfır, ilgili kişiler son derece eğitimsiz Sayın Kültür Bakanı, son derece eğitimsiz, konu hakkında bir bilgileri yoktur. Yönlendirmeler sıfır, tabela bilgileri sıfır, anlatımlar oldukça eksik. Kadriye, Belek ve Olimpos üzerinde sis perdesi dolaşıyor. Olimpos üzerinde ciddi arka plan oyunları var. Bunun bir an önce açığa çıkarılması gerekiyor. Yani aslında bir başına Türkiye'yi besleyecek olan, Türkiye'nin ihtiyacını giderecek olan Antalya'nın bu derece mağdur olmuş olması elbette ki pandemi koşullarıyla alakalıdır, doğrudur ama biraz da plansızlıkla biraz da pandemideki güven sorunuyla alakalıdır.
Evet, av turizmine değindi arkadaşlar. Bakınız, arkadaşlar, Meclis kürsüsünden de söyledik.
Sayın Kültür Bakanım, "bergüzar" ne demek? Bir Kültür Bakanı olarak biliyor musunuz "bergüzar" ne demek? "Bergüzar" Alevilerin ormandaki geyiklere, dağ keçilerine verdiği bir isimdir, İslam tarihinde de kutsal bir kavramdır, Türk tarihinde de "Geyikli Baba" gibi bir ermiş vardır ve hâlâ bu geyikler, yurt dışından gelen barbarların tüfeğine hedef olmaktadır. Bu nasıl bir anlayıştır? Bizim kutsallarımıza saldırılmaktadır, bizim kutsallarımız katledilmektedir. Av bir spor değil, katliamdır; avcılık da katilliktir, açık ve net.
Şimdi, bizim Alevi kültür merkezlerinde, dergâhlarında birtakım düzenlemeler yapılıyor. Abdal Musa Dergâhına gittim. Sözünü ettiğim yerlerin hepsini tek tek gidip incelemişim. Abdal Musa Dergâhında yapılan düzenlemeler son derece savsaklama, işin aslına uyulmamış, Alevi kültürüne uyulmamış, görseller oradan kaldırılmış. Aynı şekilde, Tokat'ın, ismi Görümlü olarak değiştirilen Varzıl Köyü'nde Kul Himmet -bizim ocak kurucumuz, aynı zamanda âşık ve sadıklarımızdan, ulu ve velilerimizdendir- Dergâhındaki düzenleme tamamen savsaklama yöntemiyle yapılmış, inancın hiçbir özelliğiyle alakası olmayan bir şekilde bir şey yapılmış oraya.
Şimdi, bu dünya UNESCO miras listesinde olanlar, listeye girecek olanlar, geçici olanlar, Diyarbakır Sur'da yapılanlar anlatıldı. Van Edremit'te bulunan Urartu höyüğü üzerindeki tuvalet, Hatay'da Musevilere ait mezarlığın kimliği belirsiz kişilerce tahrip edilmesi, Aydın'da Alevi mezarlığının, yine Süryani mezarlığının tahrip edilmesi, eski yerleşim yerlerinin tahrip edilmesi, su altında bırakılması, bunlar oldukça önemli konular.
Bakınız, değerli arkadaşlar, Türkiye'de 12 bin 211 köy ve kasabanın, 4 bin dağ ve ırmağın ismi değiştirilmiş, yaklaşık 28 bin. Ben Malatya Arguvanlıyım. Benim köyümün adı Şotik'ti, değiştirilip Çobandere yapıldı. Beş yıl önce Şotik ismi tekrar iade edildi. Şu anda resmiyette ismi Şotik. Demek ki eski isimler tekrar verilebiliyor. Şu İttihat Terakkiden kalma asimilasyon zihniyetinden bir an önce vazgeçelim.
Aynı zamanda, bakınız, kayyumların yapmış olduğu Ahmedi Hani Heykeli'ni kaldırma, Orhan Doğan Heykeli'ni kaldırma, kültürel çalışmalarla ilgili saldırı ve yok etme planları, bunlar birer asimilasyon planıdır, birer tekçi plandır.
Kültür kavramı, ansiklopedik bir kavram, sözlük bir kavram değildir arkadaşlar. Kültür, zerreden kürreye, maddiden maneviye her şeyi kapsayan, yaşamın kendisi olan, yani kevnü mekânın, kâinatın sureti olan bir şeydir. Kültür içerisinde, diller, inançlar, toplumsal varlıklar, etnik kimlikler ve bunların tarihî mirasları vardır. Bunları gözetmeyen bir anlayış tekçidir, inkârcıdır ve bu tekçilik ve inkarcılık tarihe yapılmış bir ihanettir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Bitiriyorum Başkanım, bir cümle.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, Sayın Bülbül, bir cümlenizi alalım ve bitirelim.
KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Bir an önce, bu düşünceden vazgeçilmesi ve kültürel çoğulculuk, kültürel kapsayıcılık, kültürel hakikat bağlamında, bu değerlerin kabul edilmesi, tanınması ve bunun gereğinin yapılması dileğiyle saygılar...