İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ben de Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız şahsında bütün hazırunu selamlıyorum.

Efendim, bu benim katıldığım 7'nci bütçe görüşmesi ve hepsinde işleyen bir süreç var, oluşmuş bir teamül var ve ona göre hareket tarzımız var. Uğur Bey benim meramımı ifade etti ama ben bir iki şey ilave edeceğim. "Hakikatleri halktan gizlemek" gibi bir kavram kullanılıyor. Hakikatleri biz iftiharımız olarak görüyoruz. 19 bütçe yapmışız, hepsi de milletimizden onay almış şeref levhalarımız bizim. Tıpkı bugün görüşeceğimiz bütçe gibi. Dolayısıyla neyi gizleyeceğiz biz? Niye böyle bir derdimiz olsun? Bizim derdimiz şu: Buralarda mugalataya, buralarda hakikati ters yüz etmeye dönük şovlarla milletimizin kafasını karıştırmaya...

Niye gülüyorsun ya?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Milletini kafasını karıştırmak..."

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ciddi ol kardeşim. Ben burada ciddi ciddi laflar ediyorum ya, ayıp bir şey ya! Niye gülüyorsun ya?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Milletin kafasını karıştırmak" ne demek?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yapmaya çalıştığın şeyi ben biliyorum, yıllardır ne yaptığını biliyorum. İşin gücün bu senin; karıştırmak, başka bir şey değil.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Aydemir, lütfen...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hakikatten fersah fersah uzak birisin sen.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen arkadaşlar, lütfen...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Efendim, bir saniye... Ben meramımı anlatayım, sonra konuşalım.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - "Sen, sen" diyerek...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Ya, arkadaşlar, lütfen...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, bakın, burada herkes, burada hepimizin...

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Başkan, müdahale etmezse...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Arkadaşlar, bakın, bir yanlışı bir yanlışla mı...

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - "Sen, sen" diye hitap edemez, o şekilde, kaba şekilde konuşamaz.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hayır, arkadaşım, bir saniye... Bak, ben söz almışım, siz konuşuyorsunuz hanımefendi. Niye sözümü kesiyorsunuz ya?

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen Sayın Aydemir...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Benim bu tarza itirazım var.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Biz yaptığımız zaman kıyamet kopuyor. Böyle bir şey olur mu? Burada iktidar tarafından söz alan herkes için aynı şey yapılıyor.

Bakın, burada, yaşı kemale ermiş birisi bizi ata benzetti ya! Böyle bir şey olur mu? Lügatinde başka kelime yok mu kardeşim ya? "At sahibi" diyor, kimmiş sahibi, at kim? Bunlar ayıp şeyler. Usulle ilgili konuşurken böyle mi konuşulur? Bülent Bey konuştu, hayhay, saygı duyuyorum, gayet güzel ifade etti. İfade ettiklerinin bir kısmına da katılıyorum ben. Ama bu tarz olur mu kardeşim ya?

Değerli Başkanım...

DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Düzgün anlat, düzgün. Anlamazsan bu sonuca varırsın.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - "Düzgün anlat." diyene bakar mısınız kardeşim ya?

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - "Düzgün anlat." diyene bakar mısın? "At sahibine göre..." bilmem, böyle bir şey olur mu ya?

Değerli Başkanım, bütçede uzun yıllara sâri oluşmuş bir uygulama var. Bu uygulamanın devamı milletimizin de menfaatinedir; buranın işleyişi noktasında da huzuru temin edecek hâldir; dolayısıyla bunun devamını talep ediyorum.