KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Anayasa'nın 104'üncü maddesini ben de okuyorum, buradaki hazırun da okuyor ama buradan böyle bir şey çıkmıyor. Bu, büyük bir bühtandır, Anayasa'ya bühtandır, herkese, hepimize bühtandır. Nereden çıkarıyorsunuz "Yasamayı, yürütmeyi, yargıyı tek başına Cumhurbaşkanı elinde toplamış." diye? Bunu bir hukukçu söylüyorsa da utanılacak bir şeydir. Bu kadar net söylüyorum.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Bana mı söylüyorsunuz?

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Evet, size söylüyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Allah Allah!

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Arkadaşlar, lütfen dinleyelim.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - 104'üncü maddede Cumhurbaşkanın yasama, yürütme, yargıyı tek başına elinde topladığı nerede yazıyor? Bunu söyleyip duruyorsunuz her seferinde, böyle bir şey yok.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Her yerde...

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Kaboğlu, lütfen, lütfen...

Arkadaşlar...

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Şimdi, başka bir şey daha söyleyeyim.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Vesayetten bahsediyor. Vesayet başka bir şey.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Lütfen dinleyelim arkadaşlar.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Yani burada, evet, eleştiri herkesin en doğal hakkıdır, çok da normaldir ama doğruyu söylemek gibi bir yükümlülüğümüz var hepimizin, milletvekili olarak var, bürokrat olarak var, basın olarak var; herkesin böyle bir yükümlülüğü var. Yani diyebilirsiniz ki "Evet, sistem işte şöyledir, böyledir." anlatabilirsiniz ama Cumhurbaşkanının tek adam olduğunu, bunu yorum olarak da söyleyebilirsiniz kendinizce.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Vesayet altında diyoruz.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Ama "104'üncü maddede bu yazıyor." demek ne demek? Bir Anayasa hukukçusuna bu yakışıyor mu?

Evet, başka bir şey söylemek için söz almıştım aslında o da şu: 375'inci...

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, bir yanıt verebilir miyim?

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Kaboğlu, lütfen...

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Yanıt verecek bir şey yok.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Ya, konuşmacıya biraz saygı gösterelim. Bakın, siz konuşurken bir tane insan müdahale etmiyor, siz konuşma devam ederken müdahale ediyorsunuz. Lütfen, rica ediyorum...

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Burada her sayın milletvekili işini bilen kişidir, bilirkişi gibi gelip davranmak doğru değildir.

Şimdi, esas söylemek istediğim: 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 12'nci maddesine atıf yapılan bir paragraf var. Sanırım, Sayın Bekaroğlu bunu söylemişti, buna bir açıklık getireyim diye aslında söz almıştım. Bildiğim kadarıyla, 2012'den önce memuriyette olan, bu kariyer mesleklerde çalışanlarla ilgili bir düzenlemedir bu. 666'yla bir toplu düzenleme yapıldıktan sonra, ücret düzenlemesi yapıldıktan sonra onlardan başka kurumlarda görevlendirilenlerin ücret haklarının korunması bakımından bu maddeye bir atıf yapılıyor bütün düzenlemelerde. Burada da sanıyorum aynı mantıkla... Yani 2012'den evvel kariyer mesleklerde görev almış olan memurlardan Cumhurbaşkanlığında görevlendirilenler var ise onların ücretlerinin, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'den önceki haklarının aynen devamı mahiyetinde bir düzenleme.

Teşekkür ediyorum.