BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Şimdi, değerli arkadaşlar, az önce Levent Bey kızdı, "Niye kızıyorsun?" Şimdi, "Bana niye kızıyorsun?" Ya, bizim kızmamız, inanın, iki günden beri o kadar hakaret, o kadar itham duyuyoruz ki, bunların sonucudur. Aslında tek başına vekilimize cevap vermiyoruz, tümüne toptan veriyoruz. Yoksa bir vekilimize kızdık, hadi, size bağıralım demiyoruz. Dünden beri bunlar söyleniyor, o yüzden kızıyoruz; birincisi bu.

İkincisi: Bakın, değerli arkadaşlar, bu baroyla ilgili ithamlarınızı bir defa hiç doğru bulmuyorum. Yani Baro Başkanlarıyla siz görüşmediniz bir defa, Metin Feyzioğlu görüştü; onun cevabının resmî olarak bize iletti. Sonradan siz kendi kendinize görüşmüşsünüz, bir şeyler yapmışsınız, eyvallah ama o görüşmemizde konuştuğumuz... (CHP sıralarından gürültüler)

Allah, Allah! Bilgi veriyorum arkadaşlar: Metin Bey görüştü, Şentop Başkan görüştü, ben görüştüm, Sayın Zeynel Emre Bey görüştü ve arkadaşlar bize "3 kişi gelmeyiz, hepimiz." diye ısrar ettiler. Bu görüşmeler bittikten sonra, siz tekrar başlamışsınız görüşmeye, bir şeyler diyorsunuz. "Âlâ Restoran" falan, bilmiyorum bunları ben. Gelmek isteyen, alır gelirdi. Bunların hiçbirisini bilmiyorum ben, Âlâ mala falan.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Doğan Kubat aradı ve "Âla'da ağırlayalım." dedi Grup Başkanınız adına.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bakın, bir daha söylüyorum: Benimle olan görüşmelerinde İstanbul Barosu "Olmaz." dedikten sonra bitti.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - "Âlâ Restorana geçsinler, 3'ünü de içeri alalım." dedi. Arar sorarsın! Aksini söylerlerse, gerisini ben söylerim.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bir daha söylüyorum: Baro Başkanları gelselerdi, baş tacı, ağırlayacaktık burada; gelmediler.

Onun dışında bir ifadeyi hatırlatmak isterim: Yani "FETÖ'nün ruhu nerede geziyor?" falan geçiyorum bu kadar ucuz ifadeleri ama 2012'deki FETÖ'nün kanun teklifini böyleydi diyorlar arkadaşlar zaman zaman. Bakın, değerli arkadaşlar, inşallah, dinler, anlarsınız; biz bütün kanun tekliflerini -eskilerini- çalıştık. Aynı şekilde, farklı STK'lerin -solcusu var, İslamcısı var, FETÖ'cüsü var- kimin neyi varsa bununla ilgili baktık. O gördüğümüz -her hâlde o ithamda bulunuyorsunuz- "FETÖ" diye ifade ettiğiniz derneğin o zaman bir önerisi var, ondan aldığımızı düşünüyorsunuz. Onu iyi inceledim, o ifadede, o teklifte bütün baroların kapanması iddiası var, hepsi kapanıyor, baro yok FETÖ'nün teklifinde. Ardından çok küçük oranlarda, her ilde sayısız baro kurmaya imkân veriyor.

MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Aynı şey!

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Yani "Aynı şey." diyorsanız, ya arkadaş ne deyim yani bilemiyorum, siz doldurun arkasını.

SALİHA SERA KADIGİL SÜTLÜ (İstanbul) - Çoklu baro... Çoklu baro bir FETÖ projesidir!

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Eğer o anlattığımla buna aynı şey diyorsanız, bu, tıbbi bir mesele artık, konuşmam yani.

Bakın, şu ankinde 3 büyük şehirde arzu edilirse -zorunlu değil- ihtiyari olarak baro kurma imkânı veriyor. Kapanan baro falan yok; ne İstanbul ne Ankara ne Bayburt ne Tunceli, küçük, büyük, hiçbiri kapanmıyor, mevcutlar devam ediyor ama bir grup arkadaş diyorsak ki: "Ben de baro kurmak istiyorum." ona izin veriyor bu kanun. İstemiyorsa vermeyecek zaten, anlaşırsa vermeyecek zaten ama bu kanunun "FETÖ" diye ifade ettiğiniz dernekle...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ben bu konuda bir şey demedim, bunu on dakika anlattı zaten, şimdi tekrar, baştan...

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Yok.

Bu kanunla ilgili, bu itham büyük haksızlık.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Söz alsın, otuz dakika konuşsun.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Teşekkür ediyoruz Sayın Turan.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Özgür Başkan, arkadaş onu dediği için söylüyorum. Dolayısıyla bu ithamların haksızlık olduğunu düşünüyorum Sayın Başkan.

Tekrar teşekkür ediyorum.