KOMİSYON KONUŞMASI

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Evet, 28'inci madde kamuoyuna tağşiş ve taklit maddesi olarak geçti artık. Yani bu Komisyon toplanıyor neyi görüşecek? Hobi bahçesi, gıdadaki taklit, tağşiş. Yani bütün televizyon kanallarında bu var.

Hadi, sondan başlayayım. Şimdi, Tarım Kredi Kooperatiflerinde -gazetelere de yansıdı- "Tağşişli Genel Müdür" diye bunu sunmak istemezdim ama biz, birçoğumuz bununla ilgili soru önergesi verdik. Bu arkadaş atanmış, Bakanın da haberi olmadığı şeklinde gazetelerde demeç çıktı. Yani bunu bir şeye kavuşturmamız lazım, neticeye kavuşturmamız lazım ama bu maddeyi biz destekliyoruz. Niye destekliyoruz? Çünkü ciddi anlamda gıdada tağşiş var ve taklit var. Bunun önüne geçebileceksek cezalarla geçebiliriz. Son zamanlarda Tarım Bakanlığı firmaların isimlerini açıklıyor ama büyük cezalar vermiyor. İsimlerini, o firmaları biliyoruz ki sonradan merdiven atında yeniden üretimler yapıyorlar, başka isimlerle üretimler yapıyorlar. Bunların bir daha üretim yapmaması sağlanmalı. Yani bizler çok iyi biliyoruz ki, örneğin yağda, zeytinyağında, ayçiçek yağı olarak ve kanola yağını biraz uçucu maddelerle zeytinyağı kokusu vererek satılıyor.

Bunun gibi, işte, kaşar peynirlerinde, beyaz peynirde yani birçok üründe; kırmızı biberde kiremit tozu, bu söyleniyor sürekli, bunların olmaması gerekli. Bunların önüne geçmemiz lazım, bunun da etkin denetimle olacağını söylüyorum. Buradan da neye geçmek istiyorum? Etkin denetimi kiminle yapacaksınız? Tarım Bakanlığının yeterli personeli var mı? Bir sürü gıda mühendisini işe başlatmadılar, kadroları doldurmadılar. Bu denetimi yapmak için yeni kadrolara, sadece bu konuda görev yapacak kadrolara ihtiyaç var.

Bir de kendi başımdan geçen ve Mecliste de sıkça gündeme getirdiğim bir konu var: Kızartma yağları. Biliyoruz ki hepimiz, kızarma yağı lavaboya döküldüğü anda bir litre kızarma yağı 1 milyon litre temiz suyu batırıyor. Şimdi, su çok önemli diyoruz, suyu korumamız lazım diyoruz ama bu şekilde suyu kendi kendimize kirletiyoruz. Şimdi bunu toplayan firmalar var. Toplayan firmalar çeşitli şekillerde bunu servis araçlarıyla topluyorlar ama toplanabilen miktar üretilen miktarın yüzde 5'ini bile bulmuyor. Bu konuda daha büyük bir faaliyet içerisine girmemiz lazım. Bunu niye anlatıyorum? Çünkü ben bu kızartma yağlarının üzerine gittim. Kızartma yağlarının kızartıldıktan sonraki kısmı toplanıyor. İyi de bu birkaç sanayiye de gidebiliyor, kimya ve gıda sanayilerine maalesef gidiyor. Gıda sanayisine gitmemesi lazım çünkü asitli bir yağ. Bunu Bakanlığa sordum, dedim ki: Bu asitli yağların özellikle tavukçuluk sektöründe kullanıldığına yönelik bir duyum var. Bakanlıktan bana cevap geldi. Sağ olsun artık cevaplar hızlı bir şekilde geliyor, yani on beş-yirmi gün içerisinde geliyor, tam tatmin edici cevaplar değil ama yine de cevap geliyor. Gelen cevap "Kesinlikle böyle bir şey yok, biz denetim yapıyoruz." şeklinde. Fakat bir hafta sonra bir daha bilgi geldi. Birkaç firmaya bu asitli yağı kullandıklarından dolayı ceza kesilmiş ve mahkeme kararları var. Demek ki denetimler yeterince yapılmamış ya da bunun kullanımı maalesef yeterince denetlenmemiş ki bu hepimizin sağlığı. Özellikle de tavukçuluk firmalarında yemin içerisine bu yağların katıldığı yönünde bilgi geldi, tekrar Bakanlığa sordum, daha cevap gelmedi ama bu konu son derece önemli çünkü insanımız alışveriş yapıyor, para ödüyor, parasının karşılığını alması lazım. Yani ne olarak alması lazım? Sağlıklı, denetimden geçmiş, güvenilir bir gıda olarak satın alması lazım. Zaten Tarım Bakanlığının görevi bu değil midir? Gıdayı bize ucuz, bol ve güvenilir temin etmek ve bu aşamada da denetimlerini sağlamak Tarım Bakanlığının asli görevlerinden bir tanesidir. Bu amaçla çıkaracağımız bu yasada... Çünkü Gıda ve Yem Kanunu'nda da değişiklik yapıyoruz. Yemin içerisine de bu tip maddelerin girmemesi lazım, bunun çok iyi denetlenmesi lazım. Tağşiş yapan firmaları teşhir etmek onlar için çok önemli bir ceza değil. Teşhir ettiniz, ne oldu? Adam başka bir isimle bir hafta sonra bir firma daha kurdu, aynı işe devam etti. Örnek veriyorum: Bizim bölgemizde yağ firmalarında dolumculuk denilen bir olay vardır. Yani firma tankerle yağ satar, yağ satın alır bir firma, gider bir depo kiralar, bir tane vana sistemiyle o bir tane tankerin içerisine, bir deponun içerisine, oradan musluğu açar, yağları bir markayla satar. Ben böyle çok yağ gördüm. "Rocky" yağları bile gördüm yani. Üzerinde "Rocky" yazıyordu ve üzerinde "5 litre" yazmasına rağmen hiçbir zaman 5 litre olduğunu da görmedim. Şimdi bu firmayı siz teşhir etseniz ne olacak? Bunun belki de cezasını ciddi anlamda artırmamız lazım, hapis cezalarının bence verilmesi lazım, sadece para cezaları da olmaz çünkü insan sağlığıyla oynamanın... Çünkü bir süre sonra özellikle yağlarda tam kaynatılmadığı için birçok insanın midesinde sıkıntılar başlıyor. Başka hastalıklarla karşı karşıya kalıyor ve bu işin keyfiyeti yok, bu işi çok sıkı denetimle, cezalarla çözmemiz lazım.

Sonuç olarak bu maddeyi destekliyoruz, olması gereken bir madde. Tağşiş ve taklit yapan firmaların çok ciddi cezalar alması, bunun içerisine mümkün olduğunca para cezalarının yanında hapis cezalarının da getirilmesi ve reklamların çok iyi bir şekilde denetlenmesi... Yani, kamuoyunda, televizyonlarda birçok reklam var. Örnek veriyorum yine ayçiçeğinden: Ayçiçeğinin fotoğrafını gösteriyor ama üzerinde tenekenin "Bitkisel karışım sıvı yağ" yazıyor. Yani bir imaj yaratıyor. Bu konuyla ilgili birçok şeyler vardı, daha önceden reklamlar vardı, işte, hangisi hafif falan filan. Hepsi hafiftir, hepsi bitkisel yağdır ama bu tip ürünlerin reklamları da açıklayıcı olmalı, sadece satışta, pazarlamada değil, reklam aşamasını da Tarım Bakanlığının ciddi anlamda denetlemesi lazım. Tağşiş ve taklit eden ürünleri ve firmaları, dediğim gibi, teşhir etmek yeterli değil, isimlerini açıklamak önemli değil. Sadece bir gün gündemde kalıyor o firmalar, o firmalardan alışveriş yapıldıysa da genelde bakıyorlar, o firmalar tanınmış markalar mı, tanınmış markalar değilse zaten çok da reklam olmuyor, ertesi gün o firmalar isim değiştirerek başka bir merdiven altında tekrar üretim yapabiliyorlar.