KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Erdöl, siz biraz önce açıklamanızda dediniz ki: "Bu maddeyle ilgili olarak sezaryen konusu çok fazla oldu -sezaryen doğumlar- onu azaltabilmek için böyle bir şey getirdik."

Şimdi, gerekçenizde -biz de oturuyoruz, dersimize çalışıyoruz yani bu gerekçeye de baktım ben- sezaryenden bahsetmemişsiniz, şöyle diyorsunuz: "Mesleki uygulamalarda bulunmak üzere yetki belgesi alabilmelerine..."

Şimdi, ben öğreniyorum ki Aytuğ Hocadan da, bu ebe ve hemşirelerde vekâlet ebe, yardımcı ebe, böyle statüler söz konusu olmuş, ne olduğu belli olmayan bir duruma gelmiş bu. Mesleki uygulamalarda bulunmak üzere yetki belgesi mi alıyor bunlar Sayın Bakanım? Şimdiye kadar böyle bir yetki belgesiyle mi uygulamaya geçilebiliyor? Yani eğitimden sonra bir yetki belgesi söz konusu mu mesleki uygulamalarda bulunmak üzere? Bir karmaşa söz konusu. Sadece ben bu gerekçeyi okuduğumda daha net görmüştüm, "Bunu geçelim, herhâlde bu gerekli bir maddedir." diye düşünmüştüm ama şimdi kafam karıştı, gerçekten karıştı. Bu nedir? Sizin Bakanlık olarak görüşünüz ne? Mesleki yetki mi var, yetki belgesi mi var, şimdiye kadar böyle miydi? Bu ilk defa mı geliyor? Nedir bu, niçin böyle bir şeye ihtiyaç duyuldu ilk defa geliyorsa da?

Bir de Sayın Başkanım...

BAŞKAN - Sınav da gerekiyor mu -ben de onu şey yapacağım- yetki belgesi almak için ayrıca? Yani mali müşavirlerde olduğu gibi mesela.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Onları öğrenmek istiyorum. Nasıl bir mevzuat öngörülüyor, onu öğrenmek istiyorum.

Bir de meslek temsilcileri ne düşünüyor bu konuda?

BAŞKAN - Arkadaşlarımızı şey yapalım.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ağabey, meslek temsilcileri gelecek mi?

BAŞKAN - Geleceklerdi yani şey yaptık. Sendika da olduğunu bilmiyorduk.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, daha 1'inci maddede böyle yapılırsa ne olacak?

BAŞKAN - Arkadaşlarımız görüşlerini söylesinler bir.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, daha 1'inci maddede meslek temsilcileri yoksa nasıl yürütülür bunlar?

BAŞKAN - Hepsinin de var, diğerlerinin hepsine haber verildi. Ben burada demin dediğim gerekçeyle...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bu kadar basit maddede...

BAŞKAN - Odası yok, odaları olmadığı için bunun.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Tabipler Birliği olur hiç olmazsa.

BAŞKAN - Sayın Ayaydın, buyurun.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Değerli Başkanım, böyle doğru yapmıyoruz. Nasıl görüşüyoruz bunları? İlgili temsilcileri yok, bir şey yok, gerekçe yeterli değil, Bakanlık görüşü farklı. İyice karıştırdık bunları.