ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sayın Başkanım, burada suç kavramı yok. Şimdi, burada, biz çok uzun müzakere ettik. Burada elbette ki bu bir kanunsuz suç ve ceza ve suçun şahsiliği prensibini aşar mı aşmaz mı? Ceza hukuku kapsamında olsaydı, babanın suçu oğula, eşin suçu kocaya asla geçmez, böyle bir şey söz konusu olamaz, bunu düşünemeyiz bile. Fakat bu, bir idare hukuku kapsamında kamu hizmetine kabul etme. Ben, kamu hizmetine kabul edeceksem, devlet kendisine göre kamu görevlilerini nitelendiriyor, kademelendiriyor. Devletin varlığı için çok önemli olan, silah kullanan, yargı yetkisi kullanan, güç kullanan kamu görevlileri ve bir de bunları kullanmayanlar. İşte, o A kategori dediğimiz kamu görevlileri açısından kayınbabası kimdir, annesi kimdir buna bakayım diyor yani bunun sonucu almayayım demiyor, göreyim... Eğer biz böyle düşünürsek, bunu yok sayarsak Adil Öksüz'ün oğlunu bir yere hâkim atayabiliriz, kaymakam atayabiliriz. O zaman da hemen ertesi gün, siz, Genel Kurula çıkarsınız "Bak, işte, Adil Öksüz'ün oğlunu atadınız." dersiniz. Buna baksın değerlendirme komisyonu. Biz de çok uzun tartıştık; bakacak, değerlendirecek, atayacak, atamayacak.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Yapmayın Allah aşkına, yapmayın ya!

NİHAT YEŞİL (Ankara) - Adil Öksüz'ü siz getirdiniz...

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Ya, Pakdemirli'nin kardeşini bakan atadınız, yapmayın ya.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Bakın, biz, bunda bir sorun görmüyoruz, doğru görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı işi...

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Suç mu yani? Bu kötü bir şey değil ki.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Doğrusunu görüyoruz, prensibi itibarıyla böyle yapmalıyız. Ahmet suç işler, Ahmet'in kardeşi... Belki kardeş kardeşle konuşmuyor, kardeş kardeşi görmüyor; insanlar boşanıyor, onun sonucu ona yansımasın. Doğru ama sonuç itibarıyla buradaki kamu görevlisi arkadaşlarımız da bir atama yaparken iki gün sonra istemiyorlar ki bir kötü olayla karşılaşmayalım. Bunu değerlendirsin, görsün devlet; görmezse yanlış iş yapar. Yani, biz, devleti uzun vadede düşündüğümüzde, bundan mağdur olmuş bir siyasi geleneğin temsilcisi olarak bunları söylüyoruz; kolay iş değil bu söylediklerimiz. Ama 15 Temmuzu yaşadık, yaşadıklarımız bize bir ders çıkarmamızı... Devletin görerek, daha doğru karar vermesini istedi. Bu kanunun amacı da budur.