KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL GÜNEŞ (UŞAK) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Başkanım, Komisyonumuzun çok değerli üyeleri ve çok değerli bürokratlarımız ve basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, Varlık Fonunun denetimini görüşüyoruz. Tabii, Varlık Fonu ilk kurulduğunda, muhalefetin dilinden baktığımız zaman, muhalefetin halkımıza anlattığına baktığımız zaman, sanki Varlık Fonu Türkiye'nin varlıklarının birilerine peşkeş çekilmesi gibi, yok olması gibi bir algı oluşturuyordu.

Tabii, iktidar da... Daha çok, Varlık Fonunda da Türkiye'nin önemli olan varlıklarını bir araya getirerek imkânı iyi olan varlıklardan, imkânı daha kıt olanlara imkân sağlayarak daha çok finansman sağlamak ve onların daha çok büyümesini sağlamak gibi daha sığ bir anlatım yapılmıştı. Fakat şimdi biz buradan baktığımızda, Sayın Genel Müdürümüzün de anlattığından şunu anlıyoruz: Gerçekten de Varlık Fonunun amacı sadece finansman sağlamak değil, aynı zamanda Türkiye'nin ekonomisine de yön vermek ve Türkiye'nin ekonomisindeki cari açığın azaltılarak dışa bağımlılığının azaltılması yönünde adımlar atmak.

Tabii, ben bir iktisat eğitimi almadım yani çok detaylı bilemiyorum ama gerçekten de bu pencereden baktığımız zaman, işte, ithalatın azaltılması yönünde, ihracatın artırılması yönünde, petrokimya yatırımlarının artırılmış olması, yerli kömür kaynaklarının daha çok kullanılacak olması, işte, sigorta anlamında global bir sigorta şirketinin kurulacak olmuş olması, İstanbul Finans Merkezinin kurulacak olmuş olması, tabii, bunları çok önemli projeler ve Türkiye'nin yarınlara ekonomik anlamda hazırlanması için iyi adımlar olarak görüyorum. Ben, tabii, sade bizlere değil tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızın hepsine bunun anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Yani burada da insanların kafasında... Diyelim ki muhalif olarak bakanların daha çok bu şirketlerin peşkeş çekilmesi gözüyle baktıklarını veya muhalif olmayanların da daha sığ baktıklarını görüyoruz.

Burada, tabii, bazı milletvekillerimiz, işte, kömürden enerji üretimine karşı çıktıklarını veya bunun çevreye zarar vereceğini veya altın çıkarmanın gerçekten de insan yaşamı için tehlikeli boyutları olduğunu dile getirdiler ama şuna da bakmak lazım: Tabii ki insan yaşamı her şeyin üzerinde, insan sağlığı her şeyin üzerinde ama diğer taraftan da ekonomimizi büyütmek, geliştirmek ve dışa bağımlılığı azaltmak anlamında da yatırımları yapmaya mutlaka devam etmemiz lazım.

Şimdi, biz, işte, bazı milletvekili arkadaşların dediği gibi yaparsak eğer, diyelim ki kömürden enerji üretmezsek, nükleer enerjiden enerji üretmezsek, diyelim ki HES'lerden enerji üretmezsek... Türkiye'de, tabii, hükûmetlerimiz döneminde yenilenebilir enerjiye yatırım oldukça fazla oldu ve bu oranlar, yanılmıyorsam, neredeyse yüzde 5 hatta 7'lere falan geldi -tam bilemiyorum- yani oran oldukça yükselmesine rağmen Türkiye'deki enerji ihtiyacını karşılama imkânı yok ama biz şunun taraftarıyız: Hem yerli ve millî enerjiye yönelmemiz lazım hem de çevreye gerekli önemi göstermemiz lazım diye ben düşünüyorum.

Ben, bu Varlık Fonunun -gerçekten de Zafer Bey bu konuda bilgili, tecrübeli- Türkiye'mizi ileriki yıllarda çok iyi düzeye, Türkiye'nin hem ekonomik anlamda hem yatırım anlamında iyi yerlere getireceğine inancım var. Ben çalışmalarında başarılar diliyorum, Komisyonumuzu da saygıyla selamlıyorum.