SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, burada "Terör örgütleri gazete çıkarır" ve "Basın İlan Kurumu şunu yapar..." açıklamasını açıkça kınıyorum. Basın İlan Kurumunun bugüne kadar yaptıkları ve yönetim kurulu üyeleri... Yönetim kurulu üyeleri açıklandığı zaman Basın İlan Kurumunun şu anda iktidarın sopası olduğu açıkça belli. Muhalif gazetelere, muhalif yapılara ve iktidara yönelik yapılan muhalefete yönelik Basın İlan Kurumunun reklam, resmî ilan verme yetkisini açıkça kötüye kullanıyor.

Bakın arkadaşlar, şimdi, Yeniçağ gazetesi, Yurt gazetesi, arkasından "Pelikan" haberinden sonra Yeni Asya gazetesi, arkasından BirGün gazetesi, Evrensel gazetesi... BirGün ile Evrensel'e yönelik resmî reklam vermemesi üç dört tane haberine bağlı, yoksa "Yanında 6 kişilik sigortalı işçi çalıştırmıyor." haberiyle alakası yok. Bakınız, Ege Bölgesi'ndeki jeotermal enerji santrallerine karşı oradaki vatandaşların, oradaki köylü kadınların tavrını açıkladı diye, haber yaptı diye Evrensel gazetesine kırk beş gün verildi. Bakınız, "Cumartesi Annelerine güvenlik kuvvetleri saldırdı." diye "saldırma" lafından dolayı BirGün gazetesine kırk gün verildi.

Bakınız arkadaşlar, Basın İlan Kurumu artık muhalif medyayı sindirmenin, yandaş medya yaratmanın yeni bir gerekçesi oldu. Nasıl şu anda Türkiye'de yaşayan, cezaevinde bulunmayan insanların gerçek haber alma özgürlüğü varsa Anayasa'dan kaynaklanan, cezaevinde bulunan yurttaşlarımızın, tutukluların da, hükümlülerin de gerçek haber alma hakkı var ve Basın İlan Kurumuyla bir sansür yaratıp da bunları kısıtlamak demek, muhalif gazeteleri kısıtlamak demek cezaevinde bulunan insanların haber alma hakkına, Anayasa'dan kaynaklanan hakkına bir müdahaledir.

Basın İlan Kurumunun Yönetim Kurulunu söylemek istiyorum arkadaşlar. Basın İlan Kurumunun Yönetim Kurulu, Gazeteciler Cemiyetinin ve Türkiye Gazeteciler Sendikasının bundan dört beş ay önce çıkıp da açıklamaları nedeniyle suç duyurusunda bulunduğu SETA Vakfından gelen yönetim kurulu üyeleri; bakınız yönetim kuruluna: SETA Vakfının siyaset araştırmaları direktörü Mehmet Zahid Sobacı; SETA Vakfı Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran'ın kardeşi, eski Adapazarı Belediye Başkanı Aziz Duran'ın yeğeni Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Rıdvan Duran; eski AKP Genel Başkan Yardımcısı, FETÖ'cü, Zaman Gazetesi'nde yazılar yazmış Edibe Sözen; AKP yanlısı, HAK-İŞ'e bağlı MEDYA-İŞ temsilcisi Ümit Sönmez; Kanal 7'de yetiştikten sonra TRT Genel Müdürlüğü Yardımcılığına oturmuş Erkan Durdu.

Ya, Evrensel, Birgün, Yeniçağ, Yeni Asya, Yurt gibi muhalif yazılar yazan ve bu basını susturmak için Basın İlan Kurumunu kullanarak ekonomik anlamda resmî ilan verilmemesi ve bu konuda baskı kurulması, altı aylık süre içinde verecekleri cezalarla, ellerindeki reklam hakkını ortadan kaldırdıktan sonra başvuruları yaptıkları zaman da bir sürü nedenlerle gene verilmemesi. Bu ne demek? Muhalif basını susturmak, muhalif basını tam anlamıyla kenara itmektir. O nedenle, Sayın Başkanın biraz önce söylediği, bu basın organlarına yönelik söylemiş olduğu sözü kesinlikle kınıyorum.

Teşekkür ederim.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Ben ne söyledim ki?

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Tutanaklara bakalım.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Bakın söyleyin, ne söylediğimi.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Teröristlerin çıkardığı gazetelerle ilgili şeylerde bulundunuz.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Hayır efendim, ne münasebet, hayır.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Tutanaklara bakalım.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Hayır, dediğim çok net. Terör örgütleri gazete çıkarıp bu gazetelerle de içerideki insanları yönlendiriyor dedim. (Gürültüler)

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Bu gazetelerin terör örgütleriyle ne alakası var? Yeniçağın ne alakası var, Yeni Asyanın ne alakası var, Evrenselin ne alakası var?