| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2762) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 03 .04.2020 |
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri, kıymetli hazırun; hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum ve görüşmekte olduğumuz infaz yasasının ülkemize, milletimize, hukuk dünyamıza ve suç ve cezayla, suçlulukla mücadeleye katkıda bulunmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum.
Tabii, uzun zamandan beri kamuoyunda "infaz yasası" olarak bilinen çalışma takip ediliyor, basın mensupları takip ediyor. Bu bağlamda, uzun bir çalışma sürecinden sonra yasayı, AK PARTİ ve Milliyetçi Hareket Partisi grupları olarak hazırlayarak Meclis Başkanlığına sevk ettik ve bugün de Komisyonumuzda yasanın görüşmelerine başlıyoruz.
Tabii, yasa teklifi hazırlanırken katılımcı demokrasinin gereği olarak Türkiye'de bütün yüksek yargı mensuplarının, uygulayıcıların, hâkim, savcı ve avukatların, hukuk akademisyenlerinin ve bütün siyasi parti gruplarının görüşleri alınarak tekemmül ettirilmiş ve bugün Mecliste görüşülmesine başlanmış bulunuyor.
Tabii, bu çalışma hazırlanırken çalışmanın zor bir alan olduğunun altını çizmek gerekir. Zira infaz düzenlemesi toplumda taban tabana zıt hukuki menfaatlerin çatıştığı ve nasıl bir düzenleme yaparsanız yapın yekdiğerinin rahatsızlık duyma olasılığının yüksek olduğu bir alandır. Bu nedenle, yapılan düzenleme uzun ve zorlu bir çalışma neticesinde tamamlanmış bulunuyor. Ve yasayı yaparken her zaman olduğu gibi "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." anlayışıyla, millet bu hususta, infaz düzenlemesi noktasında ne talep eder, ne düşünür, bunları sıkı bir şekilde takip etme gayreti içerisinde olduk. Ve yapılan çalışmalarda milletin rehberliği, yol göstericiliği bize ilham ve ışık kaynağı olmuştur. Bu çerçevede, bu talebin milletimizin talebi, milletimizin vicdanında karşılık bulan bir teklif olduğunun da tekrar altını çizmek gerekiyor.
Tabii, bu noktada, paketin hazırlanmasında emeği geçen bütün siyasi parti gruplarına ve özellikle teklif sahibi olarak AK PARTİ ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna yürekten teşekkür ediyorum. Tabii, bu zor alanda bürokratlarımızın da çok yoğun bir çalışma -yaklaşık dört beş aylık- sürecinden sonra iş bu noktaya geldi. Bu noktada bürokratlarımıza da yürekten teşekkür ediyorum.
Tabii, aynı zamanda biz bu teklifi hazırlarken -basın mensupları takip etti, buradaki bütün siyasi parti temsilcileri, Adalet Komisyonu üyeleri de takip ettiler ki- bütün siyasi parti gruplarına da ziyaretler gerçekleştirildi ve şu anda teklif sahibi olmayan diğer siyasi parti grupları da ne düşünüyor; görüş, düşünce ve önerileri, talep ve teklifleri nelerdir, bunları da not ettik. Bu tekliflerden bir kısmı tabii ki İnfaz Yasası'yla ilgili değil, maddi ceza hukukuyla ilgili teklifler de var, yargılama hukukuyla ilgili teklifler de vardı, o teklifler infaz düzenlemesi kapsamı dışında olduğu için şu an itibarıyla o teklifleri ayrık düşünerek, sadece infazla ilgili müesseselerde değişiklik yapan talep ve teklifleri değerlendirerek teklifin içerisine koymaya gayret ettik.
Tabii, bu düzenleme, bir taraftan suç ve suçlulukla mücadele; ceza hukukunun amacı olan hükümlülerin topluma kazandırılması, ıslahı; bozulan kamu düzeninin yeniden inşası amacına matuf ve çağdaş demokrasilerde, çağdaş hukuk sistemlerinde -ceza hukuku sistemlerinde- var olan "suç ve cezalarda orantılılık" prensibi de dikkate alınarak hazırlanmış bir tekliftir. Düzenleme bir af müessesesi asla değildir, düzenleme bir infaz düzenlemesidir. Yani bugüne kadar var olan ceza miktarlarıyla ilgili değil, bundan sonra da işlenme olasılığı olan bütün eylemlerle ilgili de düzenlemeler içermektedir.
Bilindiği üzere "ceza infaz sistemi" dediğimizde kapalı cezaevlerinde, açık cezaevlerinde ve arkasında denetimli serbestlik bürolarında ve şartlı salıverilme süresini içine alan dört kademeli bir müesseseyi düşünüyoruz ve yapılan bu düzenlemede, işte bu infaz müessesesinin kurumları arasında geçişliliği sağlayacak oransal değişiklik söz konusudur. Biraz önce ifade ettiğim gibi, nasıl milletimizin rehberliği yol göstermişse, milletimizin vicdanında karşılık bulmayacak ve büyük infial uyandıran suçların bu ceza infaz sisteminin dışında bırakılmasına gayret ettik. Bu bağlamda, terörle mücadele kapsamında terör suçları, cinsel istismar suçları, uyuşturucu madde imal, ithal ve ticaretini yapan ve uyuşturucu madde baronlarını içerisine alan, aynı zamanda kasten adam öldürme suçunu, kasten insan öldürme suçunu da ayrık tutarak, aynı zamanda kadına ve erkeğe karşı şiddet, aile içi şiddeti de ortadan kaldıran -ve onu da ayrık tutarak- bir düzenleme yapmaya gayret ettik.
Tabii, bu düzenlemeler sadece infaz düzenlemeleri olarak değil, aynı zamanda infaz sisteminde bazı müesseselere ilişkin de düzenlemeler getirmektedir. Özellikle, 0-6 yaş arası çocuğu bulunan kadınlar, yaşlılar -60, 65 ve 70 yaşındaki- ile ilgili kademeli olarak evde, konutta infaz sisteminin kapsamı ve şartları kolaylaştırılıyor ve genişletiliyor. Aynı zamanda, kendine bakamayacak durumda olan ve bu durumunu da Adli Tıp Kurumundan almış olduğu raporla tevsik eden hükümlülerle ilgili de konutta infazın şartları ve kapsamı genişletiliyor. Yine, iyi hâlle ilgili otomatik geçiş sisteminden çıkmak suretiyle özellikle ceza tevkifevine girdikten tahliyesine kadar geçen süre zarfında, hem ceza tevkifevlerinde hem adliyede duruşma sırasında hem de hastanede hastalığı sebebiyle bulunduğu sırada hastanedeki tavır ve davranışların iyi hâl incelemesinde, değerlendirilmesinde dikkate alınacağı ve bunu da gerçekleştirecek gözetim ve denetim komisyonunun değerlendirmesi -ki burada başsavcının veya göstereceği infaz savcısının da bulunacağı; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından uzman personelin de bulunacağı- bir komisyon tarafından ince elenip sık dokunarak topluma salacağımız hükümlülerin toplumla buluşabileceği, topluma kazandırılabileceği şartların gerçekleşip gerçekleşmediğini de inceleyecekler. Tabii, yapılan bu inceleme ola ki bir hata, kusur içeriyorsa bununla ilgili de yine infaz hâkimliğinin denetimine açmak suretiyle "hâkim teminatı" getiriyoruz. Ola ki hâkim teminatı da, hâkim de verdiği kararda bir hata işlerse buna karşılık da bir itiraz müessesesi getirmek suretiyle, iyi hâl indirimini, iyi hâl değerIendirmesini, topluma kazandırma, ıslah amacının gerçekleşip gerçekleşmediğini gerçek anlamda hem kriminolojik hem psikolojik hem de sosyolojik anlamda değerlendirebilecek ve bunu da hâkim teminatına bağlayacak hukuk güvenliğini de getirmiş oluyoruz.
Tabii, yine, Dünya Sağlık Örgütünün tespitiyle ortaya konulan pandemiyle karşı karşıyayız. Covid-19 salgını sebebiyle gerek Dünya Sağlık Örgütü gerekse Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu Başkanı tarafından, bütün dünya kamuoyuna, salgınla mücadele bağlamında, cezaevlerinde yatan hükümlü sayısının azaltılmasına yönelik bir tavsiye kararı da oldu. Bu çerçevede, artık bir uluslararası hukukun da konusu olan cezaevindeki yoğunlukla ilgili de ayrı bir müessese getirmek, düzenleme getirmek suretiyle şu anda zaten ceza infaz kurumlarında -açık ceza infaz kurumlarında- bulunan hükümlülerin izin hakları var. Bu izin haklarını salgın sebebiyle iki aylık süreye yaymak suretiyle cezaevlerindeki yoğunluğu salgın dönemine teşmil etmek üzere azalmaya da gayret ediyoruz.
Bu bağlamda, 70 maddeden oluşan ve 11 ayrı kanunda değişiklik öngören yasa teklifi pek çok değişikliği zaten öngörüyor. Bununla ilgili, yine, teklif sahipleri olarak Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Muhammed Levent Bülbül ve yine Adalet Komisyonumuzda teklif sahibi olan Afyonkarahisar Milletvekilimiz Ali Özkaya ayrı ayrı, ayrıntılı açıklamalarda bulunacaklar.
Ben şu an itibarıyla yaptığım açıklamalarla kifayette bulunmak istiyorum ve bu noktada sözün talep eden kişilere verilmesini talep ediyor, teşekkür ediyorum.