BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Ya da Özelleştirme altındaydı. Dolayısıyla her bir banka diyelim ki Ziraat Bankasına bir başka bankanın bu risk grubunda olması nedeniyle öz kaynağının yüzde 25'ine kadar kredi verme imkânı vardı. Hazine altında olduğu zaman, diyelim ki Ziraat Bankasına yüzde 25, işte Türk Hava Yollarına yüzde 25, PTT'ye yüzde 25 gibi. Şimdi, tabii, Varlık Fonu altına gelince eğer "ayrı" ifadesi kullanılmazsa orada şu anlama geliyor: O zaman diyelim ki yüzde 25'lik limit tamamına uygulanacak anlamına geliyor, yani Ziraat Bankasına ayrı bir yüzde 25 limit, Türk Hava Yollarına ayrı bir yüzde 25 limit olmayacak eğer "ayrı" kelimesi kullanılmazsa, böyle anlıyorum, doğru mu bu?

BDDK BAŞKANI MEHMET ALİ AKBEN - Sayın Başkanım, ayrıca temerrüt hâlinde de, bir kuruluşun temerrüt içine düşmesi hâlinde diğer aynı risk grubundaki firma için temerrüt durumunda uygulanacağı anlamına gelir aynı risk grubunda olması.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Orada "her biri" yazıldığı için buna gerek oluyor tabii "ayrı yazılması... Yukarıda yeni düzenlemede "Ait bankaların her biri" demişiz. "Her biri" dediğimiz için bunun...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Tabii "Bankaların her biri" olarak geçiyor. Dolayısıyla "ayrı" ifadesi kullanılmazsa o zaman Varlık Fonu altındaki tüm "entity"e hepsine sadece bir bankanın yüzde 25'lik bir limiti kullandırılacak ki 25 tane kuruluş olduğunu düşünün, işte yüzde 1'lik bir pay düşer o zaman. Mevcudu yani aslında yaptığınız düzenleme, benim anladığım, Varlık Fonu şemsiyesi altına girmesinden dolayı teknik bir düzenleme yapıyorsunuz, bir farklılık, bir şey yok; ben bunu anlıyorum, doğru mu bilmiyorum?