ADNAN YILMAZ (Erzurum) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Öncelikle Sayın Genel Müdürüm, zatıalinizin yeni görevini tebrik ediyorum. Hakikaten bu kısa zamanda ben de şahit oldum, Erzurum'da işletmelerinizi gezdiğinizi gördüm, bundan çok memnun oldum. Ancak, müsaade ederseniz, ben de size 20 tane ilçe, 1.041 tane köyün durumunu izah edeyim.

Sayın Genel Müdürüm, bizim eskiden bir numara vardı otuz sene orada hizmet eden, 211 12 13. "Elektrik arıza" derlerdi, hâlâ hafızamda. Gece lambalar söndü mü açardık, bir ekip gelir bağlardı. Gezdim, hiçbir işletmenizde arıza ekipleri geceleri yok. Hanımefendiler bağışlasın, hani derler: "Bana koca lazım, o da bu gece lazım." Şimdi, Sayın Genel Müdürüm, ben o gece lambayı yakamazsam ben ne yapayım? Gece ekibiniz var mı? Böyle bir şey yok. Bunu istirham ediyorum, çok önemli.

İkinci bir konu, ödemeler konusunda... Yönetmelik gereğince, on gün ara veriyor, ikinci bir ihbar yapılıyor, yirmi gün, üç beş gün geçer geçmez yönetmeliği ihlal edince bunu kesiyorlar ve kesme bağlama parası alıyorlar. Ödemelerdeki kolaylık... Adamın 100 bin lira borcu var, 50'sini ödeyeyim, 50'sini katiyen kabul etmiyorlar.

Ve çok önemli bir şey sokak lambaları. Bakın, hem iklime karşı hem teröre karşı, biz soğuğa karşı mücadele ediyoruz, bütün sokak lambalarımız eksik, bugün gezmekte vatandaşlarımız güçlük çekiyor. 2 lambayı 1'e indirdiler, bunları çok düşürdüler.

Şimdi, gelelim, ben de bir benzetmeyle -vakit de kısaldı- anlatayım: Şimdi, Değerli Genel Müdürüm, 2 tane arkadaş var -bir teşbih yapacağım- 1 tanesi bu elektrik kullananlar, bir diğeri de şirketler. 2 topçu arkadaş diyelim bunlara. Elektrik kullanan rahatsızlanmış; topçu, ölenin yakını, haletinezdeyken- bu şirketler- gelmiş, sormuş, demiş ki: "Arkadaş, sen ahirete gidiyorsun, bana bir haber gönder, orada da top filan var mı?" Adam ölmüş. Kim ölmüş? Elektrik kullanan adam ölmüş, ahirete gitmiş, iki ay sonra bu şirketin sahibinin rüyasına gelmiş "Arkadaş, ahirette de top var mı?" diye zormuş. "Var kardeş, her çarşamba oynuyoruz, bu iyi haber. Bir de kötü haber vereyim, emmiler bize ne diyor biliyor musun?" demiş. Kötü haber de bu: "Önümüzdeki iki ay sonraki listeye baktım -şirket sahibi- senin adın da kalededir, haberin olsun." demiş.

Teşekkür ederim.