MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Başkanım çok teşekkür ediyoruz.

Tam bir saati falan geçti 1'inci madde. Yani, aslında konu çok net, birtakım alacaklar var, bu alacakların takibine karar vereceğiz sonuçta. Yani, bu alacakları da uğraşmışız hepimiz birlikte, buraya kadar getirmişiz. Arkadaşlardan ben şöyle bir izlenim edindim: Ya, bu alacaklar fazla aslında, bu alacaklar azaltılmış. Bizim önümüze gelen bunlar yani önümüze gelen bunlar. Dolayısıyla, biz bunlar konusunda karar vereceğiz, birincisi bu.

İşlerken KİT Komisyonunun yapısı, bir konuda çok uzun uzun konuşuyoruz, konuyu da epey genişleterek konuşuyoruz, sonra sonuna gelince artık, sabır kalmıyor. Mesela, dün dört saat, dört buçuk saat bir tek kurumu konuştuk.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Aslında daha çok konuşulması gerekir.

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - On beş, yirmi beş saatte konuşursun, bir sene de konuşursun konuştuktan sonra ama toplantının bir şekli var, ona uymak zorundayız. Bakın, şöyle oluyor: Biz sizleri dinliyoruz, çoğunlukla da dinliyoruz, genellikle de çok az konuşuyoruz. Ama, bu...

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ya, bizi niye dinliyorsunuz? Sayıştayı dinleyin, Genel Müdürü dinleyin...

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Efendim, o zaman susar mısınız lütfen! Susar mısınız lütfen!

BAŞKAN - Sayın Akar, karşılıklı diyaloğu şey yapmayalım, lütfen!

ADNAN YILMAZ (Erzurum) - Konuşmacıya niye müdahale ediyorsunuz Haydar Bey? Biz sizi dinliyoruz, Mehmet Bey de konuşuyor...

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Lütfen, dediğim hâlde susmuyorsun ya, ayıptır ya!

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ayıp değil mi, doğru söylüyorsun!

BAŞKAN - Sayın Domaç, siz devam edin.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Buyurun, istediğiniz kadar konuşun.

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Lütfettiniz , sağ olun, teşekkür ediyorum!

Efendim, sonuçta şöyle bir noktaya geliyoruz: İbra noktasına geldiğimizde artık, o kadar çok şey konuşulmuş oluyor ki özde not etmemiz gereken şeyleri de not edemiyoruz. Onun için bir konuyu -hepimiz çok iyi anlıyoruz söylenen şeyleri- çok dağıtırsak gerçekten, karar verme noktasında etkin kararı veremeyebiliriz. Bu da muhalefetti iktidardı çekişmesi değildir, burada gerçeğe varmaktır işimiz. Böyle bakarsak hızlı karar verebiliriz, dağıtırsak veremeyiz.

Dolayısıyla, lütfen, Sayın Başkanım, sizden de...

BAŞKAN - Evet, daha çok beni ilgilendiren bir değerlendirmeydi bu.

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - ...ricamız şudur: Yani, bizim belli tahammül sınırlarımız var. Bu belli teamül sınırlarımızın, toplantı teamül sınırlarımızın -her insan için söylüyorum bunu- bunun aşılmaması gerekir. Bu aşıldığı takdirde bu Komisyonu çok fazla yürütemeyiz diyorum.

Teşekkür ediyorum.