KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN ÖREN (Manisa) - Tabii, Özgür Bey'in şahsi fikri bu ama benim ısrarla şu dilekçede gördüğüm bir kelime bile benim motivasyonumu bozuyor. Mesela şöyle diyor Özgür Bey: "...yerinde incelenmesi faydalı olacaktır. Bu ziyaretlerin konu hakkında akademik eğitimi ve bilgisi olmayan Komisyon üyeleri yerine..."

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Akademik eğitim ve bilgi.

HASAN ÖREN (Manisa) - Akademik eğitim ve bilgi. Yani, biz bilgisizsek veya siz bilgisizseniz bu kadar televizyona çıkıp da...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Akademik eğitim, akademik bilgi.

HASAN ÖREN (Manisa) - Bakın, bir daha okuyayım arkadaşlar, bir daha okuyayım da belki danışmanınız yanlış yazmış olabilir yani: "...akademik eğitimi ve bilgisi olmayan..."

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Nasıl anlamak istiyorsanız öyle anlayın, ben kendi adıma...

HASAN ÖREN (Manisa) - "...akademik eğitimi ve bilgisi olmayan Komisyon üyeleri yerine..."

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Akademik eğitimi ve bilgisi olmayan.

HASAN ÖREN (Manisa) - Evet. O zaman akademik eğitimi ve bilgisi olan...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hasan Ağabey, cümlenin tamamını okuyun.

HASAN ÖREN (Manisa) - Müsaade eder misiniz, bir saniye müsaade eder misiniz, ben sizin sözünüzü kesmedim.

O zaman Işıklar'a da bunlar gitsin, Eynez'e de bunlar gitsin. Neden Eynez'e inip de bir buçuk saat televizyonda konuşuyoruz hep beraber? Neden Işıklar'a gidip de ikisinin arasındaki değerlendirmeyi yapıyoruz? Televizyonlara çıktığımızda maden mühendisinden fazla biliyoruz da konuyu, dışarıya geldiğinde bunu bilmezlik olur mu? Üstelik bir de altında şöyle bir şey diyorsunuz: "Ziyaret için 17 kişilik akademisyenlerden veya..." Ya, biz oraya gidip de ne yapacağız Avustralya'da, ne yapacağız Almanya'da, ne yapacağız Amerika'da? Sadece Işıklar'da yaptığımıza, Eynez'de yaptığımıza, bakacağız Avrupalı nasıl yapmış bunu, nasıl üretiyor, buradaki damar kalınlığı nedir, neden orada 530 milyon ton neden bizde 63 milyon ton, neden 50 bin kişi, neden 50 bin kişi diye. Üretimde sonuçta böyle bir şey çıkıyor. Bunları görmek için bir maden mühendisi mi olmak gerekiyor? Olması gerekli ise o zaman Komisyondaki arkadaşlar Komisyondan istifa etsinler, desinler ki: "Arkadaşlar, bizi yanlış seçtiniz siz, siz buraya Sayın Başkan gibi bütün maden mühendislerini veya bu konudaki insanları seçersiniz ve bununla ilgili yaparsınız." Peki, 17 kişinin parasını kim karşılayacak? Bu arkadaşları dışarıya gönderdiğimizde bu arkadaşlar ceplerinden mi harcayacaklar parayı? Hayır.

Hayır arkadaşlar, siyaset farklı bir şeydir, herkesin üslubu farklıdır, herkes istediği şekilde siyaset yapabilir ama birbirinin üzerine basma hakkı yoktur. Bu kararı hep beraber aldık burada, AKP'si de, MHP'si de, CHP'si de. Keşke biz grup olarak kendi aramızda tartışabilseydik, kendi aramızda Özgür Bey'in kendi parasıyla gidebileceğini bize açıklayıp biz de belki kendi paramızla gitme fikrini ortak bir önerge hâline dönüştürebilseydik. Olabilir, siyaset şov sanatıdır, şov dalı vardır ama hiçbir zaman bu kadar da yüklenmeye hakkı yoktur.

Dışarıya gidilmeli "Dışarıdaki bu madenlerde neden bu kadar çok üretim oluyor, niye elli yıldır burada kaza olmuyor?"u hem oradaki arkadaşlarımız bize anlatmalıdır, sadece madene bakıp görmeyeceğiz böyle, birileri gelecek önümüze ama spontane ama tercüman vasıtasıyla, bize neden buradaki madenlerde kaza olmadığını anlatacak, tıpkı gidip de dinlediğimiz başka yerlerdeki heyetler gibi.

Israrcıyım, gidilmesinde fayda vardır, hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti hükûmetinin harcayacağı 20 bin lira, 30 bin lira, 50 bin lira, 100 bin lira üzerinden kurban kesmesin. Çok fazlasıyla para harcanıyor. Yurt dışına gittiğinizde harcırahlarınızı almayın o zaman. Yurt dışına gittiğinde milletvekilinin 199 euro harcırahı var. Devleti bu kadar düşünüyorsa milletvekilleri harcırahlarını almasınlar veya kendi yaşamlarının içerisinde farklı bir bölümde ya bu devletin parasını başka yerde acaba harcıyor muyuz, yiyor muyuz diye düşünsünler ama bir arkadaşımızın çıkıp da 17 kişi üzerinde böyle bir baskı kurmasını ve bunu da basın ve medya önünde... O gün arkadaşımızın söylediği zaman basın da vardı içeride. Olması da önemli değil çünkü tutanaklarımızın hepsi bilgisayarda hemen açıklanıyor. Yani, 1 kişi devleti düşünen, 16 kişi devleti düşünmeyen bir anlayışın ve düşüncenin bu Komisyonu rahatlatacağını veya birbiriyle sevgi bağını oluşturacağını zannetmiyorum.

Teşekkür ederim.