| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .01.2015 |
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, değerli milletvekili arkadaşlarım, değerli bürokratlar, basınımızın değerli mensupları; hepinizi, saygıyla selamlıyorum.
Evet arkadaşlar, gene önümüze böyle getirilen dört kanun teklifi var, torba kanun teklifi var. Bu hep, üzerinde defalarca, defalarca tartıştığımız ama ne yazık ki bir arpa boyu yol gidemediğimiz bir konu gene gündemde burada. Bu yüzden de konuşuyoruz bunları, bu usul tartışmalarını. Bunları yapmamak için zaten hep söylüyoruz. Hani gelmeyecekti bundan sonra torba kanun? Yani tamam tasarı gelmiyor, böyle teklif geliyor, biz bir şey yapamıyoruz anlamında mı bu yani böyle bir şey mi var? Bunu anlamış değiliz. Elbette...
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Milletvekilinin iradesine ipotek mi koyuyorsunuz?
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Koymuyoruz. Bir dakika... Bir dakika, Sayın Vekilim, bir dakika...
AYDIN AĞAN AYAYDIN (İstanbul) - İpoteği milletvekili yapsa haklı.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Arkadaşlar, bir dakika... Şimdi bakın bu konuyu bir netleştirelim. O zaman açık açık ayrıntılı konuşalım.
BAŞKAN - Buyurun.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi burada dört kanun teklifi var önümüzde. Bunları tarih sırasına göre söyleyeyim: Gündemin 2'nci sırasında yer alan Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl ve Seyit Sertçelik'in 13 Ağustos 2014 tarihinde, baktım beş madde var içinde, tamamen dernek, vakıflarla yani Kızılay ve Yeşilayla ilgili. Arkadan, 20 Ekim 2014 tarihli Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl, Isparta Milletvekili Recep Özel ile 49 milletvekilinin gene aynı şekilde kanun teklifi var. 20 Ekimde gelmiş...
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - İmza sahibi değil onlar.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Var, burada yazıyor işte Recep Özel diye imza.
SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - İkinci imza değil ama.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ya, bilemiyorum şimdi yani bunun...
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ya, sen öyle yazmışsın gündeme.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ya, bilemiyorum. Şimdi bunu yani laf olsun diye konuşuyorsun Sayın Bilgiç.
Yani, şimdi burada sekiz maddeden gene aynı şekilde konu gene Kızılay, Yeşilay, dernek ve vakıflarla ilgili hükümler. Bunlar duruyor, demek ki bunlar gelmiş Komisyon gündemine.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Kıskanma Recep...
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ondan sonra birden bire son iki, üç güne geliyoruz, birden bire burada 1'inci sırada yer alan, Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl ve Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can ile 6 milletvekilinin gene kanun teklifi var; komisyona geliş tarihi 19 Ocak 2015, 19 maddeye çıkmış. Bu daha önce bahsettiğim iki kanun teklifinde var olan hükümler var ama başka birtakım hükümler eklenmiş. Konuyla ilgisiz tam bir torba kanun hâline gelmiş yani yükseköğrenimle ilgili var, üniversite kurulması var, birçok birbirinden farklı hüküm var, 19 Ocak bakın.
Sonra en son olarak da gündemin 4'üncü sırasında Konya Milletvekili Kerim Özkul'un Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, komisyona geliş tarihi 20 Ocak. Peki, bu bizim önümüze, Plan ve Bütçe Komisyonu gündeme alıp bize ne zaman geldi? 20 Ocakta. El insaf arkadaşlar, böyle bir yöntem yok. Yani burası geliyor, bunlar belli ki yapılmış burada, hazırlanmış daha önce, burada da gene daha öncesinde olmayan üç ayrı madde konmuş bunun üzerine, geliyor 19-20'sinde hemen apar topar Plan ve Bütçe Komisyonu bunu alıyor, derhâl bizim gündemimize getiriyor. Bu konuyla ilgili bir çalışma var mı? Yok. İlgili tali komisyonlara gitmiş, tali komisyonlarda tartışılmış mı? Yok, nerede tali komisyonda tartışılacak, zaman yok ki. Ya, böyle bir usul var mı arkadaşlar? Bunlar önemli konular. Bakın tekrar söylüyoruz, arkadaşlarım da söyledi, bunların bir kısmının Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmemesi gerekiyor çünkü Plan ve Bütçe Komisyonunun görev alanına girmiyor. Sayın Aydemir dedi ya: "İçinde para var." Para olan her şey buraya mı gelecek o zaman? Hepsinde para var, bütün kanunların hepsinin sonuçta hükümlerinden bir kısım yararlanan ya da zarar gören birtakım kesimler oluyor zaten bunun içinde. Bu doğal bir şey. Böyle olmaz arkadaşlar. Bu, usul değil. Ayrıca hep tekrar söylüyoruz, torba yani bunun gibi birbiriyle ilgisiz birtakım hükümlerin gelip bize burada bunların görüşülmeye çalışılması, çalıştırılması yanlıştır.
Bir kere tekrar söylüyorum birincil olarak bu dört tane -biraz önce söyledim- gündemin dört sırasında yer alan kanun tekliflerinin bu şekilde gelişi ve gönderilişi son derece manidardır. Anlaşıldığı kadarıyla birtakım hükümler var "Aman oralardan toparlayalım, bunları çıkartalım." adı altında bize gelmiştir. Kim bilir burada görüşürken başka neler gelecek, başka hangi önergeler gelecek bunları da bilmiyoruz. Her an gene önümüze ayrı önergeler gelebilir Sayın Bakan yani biz bunu yazın torba kanunda yaşadık 61 madde olarak geldi önümüze -ilk başlangıcını söylüyorum- ondan sonra 150 madde oldu. Yani böyle bir şey var. Yani bir garabet durumuyla karşı karşıyayız.
Gene aynı şekilde bakın burada birbirinden farklı hükümler var. Biz bunları tartışırken burada karşımızdaki muhatapları görmek isteriz. Siz Sayın Bakan olarak Hükûmeti temsil ediyor olabilirsiniz ama başka bakanların görev alanlarına da giriyor. O bakanların da burada hepsinin olmasına ihtiyaç var. Eğer böyle bir şey illa görüşülecekse burada 3-4 bakanın birlikte olduğu... Kimleri ilgilendiriyorsa hepsinin burada birlikte olmasına ihtiyaç var. Ayrıca ilgili tarafların dinlenmesine ihtiyaç var. Bu gelen buradaki hükümlerin hepsi sonuçta bir tarafları ilgilendiriyor. Bunun paydaşları var, şimdiki stratejik planda yer alan tabirle söyleyeyim ilgili taraflar var, meslek odaları var, burada çıkan hükümlerden etkilenecek olan, sivil toplum örgütleri var, dernekler, vakıflar var. Sadece buradaki dernekler, vakıflar mı? Başka dernek ve vakıflar da var, bunların hepsinin burada dinlenmesine ihtiyaç var. O yüzden bu şekilde bir yöntem... Önümüze apar topar getirilmesi, hazırlanışı, böyle bir torba kanun mahiyeti, birbiriyle ilgisiz olan yapıların bir arada getirilmesi; bunların hepsi son derece gayriciddi bir yaklaşımı temsil ediyor. Elbette Plan ve Bütçe Komisyonu olarak biz önümüze gelen kanunları, tasarıları, teklifleri görüşüyoruz ama bu şekilde de değil yani burası böyle bir her şeyin geldiği, her şeyin toplandığı, başka hiçbir komisyonda görüşülmeden görev alanımıza bile girmeyen konuların tartışıldığı bir yer değil. Yani Sayın Başkan, Divan olarak bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani burası her önüne gelen kanun teklifinin alındığı ve burada gündeme getirildiği bir yer değil.
Sonuç olarak bütün bu yanlışlıkların hepsi de aslında şunu gösteriyor: Bir kere bu yanlış, bu şekilde önümüze gelmesi yanlış. Biz bunu inceleyemedik, ilgili taraflar dinlenmedi, tali komisyonlardan görüş alınmadı. O yüzden bunun, eğer görüşülecekse mutlaka bir alt komisyona gitmesine ihtiyaç var. Kurulur alt komisyon, ilgili taraflar dinlenir, konular tartışılır, ne getiriyor ne götürüyor onlara bakarız. Burada gene vergiyle ilgili baktığınız zaman muafiyetler, istisnalar var, ne getiriyor bunlar bütçeye, ne götürüyor bunları ayrıntılı biçimde bilme ihtiyacımız var. Biz bunları bileceğiz, üzerinde çalışacağız, ondan sonra da bunları gelip burada daha sağlıklı bir biçimde görüşebiliriz. Onun için bir alt komisyon ihtiyacı zaruridir. Bu konunun hemen hızlı bir biçimde çözülmesi... Bir alt komisyonu hızlı bir biçimde oluşturalım yoksa boşuna zaman kaybedeceğiz. Yani bu tartışmaların hepsi de gösteriyor ki gerçekten bir sıkıntı var; sanırım siz de öyle düşünüyorsunuz, Sayın Bakan da öyle düşünüyordur. Bir alt komisyona gitsin, alt komisyonda ayrıntılı bir biçimde ilgili tüm taraflar dinlenerek ne getiriyor ne götürüyor bütçeye, hepsi, 5018 sayılı Kanun kapsamında da tartışılsın. Bir de arkadaşlarımızın dediği gibi daha önce kanun teklifi ya tasarılara giren ama Genel Kurulda çıkartılanlar var, üzerinde mahkeme kararı olanlar var, onların da ayrıntılı tartışılmaya ihtiyacı vardır diyorum ben. Alt komisyon talebimizi tekrar ısrarla dile getiriyorum.
Teşekkür ediyorum.