MAHMUT TANAL (İstanbul) - Orada resmî... Biliyorsunuz, 3 türlü vasiyetname var: Yazılı, resmî, sözlü. Yani tabii ki, sözlüyü ben açıklamışımdır, basında çıkmıştır, kamuoyunda artık biliniyordur o da artık yazılının yerine geçer. Yani, rahmetli Rahşan Hanım açısından bu şart yerine gelmiştir zaten yani o basına çıkmıştır, o yerine gelmiştir. Burada biraz evvel arkadaşlar dediler ki: Yani bunun ileride suistimal edilmemesi açısından ne yapılabilir? Orada sanki "Resmî yazılı veya el yazılı vasiyetname üzerine..." derseniz sanki daha doğru olur.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Bir de şunu açıklığa kavuşturmak lazım: Mevcut verilen önerge kanunun "Amaç ve kapsamı" kısmına ek fıkra şeklinde ekleniyor. Oysa amaç ve kapsamdan ziyade sanki ek 1'inci madde var. Neden ek 1'inci madde? 2006 yılında kabul edilmiş, şunu ifade ediyor: "Devlet Mezarlığı'na defnedilecekler hakkında kendisinin vasiyeti veya ailesinin talebi üzerine bu kanun hükümleri uygulanmayacaktır." Celal Bayar'ın olduğu gibi, Süleyman Demirel'in olduğu gibi, Turgut Özal'ın olduğu gibi. Bunun da hemen altına ekleyelim. Çünkü amaç ve kapsamın yerine buraya konursa çok daha uygun olur. Oraya da verdiğimiz tabir ek 1'inci maddeye tamamlayalım. Ek 1'nci maddeye ikinci fıkra olarak şunu ekliyoruz.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Başkanım, buna anıt mezarlığı ekleyin. Şimdi yarın öbür gün rahmetli Turgut Özal'ın eşi vefat ederse "Ben anıt mezarına gömülmek istiyorum." derse ne olur?

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Yani onun üzerine yine... Bu konu üzerinde mutabakat var, belli bir şey, diğerinin üzerinde, belki zaman olur, belki zamanı vardır filan ama o da ayrı bir ihtiyaçtır, onun da düşünülmesi lazım.