AHMET YILDIZ (Denizli) - Sayın Başkanım, ben de bu konudaki hissiyatımı söyleme gereği duyuyorum. Benim kanaatim de yaptığımız açıklamalarla, konunun ciddiyetiyle, vahametiyle mütenasip değil yani bu konuda da hemen herkes aynı şeyi düşünüyor. Ama ben önce şunu bekliyorum: Tabii, devlet diplomatik davranabilir, ikili ilişkileri gözetebilir ama çok sayıda insan hakları ihlali -vahim- basında yer aldı. Ben aslında yürütmeden bunların ne kadarı doğru, o konuda bilgi istiyorum. Yani, doktrine tabi tutulmaları, kamplarda zorla alıkonulmaları, kampa götürülen erkeklerin evlerine birer Çinli han soyundan erkek yerleştirilmesi, aileyle beraber kalması, buna benzer öncelikle... Bu tabii yaygın bir şey, tespit edilmesi mümkün bir şey değil. Tabii "Fact-finding missions" yani o işin resmî boyutu ama herhâlde devletimiz bunların ne kadarı doğru, biliyordur. Bize de söylerse, hakikaten ben de bu konuda... Yani iki yıldır daha açık bir tutum beklerdim ama önce bir gerçekleri bilmemiz lazım çünkü bugüne kadar hiçbir yerden doğrulamadık resmi makamlardan.

Teşekkür ederim.