| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .01.2015 |
CELAL DİNÇER (İstanbul) - Sözlü olarak katıldım bu önergeye.
Bugünkü görüşmelerde önergelerimizi yazılı olarak verecektik ancak geç kalmayalım, Komisyondaki değerli arkadaşlarımızı bekletmeyelim diye önergelerimizi sözlüye çevirdik Sayın Başkanım. Bu yüzden de hoş görünüz için teşekkür ediyoruz.
Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; ben İçişleri Komisyonunun her toplantısında bu görüşleri, Hasan Hüseyin Türkoğlu'nun, değerli arkadaşımın dile getirdiği görüşlerini hep tekrar ettim. Görevimiz sürdüğü sürece de tekrar edeceğim çünkü mülki idare amirlerinin gerçekten yirmi dört saati dolu dolu geçen, Türkiye'nin iddia ediyorum en sorumluluk duygusu içinde ve en zor görevini ifa eden görevliler olduğunu bizzat yaşayan biri olarak söylemek istiyorum. Cumartesi pazarı olmaz, bayramı olmaz. Herkes sekiz günlük bayram tatiline gider, onların sıkı, en zor görev yaptıkları günlerdir.
Şimdi, böyle sorumlulukları veriyoruz. Bu yasayla da aynı nüfus ve emniyet teşkilatında olduğu gibi mülki idare amirlerine de olağanüstü yetkiler veriyoruz. Devletin ilçede, ilde temsilcisi olarak görüyoruz ancak özlük hakları konusunda çok çok gerilerde bırakıyoruz.
Geçmişte bir kaymakam ağabeyimizin yazdığı bir mektup vardı. "Ben de ebe olmak istiyorum." deniyordu. O zaman tam gün yasası çıkmıştı 70'li yıllardan bahsediyorum. Tam gün yasası dolayısıyla ebe ve sağlık çalışanlarının maaşları aşırı derecede artıp kaymakamın maaşını geçmişti. Ve bir kaymakam arkadaş da Bakanlığa bir dilekçe göndererek "Beni de ebe, hemşire, sağlık memuru yapın. Hiç olmazsa ben de aynı maaşı alayım." demişti.
Şimdi, mülki idare amirlerinin kendi emrinde görev yapan birçok kişiden daha aşağıda maaş almaya başladılar. Hele hele ek gösterge sorunundan dolayı emekli olacak mülki idare amirleri -ki vali unvanını almamış kişiler için söylüyorum- 6400 ek göstergeyi almadıkları için maaşları olağanüstü düşmekte. Alıştıkları hayat standartları, çoluk çocuklarının üniversite tahsilleri veya borçlanarak aldıkları ev taksitleri gibi taksitlerde çok müthiş güçlükler çekmektedirler.
Eş değer görevli olarak bildiğimiz görevliler kimdir? İşte ilçedeki veya ildeki askerî mensuplar, adliye mensupları ve idare mensupları, mülki idare amirleri. Genelde Türkiye'de bir denge üzerinde tutulmuştur. Bunu Sayın Bakanımız da çok iyi bilir. Maaşları birbirine çok yakındır. Bazen terazi birinden bir tarafa ağır basar ama neticede bir dengeyi bulur. Şu anda terazi mülki idare amirleri aleyhine gerçekten çok bozulmuştur. Bunu ben her vesileyle dile getirdim.
Sayın Bakanımıza da bir soru sormuştum, Sayın Efkan Ala'ya, "Sayın Bakanım, artık mülki idare amirlerinde o kadar kanaat oluştu ki bunların maaşına zam yapılmaması yahut da tazminat haklarının verilmesiyle ilgili düzenlemeye sizin karşı olduğunuz herkes tarafından söyleniyor, karşı mısınız?" demiştim. Bakanım çok net cevap vermese de karşı olmadığını ima etmişti. E karşı değilse, bugün Bakanlık makamını temsil eden Sayın Bakan Yardımcımızın da karşı olmaması lazım. O da bir mülki idare amiri. Maliyeci arkadaşlarımız, onlar doğuştan muhalefet oldukları için zaten karşı olabilirler, onlara bir şey demiyoruz. Ama yasayı Meclis yapıyor. Neticede bu Komisyon yapıyor. Komisyon Başkanının karşı olduğunu hiç düşünmek dahi istemiyorum. Yani kendisi mülki idare kökenli bir arkadaşımız.
Şimdi, önümüzdeki engel nedir? O zaman bunu bulalım.
BAŞKAN - İdris Şahin...
CELAL DİNÇER (İstanbul) - İdris Şahin'in ben karşı olduğunu düşünmüyorum. Onun adaletli bir insan olduğunu düşünüyorum. O nedenle de bu tasarının içine bu maddeyi ekleyerek mülki idare amiri arkadaşlarımızın mağduriyetine son verelim.
Bir diğeri de, 2006'da çıkarılan birinci sınıf mülki idare amirliği dediğimiz bir sistem var. Yani meslekte belli kıdeme gelmiş mülki idare amirleri birinci sınıfa terfi ettiriliyor derece olarak demiyorum. Bu mülki idare amirleri hizmetleri sınıfı içindeki bir uygulama. Bu farklı. 2006'dan önce emekli olan yaklaşık 20-30 tane mülki idare amirimiz bunu hak etmelerine rağmen, kanun kendi emekliliklerinden on beş yirmi gün veya bir ay sonra çıktığı için bundan istifa edemediler. Bu arkadaşlarımız da gerçekten çok büyük mağduriyetler yaşamaktalar.
Birinci sınıf mülki idare amiri olmadıkları için birçok tazminat haklarından mahrum oldular. Yani buraya ekleyeceğimiz bir ek maddeyle -ki sözlü olarak bu önergemi veriyorum- bu mülki idare amiri arkadaşlarımızın da mağduriyetinin giderilmesinin çok doğru olduğunu düşünüyorum.
Gerçekten geçmişte mağdur olmuş birçok kamu personelinin haklarını iade etmiştir bu yüce Meclis. Bu arkadaşlarımızın haklarının da iade edileceğini düşünüyorum. 20-26 kişilik bir personelin devletimize çok önemli bir yük getirmeyeceğini düşünüyorum.
Bu nedenle bu önergemizin kabulünü ve mülki idare amirlerimizin de bu sorununun çözümü yoluna gidilmesini sizlerden tekrar tekrar rica ediyorum ve bu önergemizin desteklenmesini diliyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum.