| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278 ) ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ve Sayıştay tezkereleri a)Adalet Bakanlığı b)Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu c)Türkiye Adalet Akademisi Başkanlığı ç)Anayasa Mahkemesi d)Yargıtay e)Danıştay f)Hâkimler ve Savcılar Kurulu g)Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ğ)Kişisel Verileri Koruma Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 25 .11.2019 |
MUSTAFA BAKİ ERSOY (Kayseri) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, çok kıymetli milletvekillerimiz, kıymetli bürokratlarımız, basınımızın güzide temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, 2020 yılı yeni bütçemizle birlikte ülkemizde artan nüfus ve talepler doğrultusunda yeni dönemde çok hızlı ve etkin, yerinde alınacak kararlarla yargı sisteminin hak ettiği yere geleceğine inanmaktayız. Ülkemizde sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması, ekonomik ve sosyal refahın artırılması, demokratikleşme ve iyi yönetim ilkelerinin devletimiz tarafından güçlü bir şekilde sahiplenilmesi ve etkili bir şekilde uygulanmasıyla yargı sistemimizin daha da güçleneceğine inanıyoruz. Bu bütçemizdeki önceliğimiz, temel hak ve özgürlüklerimizin anayasal güvence altında bulunması, idarenin tüm işlem ve eylemlerinin yargı denetimine açık olması, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile kanun karşısında eşitlik ve sorumluluğun benimsenmesi olmalıdır. Bu dönemde vatandaşlarımıza etkin hak arama yollarının sağlanacağı, hukuk devleti anlayışının daha da güçleneceğinden hiç şüphemiz yoktur.
Hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde güvenliğin tüm yönleriyle ele alınarak sivil gözetim ve denetim, şeffaflık, hesap verilebilirlik ve kapsayıcılık ilkeleri doğrultusunda güçlendirilmesi, temel hak ve özgürlükler ile toplumsal ve bireysel güvenlik konuları arasındaki dengenin gözetilmesi, güvenlik hizmetlerinde kalite ve etkinliğin artırılması ve suçla mücadele bilincinin geliştirilerek vatandaş katılımının sağlanması hususunu önemsemekteyiz.
Hukukumuzun üstünlüğü ve hukuk devletinin gerekleri doğrultusunda yargılamaların hızlı, adil ve etkin şekilde işlemesi, adalete erişimin kolaylaştırılması ve adalet sistemimize duyulan güvenin artırılması öncelikli hedefimizdir.
Ülkemizde yargılamayla ilgili sorunları saptayabilmek için yargı sisteminin fiziksel olanaklarını da incelemek gerektiğini düşünmekteyiz. Yargının içinde bulunduğu fiziksel olanaksızlıklar sonucunda vatandaşlarımız sıkıntı yaşamaktadır. Bunun birinci boyutu, adliyelerin içinde bulunduğu mekân ve araç gereç sıkıntılarıdır. Tıpkı hastanelerin döner sermayeleri gibi adliyelerin de kendi gelirlerinin bir kısmından yararlanarak fiziksel eksikliklerinin giderilmesi yoluna gidilebilir diye düşünmekteyim. Bu noktada seçim bölgem olan Kayseri'deki Bünyan ilçemizin bir sıkıntısından bahsetmek istiyorum.
Bünyan Cezaevinde bin kişinin üzerinde infaz koruma memuru görev yapmaktadır ve bu konumda 480 lojman bulunmaktadır. 500'ün üzerinde memur Kayseri merkezde oturmaktadır ve özel servis araçlarıyla vardiyalı bir şekilde taşınmaktadır. Kayseri'deki zorlu kış şartlarını da göz önünde bulundurduğumuz zaman, Kayseri-Bünyan arası bahsettiğimiz -ki bu mesafe 35 kilometre- bu mesafeyi de göz önünde bulundurduğumuz zaman memurlarımızın şartları zorlaşmakta ve can güvenlikleri tehlikeye atılmaktadır. Bununla birlikte açık cezaevi bölümü yetersiz kalmaktadır. 10 kişilik koğuşlarda maalesef 15-16 mahkûm kalmaktadır. Bu konuda Bakanlığınızın çalışmalarına da ihtiyaç duymaktayız.
Sayın Bakanım, bunun yanında bir konuya daha açıklık getirmek istiyorum. Geçen gün İçişleri Bakanlığımızın bütçe görüşmelerinde de burada anlattım. Bir daha altını çizmek adına ve tüm konuşmacıların konuştuklarına da bir nevi cevap niteliğinde belli bir konunun altını çizmek istiyorum. Sayın Bakanım, siz de çok iyi biliyorsunuz ki 6-8 Ekim olaylarını tekrar hatırlayacak olursak... Bu 6-8 Ekim olaylarında toplamda 36 ilde olayların meydana geldiği, 2 polis memurunun şehit edildiği, olaylarda 53 sivil vatandaşımızın öldüğü, 331 polis memuru, 438 sivil vatandaş olmak üzere toplamda 769 kişinin yaralandığı, çatışmalarda 5 örgüt mensubunun ölü, 3 örgüt mensubunun ise yaralı olarak ele geçirildiği, toplamda 4.291 şüphelinin gözaltına alındığı, bunlardan 1.105 şüphelinin tutuklandığı, Türkiye genelinde 2.389 olayın meydana geldiği, bu olaylara 121.899 göstericinin katıldığı, olaylarda 737 polis aracı ve 1.144 sivil ve diğer kurum araçları olmak üzere toplamda 1.881 aracın zarar gördüğü, 27'si kaymakamlık binasına, 73'ü siyasi parti binalarına, 12'si belediye binalarına, 2.111'i ise diğer binalara olmak üzere toplamda 2.558 binaya saldırıda bulunulduğu tespit edilmiştir. Bu kadar hadise varken, bunlar devletimizin resmî kayıtları iken elbette bizim bölücü olarak nitelendirdiğimiz Selahattin Demirtaş'ın elini kolunu sallayarak bu memlekette gezmesi zaten doğru olmaz, devletimiz gereğini yapmıştır. Buradan algı yapmaya çalışanlara, diyoruz ki: Bu algıyı yapmayın, bu memlekette herkes kimin ne olduğu çok iyi biliyor. Ama ısrarla nerelere mesaj veriyorlar bilmiyorum. Kameraların önünde durup da bu mesajları verdiklerinde, sanki hiç suçları yokmuş gibi ya da vicdanen çok rahatlarmış gibi bunları yaptıklarında büyük Türk milleti bunları kabul etmiyor. Bizim de buradan çok rahatsız olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Onlar nasıl ki rahatsız olduklarını ifade ediyorlar, biz de bu rahatsızlığımızı dile getirmek istiyoruz çünkü devletimiz kim suçlu ise mutlaka gereğini yapabilecek bir devlettir. Devletimiz her zaman 18 yaşındadır, devletimiz her zaman konulara vâkıftır, biz devletimizin adalet sistemine çok da güveniyoruz.
Sayın İstanbul Milletimiz Feti Yıldız bir konuşmasında adaleti şu şekilde tarif ediyor, biz buna inanıyoruz: "Adalet, tevhit inancının yer yüzündeki tecellisidir." Adaletin en derin tarifi de budur, biz buna inanıyoruz. Yani biz dolayısıyla bazı algı yapmaya çalışanları da burada oturuyoruz, dinliyoruz ve görüyoruz ama inanın, büyük Türk milleti de, bizi takip eden insanlar da, vatandaşlarımız da her şeyin farkında. Bizim sizden tek isteğimiz şudur: Sadece burada birçok hatip, konuşmacı, büyüklerimiz size söylediler. Daha hızlı ve etkin bir şekilde adaleti tesis edelim, onun dışında bizim adalete güvenimiz tamdır diyorum.
2020 bütçemizin devletimize, milletimize ve Bakanlığınıza hayırlara vesile olmasını Cenab'ı Allah'tan niyaz ediyorum.
Teşekkür ederim.